• bizim biftek de beef steak'ten gelme. bifstek bifstek derken s düşmüş biftek olmuş zamanla. kabiliyet ability ile aynı kökten. şemsiye de eskiden güneşten korunmak için keşfedilmiş de güneşlik anlamında şems-iye denmiş. yalnız şemsiye denince saygıyla eğilirim bak. insanoğlu mamut kovalarken bu formatta icat edilmiş adam, galaksiden çıkıcaz hala aynı.
  • bir yerde soyle deniyordu: ''steak, it s more than just food, it s a way of life, seperating the men from vegetarians."
  • okunusu stiik degil steyk olan kelime.
    (bkz: ben bugün bunu ögrendim)
  • eti yenen hayvanin (ama ozellikle inegin) belli bir yerinden belli sekilde kesilmis parcalara verilen ingilizce ad, biftek.
  • et pisirme dereceleri konusunda, kalburustu mekanlar disinda cogu yerde garson ve ascilarin kafalarinin karisik oldugunu goruyorum. oysa cok basit bir standardi vardir o da budur
  • bu moda çılgınlığı beni hiç cezbetmiyor. üç parmak kalınlığında, dışı siyah içi kanlı kocaman bir steak iştahımı kabartan bir şey değil. güzel, mermer dokulu bir antrikotu incecik dilimlettirdikten sonra azıcık pişirip, etin tadına varmayı daha çok severim.

    zaten uzun ve ağır pişmiş etler bana alaminüt etlerden daha lezzetli geliyor. saatlerce şarapta pişmiş dana yanağı, iyi bir işkembecinin tandır edilmiş kuzu yanağı, siirt usulü büryan, dayama usulü denizli kebabı, konya usulü fırın kebabı, evde tencerenin kenarı hamurla sıvanarak sadece tuzla kendi yağında suyunda pişen tencere kebabı gibi.

    benim ızgaradan anladığım önce köfte ve döner, sonra da güzel bir küşleme veya kuzu sırtı, başka bir şey değil.
  • steak kızarmış etin kemiksiz bir parçasıdır. en iyi sığır eti parçaları biftek de adlanır. normalde ızgara şeklinde yapılsa da tavada kızartma da yapılır. biftek, farklı soslarla da pişirilebilir, kıyılarak hamburger gibi köfte haline getirilebilir, barbekü, kebap, mangal türünde yapılabilir.
  • turkiyede sanildigi gibi okunusu "stiik" olmayan biftek. telaffuzu "steyk" seklindedir.
hesabın var mı? giriş yap