• wachowski biraderlerin epileptikleri öldürmek için çektikleri bir film.
    o soğuk süt clockwork orange'a bir göndermedir umarım.
  • "ben bu filmi 100 kere izlerim ki?"
    --fırat

    hayatımda izlediğim en iyi çizgi film uyarlaması. (çizgi roman demiyorum bak, çizgi film. şimdi gelip "neden speed racer o adamları öldürmüyor batman öldürüyordu ama?" filan demeyin. sonunda da şampanya yerine süt içilecek tabi, "uyarlama" çünkü bu. çizgi filmden.)

    bu arada dünya çapındaki tüm şeker adamların favori filmi olacaktır kanımca, dvdsi çok el değiştirecektir...
  • rengarenk, nerdeyse tribale kaçan bir çocuk filmi.. final yarışının sonlarına doğru artık renk algımı yitirdim.. iyi mi kötü mü anlamadım. ayrıca çoğu kimse wachowski'lere yakıştıramasa da tıpkı matrix'te olduğu gibi (özellikle dövüş sahnelerinde) daha önce hiç görmediğim, tamamen wachowskilerin buluşu olduğuna inandığım abuk subuk çekim teknikleri mevcuttu. bu arada cast hayvan olmuş, bir yığın "aa bu şey değil mi?" diyip durduğumuz yan karakter vardı. wachowski'yi duyan gelmiş sanki..
  • hep derim. bi filmden çıktıktan sonra yolda bile etkisinde değilsem; beğenmemiş oluyorum kafadan. misal en son bunu altın pusula filminde hissetmiştim.

    haliyle bir filmi en az ertesi gün dile getirmenin daha sağlıklı olduğunu düşünürüm. ve ben yoldaki etki şurda dursun; şu an 2. kez sinemada izleyebileceğimi hissediyorum speed racer'ı...

    şimdi ben şahsım adına wachowski'lerin parmağı olduğu bir projenin ortanın aşağısına düşeceğini olasılık tanımam. buna rağmen bunun sevdikleri bir çizgifilmi sinemaya dökme kaygısıyla yola çıktıkları tee en başından belliydi. yani konusal yoğunluğu aşağı yukarı bir çizgi film kadar olacaktı. buna ek olarak bazı arkadaşlarımın da "yok yok umutlu değilim" gibi telkinleri bende "tamam ortanın altına düşmez ama ortanın az üstüne bile çıkamama riski olur mu yav" şüphesi yaratır gibi olmuştu ama neyseki film geldi, izledik ve bittiğinde hissedilen tatminkarlık ile kendinden şüphe duymaktan kelli kendime kızmadım da değil hani...

    işte tam bu noktada wacho'ların aslında yine güzel bir zamanlama örneği oluyor bu proje. ister istemez (ki ne alaka; ne cesaret) her yaptıkları / yapacakları film matrix('in yoğunluğu) ile kıyaslanacaktır (bir hata da olsa..). ve onunla hiç alakası olmayan, sıradan (izleyicisine verdiği keyif felan ayrıdır tabi..) mazisel hayranlıkları olan bir çizgifilmi uyarlamak hem güzel bir vurdumduymazlık cesareti, hem de izleyiciyi nadasa bırakma taktiği olacaktır benim gözümde. speed racer ile tamamen eğlenirsin, başka birşey vermez, gerek de yoktur, ve bu sebeple matrix'le de kıyaslayamazsın, yoluna devam edersin, adamlara zaman tanımış olursun...

    speed racer; vadedebileceği herşeyi verebilen bir film olmuş. konusu ve senaryosu sıradan... kurgusu, yönetimi, görselliği çok başarılı. sinemanın şartlarını zorlamayı gerçekten iyi biliyorlar. çok ilginç kamera geçişleri, taktikleri olan, yine sinemaya yol gösterici olabilecek görsel numaraları mevcut. özellikle yarış sahnelerinde döktürmüşler. çok fantastik yarışlar gördük. ilk başta biraz zorluyor (belki imax'ın perdesi çok büyüktür diye böyle gelmiştir, bilemiyorum) o curcunayı takip etmek ama film bitmeye yakın tam hakimiyet söz konusu. yaratılan dünya rengarenk. eski yılların havası ile geleceğin ilginç bir harmanı olmuş.

    ve son olarak birşey daha var ki artık ilgi odağı oldu çıktı bu bende... christina ricci'den bahsediyorum. zaten severdim (hele en son samuel'in kara yılan inliyor'unda inleye inleye izlemiştim kendisini...) şimdi en üst noktaya çıktı hayranlığım. ve bu filmin rengarenk dünyasına cuk uyan bir renk olmuş, kıyafetleri, saç kesimi (wacho'ların kısa saçlı hatun takıntısı), makyajı, şirinliği ile...

    bu adamlar matrix ve vendetta gibi filmleri ortaya koyan/koyabilen insanlar. buna / bunu yapabilecek potansiyele sahipler. ve sahip olmalarına rağmen... bu sefer speed racer gibi bir film yapıyorlar. yani bu nasıl manyak birşey... güç var ama kullanmaya da biliyoruz tadında bir durumla birlikte bir çizgifilmden böyle doyurucu bir film damıtabildikleri, ve yine sonraki wachowski projesini görene kadar damardan almanın doyurucu "uçmuşluğu" için kendilerine teşekkürü borç bilirim...
  • fragmanindan da anlasilabilecegi uzere wachowski biraderler v for vendetta'dan sonra bos vakitlerinde bol bol asit cakip ridge racer oynayip speed racer izlemisler.*
  • mortifera'yı delirtme girişi:
    görselliği ile ön planda bir film.

    asli entry içerği:
    çoook uzun bi uçak yolculuğu sırasında, koltuk ekranından izlemiştim bu filmi. eğlendim izlerken ama, bittikten sonra, wachowski biraderlerin, ah özür dilerim, wachowski kardeşlerin filmi ya, bir alt metin aradım. bulamadım. herhalde kaçırdım dedim. tekrar izledim. bu sefer o gözle izledim, yine bulamadım. aynı uçak yolculuğunda toplam 3 kez izledim filmi.

    son kararım odur ki, renkli renkli, maymunlu zevzekli naif çok güzel bi çocuk filmi bu. bildiğin çocuk filmi. bööle, "hile yapanların sonunda kaybetmesi" gibi dramatik derecede naif olmayan bir mesajı varsa ve ben alamadıysam noolur bi aldırın sözlük. bu kadar adamsınız.

    not: otisabi hariç. onun dediklerinden filmin mesajını anlama ihtimalim filmi izleyerek filmin mesajını alma ihtimalimden daha az. otis'im yorma bünyeyi sen. dinlendir cihazı biraz. biz arkadaşlarla hallederiz.
  • çok başarılı bir "şıppıdırık" tarzı film.
    şimdi şıppıdırık ne diye soranlar olursa söyleyeyim bu tip filmlere otoriteler şıppıdırık derler. yani öyle böyle şöyle olmuş; ne için çekildiği anlaşılamamış filmler!
    "imdb most shippdirik 250" de 17 .sırada ay sonu itibariyle.
    gitti ömrümden koca iki saat.
  • commodore 64'de t&f software tarafından 1983 yılında çıkarılan yarış oyunu.
  • 5 veya 6 yaşında çizgi filmini severek izlerdim.filmin fragmanını gördüğüm pek beğenmemiştim.bugün izleme fırsatım oldu film toplamda 0-6 yaş için yapılmış gibi duruyor ama insanı hiç sıkmıyor.yalnız şöyle bir şey var ki arabalara veya araba yarışlarına fazla ilgili değilseniz filmin sizi sıkması çok doğal olacaktır.zaten çocuk filmi e arabalarda ilginizi çekmiyorsa sıkılmanız çok doğal.bu arada çocuk filmi deyip duruyorum ama arabalar ve araba yarışları hakkındaki bazı bölümler çok ciddiydi.bazı kısımlar ise sadece araba hastalarını gülümsetecek cinsten.karakterlerin özelliklede racerx'in orjinaline bu kadar sadık uyarlamasıda çok iyi olmuş.
  • wachowski kardeşlerin anime tutkusunun bir eseri daha.çekimler almanyada yapılmış.speed racer'ı emile hirsch canlandırıyor.
hesabın var mı? giriş yap