aynı isimde "snap (müzik grubu)" başlığı da var
  • ing. "out"la kullanildiginda, "mevcut durumun/ ruh halinin disina cikmak" anlaminda kullaniliyor. yani diyelim ki drama kralicesisiniz, "aa hadi ama, snap out of it" deniyor. depresyondan cikma da, "snap out of depression" olarak kullaniliyor.
  • canonical firmasının geliştirdiği bir linux dağıtımı olan ubuntu için geliştirdiği, izin sistemine ve izolasyona bağlı bir paket sistemi, yazılım.

    kendilerinin hala da kullanmakta olduğu ama yavaş yavaş ve planlı bir şekilde yerini snap'a bırakan debian paket sistemi ve felsefesi, başta manjaro ve arch linux olmak üzere diğer linux dağıtımlarına birinci bir göç oluşturmuştu. bunun iki sebebi var:

    - debian sisteminde açık kaynak zorunluydu. resmi depoya girecek herhangi bir yazılım açık kaynaklı olmak *zorunda*ydı. ancak senelerce linux kullanmış bir kesim, artık linux üzerinde bazı kapalı kaynak yazılımları da kullanmak istediler, çünkü bu yazılımlar işlerini görüyordu ve açık kaynak olmamaları sebebiyle ubuntu'ya dahil edilemiyordu.
    - debian temelli paketleme sürecinde resmi depoya girmek için yoğun bir bürokratik süreç izleniyordu. bu süreçte canonical veya debian topluluğundan birine ulaşmanız, paketinizin resmi depoda bulunması gerektiğine ikna etmeniz, ikna sonrası yazılımınızı paketleyip topluluğa sunmanız, tabi bundan önce topluluktan bir ya da birkaç sponsor bulmanız gerekiyordu. bu da ubuntu için yazılım yapmayı cazip kılmadı ve kimilerini yıldırdı. daha sonra apt gibi self-hosted depo çözümleri bulunsa da yükleme esnasında ikinci ilave bir adım gerektiriyor ve sistemin içine edebiliyordu (add-apt).

    manjaro'nun popülerleşmesiyle birlikte kullanıcılarını kaybetmeye başlamıştı. canonical, kullanıcılarını tutmak için bir yol bulmak zorundaydı ve bu arada güvenlik ve stabiliteden ödün vermek istemiyordu. aynı dönemde çözüm fedora'dan geldi. fedora'nın sağladığı flatpak sistemi, yazılımı sistemden izole ediyor ve izin sistemiyle güvenlik sağlıyordu. yazılımı sistemin üzerine yüklemek yerine izole edince bilgisayarınızı bozma gibi bir talihsizlikte bulunmuyor, stabil bir sisteme sahip oluyordunuz. izin sisteminde ise kullanıcı, yazılımı yüklerken bu yazılımın apaçık bilgisayarın hangi işlevlerini kullanabileceği hakkında (gps, kamera, falanca yere dosya yazma gibi) bilgilendiriliyordu.

    canonical bunun mantıklı olacağını düşündü. flatpak'i almadı. neden almadığı ayrı bir konu ama kim olduğunu hatırlamasam da şu alıntı özetleyebilir:

    "kuram değişince ördekler tavşan olur."

    yani topluluk değişince yazılım da değişir. bu sebepten dolayı kendi flatpak implementation'larını yazmak istediler ve böylece snap ortaya çıktı.

    her sürümde canonical, snap sistemini ubuntu'ya biraz daha entegre ediyordu. bu yine bazı kullanıcılarda ters tepmeye neden oldu. debian'dan gelen bir alışkanlıkları vardı ve snap'a zorlanmak istemiyorlardı. bu sebepten dolayı ikinci bir göçe sebep oldular.
  • bir autocad komutu olan bu hede, imlecin hareket aralıklarını ayarlamak için bir ızgara oluşturulmasını sağlar fekat, grid komutundan tamamı ile bağımsız çalışır. f9 veyahutta ctrl+b ilgili reçeteleridir.
  • ing. dişlemek.
  • freak kitchen'in move albümünün 3. sarkisi;

    hurry! hurry!
    i know you can do it

    faster! faster!
    never mind that bleeding from your nose

    busy! busy!
    always under pressure

    rush it! rush it!
    shoot another climber overdose

    dive into the burn out trap
    you don’t need to take this crap

    snap! snap!
    or stay true to yourself
    snap! snap!
    or stay true to yourself

    blackout! blackout!
    too much of everything

    routine! routine!
    dance to the corporate bullets

    failure! failure!
    you’re never good enough

    push it! push it!
    far beyond your limits

    fall into the burn out trap
    we don’t need to take this crap

    snap! snap!
    or stay true to yourself
    snap! snap!
    or stay true to yourself
  • birbirine yakin 100 adet anlami olan ingilizce kelimelerden biri. en guzeli hali "bu da sana kapak olsun" efekti vermek icin kullanilandir.
  • yazinin bir kismini fare ve klavye yardimi ile isaretleyip ondan sonra daha baska yerde kullanmak uzere hafizaya almak.
  • linux işletim sistemlerinde herhangi bir program çalıştırıldığı zaman, program kendisini çalıştıran kullanıcının tüm yetkilerine sahip olur ve tüm sistem kaynaklarına erişebilir.

    android işletim sisteminde ise programın erişebileceği sistem kaynakları kullanıcı iznine tabidir. bu sayede programlar her istediklerini yapamazlar.

    snap de linux'ta kullanılan buna benzer bir sistemdir. programlar tek bir dosyada paketlenmiş olarak ve ihtiyaç duyduğu kütüphanelerle (library) birlikte sisteme yüklenir ve açılmadan (decompress, install) o şekilde kullanılır. yazılım güncellemeleri de paketin komple yenilenmesi ile olur.

    snap'lerin erişebileceği ağ erişimi, kameralara erişim, mikrofonlara erişim vb. sistem kaynakları kullanıcı iznine bağlıdır. snap'lerin cpu ve bellek kullanımı bile sınırlandırılabilir.

    açık kaynaklı programların ne yaptığı ve hangi durumda ne yapacağı kaynak kodlarının incelenmesiyle anlaşılabilir. kapalı kaynaklı programların yarattığı güvenlik sorunları snap vb. sistemlerin kullanımı sayesinde azaltılmıştır.

    snap olarak dağıtımı yapılmayan programların da kaynaklara erişimini yetkilendiren firejail gibi programlar mevcuttur.
  • yüklü programların yüzlerce sürümünü yanyana koyarak diskin anasını belleyen sikimsonik bir linux yazılım dağıtım sistemi
  • bütün dependencyleri ile beraber container haline getirilmiş uygulama paket yöneticisi. fakat önermiyorum, arkasında canonical var, core kısmı opensource değil. flatpak daha opensource odaklı hedefleri olduğundan yerine tercih edilesi.
hesabın var mı? giriş yap