1726 entry daha
  • psiko-seksüel gelişim basamakları ile insanın kişilik ve karakterinin 6 yaşına kadar yaşadıklarıyla şekillendiğini ve bu yaşlar arasında yaşadıklarını ciinsel enerji ile açıklayan gelişim basamaklarını oral (0-1 yaş) anal (1-3 yaş) fallik (3-6) letant ve genital olarak açıklayan freud gelişim için ilk 3 dönemin etkili olduğunu söyler. ilk 3 dönemi sağlıklı yaşayan bireylerin ilerleyen yaşlarda sağlıklı bir cinsel ve metal hayatı olacağını söyler. bu dönemleri açıklamak gerekirse ;

    1. oral dönem (0-1 yaş): bu dönemde kişinin haz duygusu ağızda toplanır. hamilelik döneminde yaşanan kıtlık gibi faktörlerin, doğan çocukların yeme alışkanlıklarını etkileyebileceği öne sürülür.

    2. anal dönem (1-3 yaş): tuvalet alışkanlıklarının geliştiği ve ebeveynlerin davranışlarının çocukların gelişimine etkili olduğu dönemdir. tuvalet alışkanlıklarının özdenetim süreciyle ilişkilendirilir ve bu dönemde kazanılan özdenetimin ileriki yaşamlarda para tutma gibi davranışlarla ilişkilendirilebileceği öne sürülür.

    3. fallik dönem (3-6 yaş): bedenin ve cinselliğin tanınma dönemi olarak kabul edilir. oedipus kompleksi ve elektra kompleksi gibi kavramlar, çocukların anne ve babalarına duydukları duyguları açıklamak için kullanılır. bu dönemde cinsel merak ve mastürbasyon da sıkça görülür.

    4. letant dönem (6-12 yaş)
    5. genital dönem (ergenlik): ergenlik döneminde cinsel kimlik ve ilk aşkların yaşandığı bir dönemdir. bu dönemde cinsel kimlik ve cinsel yakınlıkların oluştuğu belirtilir.

    freud'un kuramı, insanın içsel çatışmalarını ve davranışlarını anlamak için temel bir çerçeve sağlar ve bilinçdışı süreçlerin önemine vurgu yapar.
  • londra'da yaşayıp freud'dan haberi olmayanlar bilir; 'hazreti psikanaliz'in evini görmek, onu tastamam görmek demek değildir... londra'da yaşayıp freud'u marx'la karıştıranlar daha da iyi bilir; onun az buçuk yerin altında olan mezarını ziyaret edebilmek için görevlilere düpedüz yalan söylemeniz gerekir. aksi taktirde en ucuz rpg oyunlarında dahi göremeyeceğiniz türden ucuz bir yontu yığınına rengarenk antidepresan kapsüllerinizi bağışlayarak ağlıyor pozu vermeniz işten bile değildir.

    yıllar önce söylediğim yalanı hatırlamasam da romero'nun filmlerinden çıkmışcasına üzerime yürüyen ve bedeninin istavroz koordinatlarını son seviştiği kadının üzerinde unutmuş bir adamı çokça iyi hatırlıyorum. elinde bir tomar anahtar ve terbiye edilmiş domuz eti kokan rüzgarıyla freud'un mezar kapısını açan bu adam, üstlerine karşı söylediğim yalanı sezse de aldırmaksızın şöyle demişti bana: "saçları arkadan taralı gençliğiniz, bir kül yığınından daha fazlası olmayan bu ölümlüye yaptığı her duygusal yatırımda biraz daha yaşlanıp biraz daha çürüyecek..."

    adının ıgor olduğundan şüphe duymadığım ve beni freud'un cürufuna böylesine yaklaştıran o mezar kaçkınını şimdilerde çok daha iyi anlıyorum... ama size nasıl ve hangi şartlarda çürüyor olduğumun detaylarını vermeyeceğim elbette! onun yerine, çokça işgüzar mezarlık görevlilerini bir biçimde kandırarak yerin merkezine indiğim o yağmurlu akşamda aklıma takılan bir soruyu soracağım:

    "üçgenlerin en kutsalı olan oedipal üçgenin hipotenüsünü hangi formülle hesaplarsınız?"
  • bugün doğum günüymüş. sözlükteki anonimliğimin ilham kaynağı, iyi ki doğmuş :)
  • iyi doğdun baba! değerin gittikçe anlaşılacak.
  • bazımız sonraya inanıyor,
    ölümden ötede bir karşılaşmaya,
    öyle_sine değil benim inancım,
    freud'un _negation_ındaki bir varlıkta da değil,
    değillemiyorum,
    öyleler.
    ve ama onun yazılarıyla karşılaşmış ol_mak;
    harika,
    platon söylüyor, görmenin keskin ama bilge olmadığını..
    duyuyorum kendi sesimden onu,
    ve kendimi görüyorum kurucusu olduğu psikanaliz üzerinden.
    iyi ki gelmiş bu dünyaya,
    saygıyla anıyorum..
4 entry daha
hesabın var mı? giriş yap