• öncelikle izmire * 60 km mesafede ve hala çok fazla bilinmiyor oluşuyla etkileyici biryer.

    sığacık türkiyenin ilk yavaş şehri seferihisarın beldesi. oldukça sakin sessiz ve küçük. şehir merkezindeki marina beldeye henüz tam randımanlı çalışmasa ve marina içindeki dükkanlar açılmasa bile hareketlilik katmış. çeşme marina'nın hemen hemen aynısı olan marina sanıyorum seneye tam verimlilikle çalışır ve sığacık daha da renklenir.

    sığacık'a gidince yapılacak ilk şeyler şöyle sıralanabilir.

    1- öncelikle sığacık marinanın yanından teos'a doğru gidin. ekmeksiz plajı gerçekten harika. haftaiçi ve bazı cumartesileri sakin olabilir. çadırınızı istediğiniz yere ağaçların altına atabilirsiniz. temiz kabin tuvalet bulunmakta. deniz inanamayacağınız kadar güzel ve kamp alanı temiz. kamp alanı içinde bira 2010 yazında 5 lira - kahvaltı 10 lira. akşam çadır kurduktan sonra koy manzaralı bir masada sevdiklerinle oturmanın keyfi paha biçilemez.

    2- teos antik kent denilen yer bildiğin yalan. 2 tane taşı üst üste koymuşlar. sütun olmuş. al sana antik kent :)) yolu uzatmanın anlamı yok.

    3- ekmeksiz öncesi bir koyda - evlerin arasında- lüks otelinde plajı olmasıyla aktiviteler yapılıyor. rüzgar sörfü ve kano bunlardan bazıları. deniz o kadar güzel ki ne yapsanız güzel gelir muhtemelen.

    4- sığacıkta deniz kenarında rakı balık yapın. 2-3 tane orta üstü restorant var eski liman önünde. gayet hızlı ve kaliteliler. fiyatlar fena değil. 2 kişi balıksız mezeli 100. mezesiz balıklı 100 tutar. 35'lik rakı ekledim. benden olsun. buralarda bilmeyenler için söylüyorum fava isteyecekseniz "tekmil" olsun deyin. dereotu ve soğan rendeleniyor içine. tadından yenmez. kalamarları güzel. manzara iyi. rüzgar bol.

    5- sığacıktaki kale sağlam. ağır resterasyon geçirmemiş ama şehri çok güzel görüyor. surlara çıkın fotoğraf çekin. pazar günü kale duvarlarının içinde pazar kuruluyor. taze sebze meyve için bulunmaz fırsat.

    6- sıra sıra dondurmacılar var. buranın dondurması ünlü mü demeyin? değil `::)` ama sakızlı alan denenebilir izmrili değilseniz.

    sığacık sakin günlerini yakalarsanız oldukça güzel biryer. ekmeksiz plajına gidip dönüşte balık yemek ve akşam izmirde evinizde uyumak için birebir. zaten ikinci gün sikilailbirsiniz. yine de görmekte yarar var.
  • şarap tanrısı dionysos'un memleketi.

    ayrıca; sığacık, tarih boyunca öfkelendiği zaman masmavi gökyüzüne kara bulutları yığan; yelleri, kasırgaları gemilerin üstüne salan, denizlerin efendisi poseidon'dan kaçan denizcilerin sığındığı liman olmuş.
  • o kadar sakin ve huzurlu ki buraya bok gibi bir yer olduğunu, orada yaşayanların insan etiyle beslendiğini falan yazmak istiyorum. gitmeyin, görmeyin, korkun, uzak durun.
  • üç gece konakladığım ada kıvamında belde. uzun zamandır görmek istediğim bir yerdi. beğendim ama aşık edemedi kendine. bir daha gitsem, 2 geceden fazlası için plan yapmam.

    teos marina'da tekneniz yoksa teknelerin bulunduğu kısımda gezintiye izin yok. marina dükkanları yaşamıyor henüz. aynı zamanda marina, sanki yanlış yerde planlanmış gibi geldi bana.

    ekmekçi plajı'nda artık denize girilmiyor. otel inşaatı başlamış halka kapanmış. geçmiş olsun.

    akkum plajı henüz halka açık. ilerde ne olur bilinmez. güzel bir plaj. atlantis otel'in de plajı aynı zamanda.

    teos antik kenti'ne minübüs işlemiyor. akkum plajı'ında sorduk. taksiler 45t.l.'ye götürür-getirir bir saatte gezmenizi bekleriz diye fiyat verdi. mesafe 3km. atılan kazığı varın tahmin edin.
    bizde birine 20t.l. verdik, o şekilde gidip gezebildik. taksinin yapacağını yaptı yani.

    selinda ile tekne turu yaptık. 35t.l. yemekte balık-salata menülü.

    ada deniz cafe, heryerde bir çınaraltı avlusu olur ya genelde öyle bir avluda. kendini zorla sevdiren şirinlik abidesi, ada deniz'i görmenizi tavsiye ederim. tabi çay, kahve için bir şeyler de yiyin.

    la'dude art cafe, denize yakın olan kale sokaklarının birinde. sadece yemek için bile çok düzgün bir mekan. kesinlikle tavsiye ederim. tango geceleri de oluyormuş haftada bir gece.

    liman restaurant'ta fava(tekmil), patlıcan salatası, deniz fasulyesi üzeri yoğurt sarımsaklı, beyaz peynir, 35'lik rakı 110t.l. ödedik. meze tabakları 7t.l. hesap bana biraz fazla gibi geldi önce ama konumu, restaurantın kalitesi, değer diye düşündüm sonra.

    sığacık pazarı, insanı baştan çıkarıyor. çiçek-yaprak dolmaları, envai çeşit börekler, baklavalar... bizde kayıtsız kalamadık. yiyebileceğimiz kadar hepsinden paketlettik. sonra serin avluda, çay söyleyip bir güzel yedik.

    kiminle konuştuysak sohbetini, güleryüzünü, yardımseverliğini esirgemedi.

    birde rıza var. safça ama o kadar insancanlısı ve yardım etmek etmek için can atan biri ki anlatamam. her sabah kulağının arkasına mutlaka bir çiçek dalı takar. nerde gezsek çarşıda eliyle koymuş gibi buluyordu. son gün bavullarımızı illa o çekmek istedi elimizden aldı. isteği üzerine fotoğraf bile çektirdik. bir yere götürüyorlardı onu, bekle bir yere gitme geleceğim dedi ama bekleyemedik. foça'ya uzanan bir yolumuz vardı.
    canım ya, keşke her akıllının onun kadar güzel bir kalbi olsa.

    edit:imla
  • ruhumu bıraktığım yerdir. ben şu lanet istanbul'a döndüm ama, ruhumun da bu eziyeti çekmesine gönlüm el vermedi, bıraktım, orada yaşasın.
  • çocukluğun tüm yazları burada geçti. kale içinin dar sokaklarında koşmak ve balıkçı teknelerinin yanında balık tutmaktan daha büyük bir devlet yok hala. da, ismi, "sığ azıcık, sığ biraz" anlamına gelen, egece "sığ acık"tan geliyor.
  • orkinos çiftliklerin tehditi altında olan izmir'in sakin köşelerinden biri. bir taraftan bağlı olduğu seferihisar, çok güzel bir şekilde, yavaş şehir olmaya aday olmuşken, diğer taraftan da sığacık'a anlamsız bir marina yapılıyor. işin ilginci bu kapitalist bilincin ahmaklığından dolayı bir yandan marina gibi bir yatırım yapıp turist çekmeye çalışılırken, diğer taraftan da orkinos çiftlikleri gibi "pis" ve bir turistin istemeyeceği ne varsa olduğu bölgeye getiren girişimlere başlıyorlar. ölü bir yatırımla giden paralar, pis bir yatırımla giden doğa ve güzellikleri. elde de günde 20 ton idrar, 5 ton dışkı, 75 ton kan.

    http://yesilgazete.org/…cik-korfezi-tehdit-altinda/
  • hayatimin en guzel 10 gununu gecirdigim mukemmel tatil yeri. havuz gibi bir deniz, cennet gibi bir koy.. samimi bir ortam icin teos pansiyon..
  • kale dibinde liman restaurant ve burc restaurant hizmet vermekte. liman restaurant gayet kaliteli. baliklar taze, servis hizli, mezeler lezzetli.

    kalicak yer bakanlar icin ucuz ama gayet temiz ve kaliteli olan teos pansiyon veya ecer oteli onerebilirim. biraz daha maliyeti gozden cikaranlar club resort atlantise baksin.

    sabah da gidin kavak yelleri gozlemecisinde kahvaltinizi yapin derim. 2 yasli teyzenin yaptigi enfes otlu gozlemeleri afiyetle goturun hem pelin karahanin oturdugu sedire soyle bi poponuzu surun, havasini soluyun.

    ohh miss....
  • günübirlik pazar gezisi için ve bu mevsimde birebir. hava denize gidemeyeceğini kadar serin alışveriş merkezine tıkılamayacağınız kadar sıcak, o zaman güzelbahçe de bir pazar kahvaltısı öğlene kadar oyalanmaca, sonrasında sığacık. daha ne olsun.

    pazar günü de pazarları var, her yerde gözleme yapan teyzeler, evde yaptığı pastayı böreği satan teyzeler var, bazıları evlerinin avlularına birkaç masa atmış orada aynısını yapıyorlar. elinde poşetle dolaşan insan sayısı yok denecek kadar az, herkesin filesi var. sahilde bira tavla, sonra bir tur daha, tercih edenler varsa birkaç km ilerde piknik alanları da var.

    sonrasında izmire kafa boşaltılarak huzur içinde dönüş, sanki bir hafta sürmüş gibi bir tatil yorgunluğu.
    bu mevsim için şahane.
hesabın var mı? giriş yap