shallow grave

• danny boyle 'un trainspottingden onceki filmi. gerek senaryosu olsun, gerek cekimleri ve oyunculugu, ile akillarda uzun sureler kalan sahaser film. yasadigimiz toplumunun ne kadar materyalist degerlerle doldurulmus oldugunu bize cok acik acik gosteren bir basyapit. filmin en carpici yani sanirim amerikalasmis bir ingiltereyi politik bir elestiri olarak degilde, oldugu gibi gosteriyor olmasi.
• scorsese'nin mafya epiği goodfellas'ta olduğu gibi burada da ölü gömme mizanseninde arka fon kırmızıya boyanmıştır. kırmızı belirgin bir hitchcock, kubrick ve godard rengidir aynı zamanda. tabii ki farklı bağlamlar, çağrışımlar ve anlamlarda.
• insan iliskileri, dostluklarin yuzeyselligi ve zor durumlarda insanlarin nasil degisebilecegi uzerine tuyler urperten bir film.
  cine5 de "mezarini derin kaz" adiyla gosterildi.
• utanmıyorum...
  
  sevgiyi tanıdım, reddedilmeyi tanıdım.
  
  duygularımı açıklamaktan korkmuyorum.
  
  örneğin güven ya da dostluk...
  
  bunlar bir insanın hayatındaki önemli şeylerdir:
  önemi olan, size hayatınız boyunca yardımcı olan şeyler.
  
  dostlarınıza da güvenemeyecekseniz,
  kime güveneceksiniz?
  
  kime güveneceksiniz?
  
  bu herhangi bir şehir olabilir: hepsi birbirinin aynısı.
• dany boyle filmografisinde en sağlam yere sahip etkileyici film. üç arkadaş arasındaki güzel ilişkinin, çıkar sonucu bozulmasıyla hayatlarının alla bullak olmasını anlatır. sinema dünyasının pek de yabancı olmadığı bir konuyu anlatmasına rağmen zevkle seyredilmesinin sebebi yönetmenin yarattığı güzel atmosferle oyuncuların çok iyi performans göstermesidir.
  farklı finaliyle (günümüz sinema seyircisine pekte farklı gelmeyebilir) zevkle seyredilecek, sade ama hoş filmi bulduğunuz an seyredin. ayrıca ewan mcgregor'un oyunculuğuna dikkat!
  
  finalinde çalan süper müzik için;
  
  (bkz: andy williams)
  (bkz: happy heart)
• danny boyle'nin ilk uzun metrajı.
  
  --- spoiler ---
  
  ceset parçalama gibi vahşice, çok fazla şiddet içeren, psikolojiye sert darbe indirecek bir eylemin bütünüyle 3 dost arasından sadece birine yüklenmesi bu dostluktaki dengeyi de paramparça ediyor.
  
  ortak bir kazanç için ödenmesi gereken bir bedel var ortada ve bunun neredeyse tamamı bir kişinin omzuna yüklenerek o kazanca ulaşma yolunda daha baştan yapılabilecek en büyük hata yapılıyor. eğer ortada gerçek bir dostluk olsaydı, içlerinden yalnızca biri bu bedeli öderken kalan ikisi bu durumu kabullenip olaya seyirci kalamazdı. gerçek dostluk o bedeli ve sorumluluğu paylaşmayı gerekli kılar böyle bir durumda. cesedi üçü birden ortaklaşa parçalamalıydılar. kısa çöp oyunu akıllarına gelmemeliydi bile. film hep maddiyat ile birlikte parçalanan bir dostluğun hikayesi olarak algılanmış ama aslında o dostluğun zaten hiç var olmadığı gerçeği cesedin parçalanma sahnesindeki rollerin orantısızlığından şikayetçi olunmaması ile ortaya çıkmış oluyor.
  
  nihayetinde muhasebesi, sıkıcı, mülayim arkadaş psikolojik yıkımı, travma sonrası stres bozukluğunu yaşarken cesedin ortadan kaldırılma sürecini neredeyse bedelsiz atlatmış olan ikili hayatlarına kaldığı yerden devam eder bir görüntü sergiliyorlar. maddi kazancın bedelini en ağır biçimde hisseden de bu yüzden david oluyor ki parayı koruma takıntısı ödediği ağır bedelin karşılığını koruma arzusundan kaynaklanıyor aslında. para giderse onun uğrunda kaybettiği ruhsal sağlığını ve huzurunu da bir hiç uğruna kaybetmiş olacak. paranın maddi değerden ziyade sembolik bir değeri var david için.
  
  --- spoiler ---
• trainspotting'deki meşhur bebek sahnesine bir gönderme vardır. gerçi bu filmin daha önce çekildiği düşünülünce, hitchock'un psycho'da birds'e gönderme yapması gibi, yalnızca dahi yönetmenlere özgü bir durumla karşı karşıya olduğumuz anlaşılır.
• hesapladım onüç^* yıl kadar önce izlediğim film. senaryosuna bayılmıştım ama neden dersen hiç bir fikrim yok. yakın zamanda tekrar izlenesi.
• paranın insan ilişkilerini hangi noktalara getirebileceğini konu alan filmler yanlız türk sinemasında olmuyormuş dedirten,dany boyle-john hodge(yönetmen-yazar) ortaklığının ilk enfes ürünü...ewan mcgregorun final sahnesindeki "zafer benim" diyen bakışıyla hafızamda yer etmiştir...
• yorgunluktan bayıldığım için yarım yamalak izlesem de, güzel filmdir. arkadaş konusuna basılan parmak dikkatle takip edilmelidir. incir çekirdeğini doldurmayacak şeyler için, kimler kimleri satmıyor. o kadar para için arkadaşların birbirlerini boğazlaması artık beni şaşırtmıyor.
  başarılı mesaj...