• resimde belirsiz çizgilerle, yumu$ak dokunu$larla çizip fazla detaya inmeme olayi. detay resme bakanin hayal gucune kaliyor.
    ilk defa leonardo da vinci, mona lisa'sinin yuzunu çizerken kullanmi$.
  • da vinci'nin dorduncu prensibidir. belirsizligi, paradoksu ve kararsizligi kucaklama arzusu anlamina gelir. gelisen dünyada basarili olmak için belirsizlikler altinda calismaya alismaliyiz. paradoksla karsilastigimizda sukunetimizi koruyarak etkili ve saglikli bir zihne sahip olabiliriz.
  • rönesans resmindeki dört temel teknikten biridir. renk ve tonların buharlaşarak birbirine karışmasını ve böylece konturların görünmez olmasını sağlayan, buğulu bir gölgelemeyi ifade eder. çoğunlukla aydınlıktan karanlığa geçişlerde kullanılır.
    (bkz: hakan günday-daha)
  • resim sanatında formların kenar çizgilerinin yumuşayarak erimesi arkaya dönüyormuş izlenimi vermesi, dolayısıyla hacmini daha gerçekçi kavratması tekniği. ilk olarak 15.yy sonlarında yüksek rönesans ile beraber leonardo tarafından uygulanmıştır.
  • italyanca "sfumare" kelimesinden. duman gibi havaya karışıp yok olmak, ya da yavaş yavaş havaya karışan dumanın renk değişimi gibi basamak basamak ton yumuşatarak resimde yapılan geçiş.leonardo da vinci'nin çiçek çizimlerinde çok daha net görülebilir.
  • gizemcilike kucak açmakla giderek skolastik yanılgılara veya neo platonist ezoterizme kayabilecek tehlikeli bir platformdur. ancak dahilerin sıradan ölümlülerin uçuruma kaydığı bu platformun kıyısından korkusuzca yürüdükleri vakidir. ilk aklıma geleni philemon'uyla yıllar geçiren carl gustav jung'dur.
  • high ronesansin en onemli ozelliklerindendir sfumato. leonardo bol bol kullanmistir.
  • rönesans donemı eserlerinde karsılasılan teknık.geçişler yumusatılır bu da resimlere daha gerçekçi bir gorunum kazandırır.
  • sfumato tekniği;

    resimde aydınlık ve karanlık alanlar arasında ton geçişlerinin yumuşaması, nesnelerin "gölgede erime"sidir. keskin ton ayrımları yoktur; daha titreşimli, sis etkisinde, yarı bulanık bir atmosfer oluşur. terimin kökü italyanca'daki "fumo" sözcüğünden gelmektedir. fumo, duman anlamındadır.

    örnek; leonardo da vinci (1452-1619),"gioconda" (1905-07)

    özellikle mona lisa nın yanaklarına baktığınızda arka fon dumanlılığını tamamlarcasına modellenmiş bir form oluşumu görürsünüz.
  • resimi bugulandirma sanati..
hesabın var mı? giriş yap