say hello

• (bkz: deep dish)
  (bkz: under the water)
• tuhaftan ote ideolojik giydirmelere sahip videosu bulunan deep dish'in 2005 çalışmalarından biri. videosunda amerika birleşik devletleri vatandaşı olduğunu düşündüğümüz bir erkek çocuk ile dünyanın öbür tarafında bulunan çin halk cumhuriyetinde yaşayan^* küçük bir kızın arka bahçelerindeki delikten kurdukları iletişimi, yaşadıkları aşkı konu almaktadır. buraya kadar herşey güzel giderken; çin^*li çocuğu askerler-polit büro memurları tadındaki görevliler alıp götürür; buradaki alıp götürmenin yanında çinli görevlilerin iletişim kuran bu iki çocuğun kullandığı teneke iletişim aracına bakışları duruma son noktayı koymaktadır. oyle bir bakışı vardır ki bu görevlilerin sanki gordukleri yabancı olan herseyi tehlike olarak algılıyorlar..vs videonun devamında ise abd'li çocuk büyür serpilir, çok yakışıklı olur vs ama hala çinli arkadaşını unutamaz.
  
  arka planda ise (ki extended version'ın videosunda mevcuttur) babası nixon'a oy veren çocuk azılı bir komunist düşmanı olur; çinlileri hırpalayıp kaçar, çinlilerin işlettiği dükkanlarda olay çıkartır, bush'a verir^*... tabi ki çin mahallesine^* gitmeye götü yemez.
• rosie thomas'ın these friends of mine albümündeki sufjan stevens'la birlikte düet yaptığı dinlendirici ve sevimli parça. daha romantik bir tabirle 2 dakika 21 saniye süren huzurun diğer adı.
  ^*
  
  w-^*
  if i find him
  if i just follow
  would he hold me and never let me go
  would he let me borrow his wool winter coat
  i don't know, i don't know
  
  m-^*
  if i see her standing there alone
  at the train station, three stops from her home
  i have half a mind to say what i'm thinking anyway
  but i don't know, i don't know
  
  b-
  there's an airplane in the sky
  with a banner right behind
  "loneliness is just a crime
  look each other in the eye
  and say hello-o-o-o-o
  and say hello-o-o-o-o"
  
  (spoken)
  m- hey there. how you doing?
  w-hi, my name is mary.
  m-hi
• bugün bulunduğum universitenin(galatasaray üniversitesi) gezi kulübü tanışma yemeğini verdiğimiz yerdir.
  
  45 kişilik bir öğrenci topluluğu ile geldik ve mekanda alican bey olsun diğer çalışan arkadaşlar olsun fazlasıyla yardımcı oldular ve en iyi şekilde ağırlamak için ellerinden geleni yaptılar. üstteki entryde de denildiği gibi topluca veya arkadaş grubuyla veya sevgiliyle kimle giderseniz gidin gayet sessiz ve her detayı ile çok iyi bir mekân. umarım hiç bozulmaz
• (bkz: sen de selam soyle)
• ortaokul yillarinda okudugumuz discoveries adli gudik ingilizce kitabin icindeki sinir bozucu parcalardan biriydi animsadigim kadariyla. oyle bir etkisi varmis ki, akildan cikmiyor.
  
  listen to the radioooooo
  come on say hellooooo
  hello hello helloooooo... daha gider bu boyle
• klipleri mükemmel olan deep dish'in güzel klipli başka bir şarkısıdır, insan üzerinde rahatlatıcı bir etkisi vardır. ayrıca, klibi film gibi olduğundan mükemmeldir. vokal mükemmel, sözler mükemmel, klip de mükemmel daha ne olsun. extended version'u da ayrı güzeldir ama klibini bulması zordur, tek geçerim.
  
  (bkz: #19908201)
• (bkz: everyone says hi)
  (bkz: heathen)
  (bkz: david bowie)
• deep dish..
  icinde ne telas, ne kaygı
  dupduru
  say hello..
  
  tricky time never slows
  that moment walked me by without bothering to say
  lucky time never stops
  that moment walked me by without bothering to
  
  say hello
  say hello
  say hello
  say hello
  
  tricky time never slows
  that moment walked me by without bothering to say
  lucky time never stops
  that moment knocked me down without bothering to
  
  say hello
  say hello
  say hello
  say hello
  
  tricky time never slows
  that moment walked me by without bothering to say
  lucky time never stops
  that moment knocked me down without bothering to
  
  say hello
  say hello
• (bkz: hello there)