• kimyasal uyuşturucular, özellikle meth ve opiyatlar inanılmaz şekilde tehlikeli ve bırakması neredeyse imkansız maddeler.

    yaşadıklarını hayal ve gerçeklikle harmanlayarak anlatması ve bu şekilde yarattığı kendi gerçekliğine inanması, dehidrasyona uğramış vücudu, saldırganlığı, peşpeşe, akıcı ama anlamsız, olay örgüsü dahi olmayan ve birbirine bağlanamayan cümleler kurması gibi birçok detay meth pençesine düştüğünü anlamaya yeter.

    buna düşen insanı kurtarmak çok zor, buna düşen insandan çevresindeki diğer insanları korumak da bir o kadar zor. çok sevdiğim yakın bir arkadaşımı, pek hoşlanmadığım bir başka arkadaşı buna düşürdü. deneme ara sıraya, ara sıralar sürekliliğe döndü derken başkalarına da ikram etmeler, sonradan ikramlar zorlamaya döner gibi oldu, karşımıza alıp konuştuk, fikir benden çıktığı için benden nefret etti, her şeye rağmen onun için çabaladıkça tek tek hepimize düşman oldu.

    mesleki hayatımda daha farklı şeyler de gördüm, sanrılarına/halüsinasyonlarına yenik düşerek gecenin bir yarısı karısının kendini aldattığını düşünüp yatağı kesip içine bakan, yaşlı annesini pazarlamaya çalışan, tanrıyla konuşan, meth-ekstazi etkisinde gördüğü sanrılardan korkup tüm ailesini makasla kesen ve öldüren...

    dolayısıyla medikal yardım alması şart. ancak başarı oranı düşüktür meth bağımlılarında. ilk adım gerçekten bağımlının, bağımlılığını idrak edebilmesi. ailesiyle arası nasıl çok detay bilmiyoruz ancak ne yaşandığını bilmeden kimseyi de yargılayamıyorum bu konuda...
  • elalemin rapçileri overdose’dan gidiyor koskoca sansar parolla intihara kalkışıyor yan dünya yan amına koyim.
  • sansar salvo peak yaptığı dönemden bu yana çöküşe geçen ve ilk zamanlarından itibaren zaten psikolojik olarak s.o.s verip, son yıllarında iyiden iyiye uyuşturucuyla ilişkisi her röportajında videosunda vs. dillendirilen birisi oldu ne yazık ki. madde olmasa bile son röportajlardaki hallerinde bir sıkıntı olduğu bariz gibi.

    yine rap vs. müzik işini yakından takip edenler bilir, şam isimli arkadaş geçtiğimiz ay içinde ceza gibi bir adama diss yayınladı ve sansar'a respect falan atmıştı.

    zaten 2-3 yıl önce khontkarla olan mevzusunda bile iki kelimeyi bir araya getiremeyip kendini gülünç duruma düşürdüğü video da uyuşturucunun eseriydi çünkü 10 sene önceki aklı başında beyni parıl parıl olan sansar'dan bugün eser yok.

    ne diyelim allah herkesi düştüğü yerden kurtarsın ve herkesi güçlü irade kılsın. uyuşturucu kullanımı ülkede pik yaptı bu yıl ama daha da kötüsü kimsenin kullanmayı da becerememesi. millet çok meyilli anında düşmeye. tüm ülke meth bağımlısı oldu çıktı.

    yazık günah gençliğimizde bizim için efsane olan sansar ne hale düştü. umarım çabuk toparlar ilk önce kurtulmaya ortamından başlayarak.

    zira rap piyasasını 2004-05'lerden beri takip edenler bilir ki, 2007-08'deki durağanlık döneminde, ceza üretmiyorken, sagopa en iyi albümlerini verip hacı hoca tarikat tayfasında misyonerlik yapıyorken sansar salvo diye bir adam piyasaya çıkıp underground rap denen şeyi iliklerine kadar yaşattı ve piyasayı yükseltti. bugünkü rapçilerin tamamının neden bilmiyorum kendisine respect atıp gerçekleri söylemezler ama, idol olarak gördüğü ve eminim zaman zaman sago ve ceza'dan dahi daha büyük sükse yaptığına inandığı kişiydi sansar salvo. hak ettiğini alamaması çok kötü.

    bir gün türkçe rap belgeselleri yapılırsa en kötü kariyer yönetimi olarak belgesellerde izletilebilir.
  • türkçe rap’in derrick rose’u diyebiliriz kendisi için.
    çok çok gençken zirveye göz dikmiş, hatta çıkacak gibi olmuş, ancak en verimli olması gereken yıllarda sorunlar nedeniyle büyük düşüş yaşamış biri.
    nba’e uyarlarsak rose’a bire bir uyuyor.

    kendisinin 18-19 yaşında yaptığı parçaları türkçe rap camiasındaki mc’lerin yüzde 90ı hayatı boyunca yapamamıştır.

    bugün bile bombalar hedef bulur, duygusal olmaya gerek yok, ağır roman, 34 dramı gibi şarkılarını keyifle dinleyip, sevdiğim repçi.

    “yeni” türkçe rap piyasasının çok dışında kaldığı bariz bir gerçek. ama üstte yazdığım 4 sansar şarkısı norm ender’in khontkar’ın vs kariyerinden büyüktür. birçok dineyicinin benimle benzer fikirde olduğuna eminim.
    bana söven de olacaktır tabi :)

    rose son 2 sezonda minnesota ve detroit’te kariyerini yeniden şekillendirdi, verimsiz, bitik topçu imajından kendisini kurtardı ve 10 yıl öncesindeki derecede veya etkide olmasa da yeniden nba’de belli bir yer edinmeyi başardı.
    umarım sansar da bu anlattığıma benzer bir çıkışı yakalar. inanıyorum, daha doğrusu inanmak istiyorum...
  • hakkında uzun süredir bir yazı yazmak istiyorum nasip bugüneymiş. bu yazıyı yazmamdaki asıl amaç, sansar salvo ismine karşı olan önyargıyı biraz olsun kırabilmek. kendisi hakkındaki önyargılardan bahsedelim, nedir bu önyargılar?

    -sansar salvo çoluk çocuk müziği yapar, iyi bir müzik dinleyicisi asla bu adamı dinlemez, müzik anlamında dinleyiciye verebileceği herhangi bir şeyi yoktur.

    şimdi öncelikle bunu diyen adamı ikincil anlamda müzik cahili ederim. çünkü iyi bir müzik dinleyicisi bence farklı müzik dallarına hakim olabilmelidir. sevse de sevmese de dinlemeli, en azından kötü yorum olarak "bana hitap etmiyor diyebilmelidir". ben şahsen iyi bir müzik dinleyicisi olduğuma inanıyorum. özellikle burada tapılan bazı isimleri yalayıp yutmuşumdur. fakat bir kısmı bana hitap etmeyebilir ve bu çok normaldir. şahsi müzik zevkimden bahsetmem gerekirse sıkı massive attack, lake of tears, slayer, staind, vertical horizon, orphaned land, atmosphere, sage francis ve sagopa kajmer hayranı olduğumu söyleyebilirim. aslında çok fazla isim var ama bu isimler şu anki ruh halime göre daha ön plana çıktı. bunları yazmamdaki amaç bakın bebe değilim, kaliteli müzik dinliyorum demek tamamen. eğer kime göre kaliteli dersen, seninle çok iyi anlaşacağız demektir.

    bana göre kaliteli işte lan. kime göre olacak? şu yukarıdaki birçok isim sansar'la eş değerde gözümde. birçok arkadaşımdan rap müzik dinlediğim için tepki alıyorum. altyapılar yetersiz, müzik doyurucu değil, sözler herkesin zaman zaman söyleyebileceği kadar etkileyici, anlatılanlar bir kitapta bulabileceğin kadar tuhaf. yani şu durum çok oluyor bende; ahahah. adama bak lan opeth'ten sonra fuat ergin dinliyor. jaskajskajlklkj. ee http://www.incicaps.com/resimler/51362.jpg ? diyerek sansar'a geçiyorum.

    üç ayrı dönemde inceleyeceğim sansar'ı.

    --- spoiler ---

    sene 2003-2006 arası;

    --- spoiler ---

    henüz 13-15 yaşlarında bir çocuk. sırrı doğallığında. asiliğinde, bir şeylere kızıp deli gibi haykırmasında. sırrı zaman zaman gerçekten sokaktan geçen adamın yorumlarını yakalayabilmesinde. yani içtenliğinde. rap budur zaten. her zaman fular takmış, kibar kibar konuşan, olayları algı mekanizmalarıyla inceleyen, çeşitli algoritmalarla yaklaşan kişileri dinlemek istemeyebilirsiniz. bazen "hay sikeyim sus, ne diyorsun onu anlat" dersiniz. işte sansar size anlatır. lafı dolandırmadan, eğip bükmeden, gönlünce... çok sıcak, çok doğaldır sansar. 14 yaşındayken de öyleydi, şimdi de öyle. eğer şu yazımda sansar'ın kelime haznesi kısıtlı dersem bir sonraki şarkısında "kelime hazneme laf eden amcığı sikeyim" diyebilir. işte budur sansar'ın olay. 13-14 yaşlarındayken falan forumlarda battle falan yapıyordu. yanlış hatırlamıyorsam biatch34 nickiyle takılıyordu. o zamandan çok iyi bir yetenek olduğu belliydi. çok iyi bir rapçi olacağı belliydi. zaman zaman saçmalıyordu 13-14 yaşında yaptığı şarkılarda.

    işte ne bileyim, "rock müzik müzik değil" diyordu mesela. bunu demesi o kadar rock dinleyen beni hiç çıldırtmıyordu aksine çok hoşuma gidiyordu. çünkü diyebilmeli biri bunları. o adam rap müzik müzik değil diyorsa ben de ona rock müzik müzik değil derim yani. sikime kadar yolu var. hem sansar onu derken bile nasılsa hata olduğunu anlayacaktı. henüz 14 yaşında yahu adam. nasıl anlamazsın? bırak konuşsun. bırakın söylesin. istediğince küfür etsin. rap işte bu. sokak sanatı. kimse sikinde değil. yolda görürsün sansarı. çocuk lan bu dersin. ve 13 yaşında bir çocuğun böyle çıkarımlar yapıp bağıra bağıra kimliği açık olarak bu kadar cesur şeyler söylemesi beni kendine hayran bırakıyordu. şu şarkıyı mesela http://www.youtube.com/watch?v=urf5rlj2u5k 14 yaşında yaptı. sert vokali, punchları gerçekten çok etkileyici o yaştaki bir çocuk için. sansar bu stiline 2007 yılında çıkaracağı son nesil mixtape'e kadar devam edecekti. ondan sonrasında ise bambaşka bir vokal stili kullanacak ve olumlu anlamda "ne olmuş buna böyle" dedirtecekti.
    ilk yıllarını özetleyen seçtiğim şarkı: sansar-psikoz: http://video.ekolay.net/…8363&cid=40000000000017066

    --- spoiler ---

    2007-2009

    --- spoiler ---

    son nesil mixtape'in ilk şarkısı "rahatsız" olarak internete vermişti. ilk dinlediğimde çok şaşırmıştım, ne olmuş buna böyle dedim. daha rahat bir tarzda söylüyordu. lirikalitesi gelişmiş, anlattıkları daha ciddi olmaya başlamıştı. son nesil çıktığında hemen dinledim, içerisinde koridorlar gibi harika bir şarkı vardı. dar koridorlar... davam var! çok başarılıydı. bu vokal stili o kadar başarılıydı ki ona sagopa kajmer'le tanışma şansını elde ettirecekti. evet kötü bir şans. ama ne olursa olsun. sagopa kajmer. sagopa kajmer'e de bir parantez açmak gerekirse türkçe rap'te yapılabilecek her şeyi yapmş, en iyi albümleri çıkarmış, en iyi beatleri yapmış kişi olarak tanımlayabilirim. sansar burayı okurken eminim "siktir lan" der ama içten içe hak verir. ya da bilmiyorum lan belki de okumaz bile. "ooo çok uzun moruk kim okucak bunu yaa" der. haha. neyse zaten sagopa kajmer'den sonra türkçe rap'te iz bırakacak yeni bir tarzın yaratıcısı olanın sansar salvo olması oldukça ironiktir. neyse sansar'a geri dönelim, o kadar rahat o kadar sağlam bir şekilde sıralıyordu ki ard arda kelimeleri, yabancı bir insan tarafından dinlenip de ilgi çekecek türk rapçilerin başında gelirdi kesinlikle. eskiden de iyiydi tamam ama bu yeni tarzı çok deliydi. manyak gibi yazıp okuyordu, kesinlikle ilgi çekiciydi.

    21 gram mixtape'ten sonra yapımcıların ilgisini çekmişti zaten. adrenalin isimli ilk bandrollü albümü yoldaydı. bandrol demek sansar'ın hayali demekti. ertelemek istemedi. çıkardı. duygusal-sert bir albümdü. albert de salvo, 34 dramışarkıları iyidir ama. bulun dinleyin. yapımcılardan sonra waterfall isimli parçayla sagopa kajmer'in de ilgisini çekmesi fazla zaman almadı zaten. dinleyin bakalım hak verecek misiniz? bu şarkıdan sonra sagopa kajmer, sansar salvo'ya dava açtı. . evet. sagopa kajmer müthiş bir hata yapmıştı. twitterda 25.000 takipçisi olan, albümleri pop şarkıcılarından bile fazla satan sagopa kajmer, sansar salvo'ya dava açmıştı. o zamanlar kendisine diss atan yüzlercesi olmasına rağmen sansar ismini cımbızla çekmesi, sansarın ünlenmesini sebep olacak en büyü işi yapmasına sebep olacaktı. sansar bu fırsatı kaçırmayacaktı elbette. kimsenin yapamadığını, ceza'nın, fuat'ın cesaret edemediği hareketi yaptı; paranı verdim! artık önü açıktı. bu sagopa kajmer'in yediği en iyi disslerden biriydi. sansar 19 yaşında sagopa kajmer'e atılmış en iyi disslerden birini atmıştı. dalga geçer gibi hem de. türkçe rap'te çığır açmış, ardından yürüyen binler olan, yüzlerce kopyası olan sagopa kajmer 18 yaşındaki bir çocuk tarafından şarkısında ismi kullanmadan rezil edildi. ama ismi o kadar büyüktü ki cevap verme tenezzülünde bulunmayarak durumu kurtardı. yine de bu dissi yediği gerçeğini değiştirmez. artık sansar'ın işi tamamdı, önlenemez yükselişi başlayabilirdi.

    dönemi özetleyen şarkı : sansar- fırtınalar : http://www.youtube.com/watch?v=xcom8mjeaoc

    --- spoiler ---

    2009- ----

    --- spoiler ---

    duygusallaştığı söylenen sansar yeniden sert bir albüm yapacağını söyledi. bu sırada sağlık durumları kullandığı bazı maddelerden dolayı kötüye gidiyordu. bir tedavi gördü, tedavi çok zorluydu ama işler yoluna girmişti bir şekilde. artık bombalar bekleyecekti. neredeyse albüm yaptığı tüm yıllar türkçe rap underground camiasına damgayı vuran sansar artık ikinci bandrollü albümü ile de bunu yapmak istiyordu. çünkü ilk albümü adrenalin biraz özensiz bulunmuştu dinleyici tarafından. ben severim o ayrı. ama dinleyici albümün duygusal olduğunu, sansar'a yakışmadığını söylemişti bir kere. sansar imajı kurtarmadan durmaz. çalışıyordu yine bir şeylerin üstünde. bu arada tedavi dönemini özetleyen bir şarkı yapmıştı. gözlerimin içinde. ne efsane şarkıdır. çok sevrim. çoğu kez beni hüzünlendirir. sansar'ın iyi ki yapmış dediğim parçalarından. mutlaka dinleyin!

    bu sırada biz de bomba için çok beklemedik. haber geldi. sansar seremoni efendisi'ni çıkarıyordu. ama asıl bomba bu değildi elbette. albümdeki featlerdi...sabac red, slaine, big left, king magnetic, klee magor da sleazebag gibi underground rap deyince akla gelen çok önemli isimlerle featler vardı. sansar eleştirileri dikkate almış ve gerçekten sert bir albüm yapmıştı bu kez. üstelik bandrolü de vardı. her ne kadar bu featler belirli bir paranın karşılığı olarak yapılmış olsa da bu isimlerin yoldan geçen adamlarla feat atmayacağını bilmenizi isterim. bu featler woaaw bir ilk! olarak da görülüp abartılmamalı. ancak bok da atılmamalı parayla yapıldılar diye. ne olursa olsun efsanevi non phixion grubundan biri bir türk mc ile aynı parçadaydı. bu yeterdi. daha sonra işler yoluna girdi gibi görünürken yine aynı hastalık kendini tekrar etmiş bu kez büyümüş ve lenf kanserine dönüşmüştü. yukarıdaki entry'im de var herkes çok evham yapmıştı. ben sansar'ın ölmeyeceğini biliyordum. o kadar dua etmiştik, allah bizi görür diye düşündüm hep. neyse ki allah'a şükür kurtuldu.

    sansar'a çok eleştiri yöneltildi kanser olduğu dönemde. adam kanser hala sago'ya diss atıyor dediler. eğer atmazsa sansar'ı dinlemeyi bırakırdım zaten. lan bu adam bu işi seviyor. bu işi yapıyor. atacak tabii ki. sana ne oluyor denyo? hastayken "ben hastayım, uslandım, artık cici çocuk olacağım" mı demesini istiyordun? adam gibi bir tedavi süreci geçirdi. yine psikopatlığın yaptı, küfürünü etti, disslerini attı. çünkü karakterli adam. öleceğim korkusuyla affet beni sago.mp3 yapacak değildi herhalde. neyse, sansar tedaviyi atlattı ve şimdi farklı işler peşinde koşuyor yine. yine kendinden emin bir şekilde. merakla bekliyorum diğer işlerinin devamını da. kendisini çok sevdiğim için böyle bir entry yazmak istedim. uzun olduğu için kimse okumayacaktır zaten. diğer rapçilerin fanları gelip yaa x mc'sine neden yazmıyorsun bunları diyebilirler. hiç sikimde olmaz bir çoğu söyleyeyim. çünkü sansar kadar hiçbiri bu bok uğruna koşuşturmadı.

    son dönem özet salvo parçası: sansar-sokağa döner http://www.youtube.com/watch?v=yvdszox5bpu

    gölge haramilerine çoook selamlaaaaaaaaaaaaaaaaaaar şaka lan şaka. çok severim sago'yu ben :) o değil ne yazmışım lan. o kadar bedava şarkı yapıp sunan, her düşüncesini önemli ya da önemsiz bizimle paylaşan adama az bile bence.
  • sitesinden açıklama yapmış

    http://www.sansarsalvo.net/site/?p=79

    link tıklamaya uğraşamam diyenlere yazıyı da kopyalayalım.

    ''peki senin amacin ne?

    selamlar. sabah kalktım bilgisayarın başına oturup arkadaşlarım ne yapmış ne etmiş bir bakayım dedim.fuchs’un 9 canlı’nın vs myspace ine göz gezdirdikten sonra pit10unkine girdim yeni parça yapmış mı diye. sonra yazdığı bir blog dikkatimi çekti.hürriyet trendy ile ilgili bir problem varmış. editör pınar hanım piton’un amacı ne adlı bir yazı yazmış sanırım server’le ilgili. biliyorsunuz ben de bu oylamaya bir kaç ay önce katılmış ve sonradan kendi isteğimle çekilmiştim. pınar hanım aynı dergide “pit10'u iki yüzlülükle suçladığı” editör yazısı bölümünde röportaj için teşekkür etti,sansar kapak olacaktı özel sebeplerden dolayı olmadı dedi öyle demesini de ben rica etmiştim.

    ortada bir kaşarlık olduğunun farkındaydım çünkü.size neden kapak olmak istemediğimi açıklayayım. 4000 oyla önde gittiğim oylamada üsküdar’dan bakırköy’e gelene kadar 1000 oy geri düştüm. konuştuk, bana bunun önüne geçemeyeceklerini söylediler çünkü sitede anket var, biz ona göre hareket ederiz dediler.dedim ki bunu tespit edebilen bir çok sistem var neden onu kurmuyorsunuz. o bizim işimiz değil biz yayıncıyız dediler. ama aynı anda haftaya da seni kapak yapabiliriz seni de dinleyen çok insan var dediler. şimdi “pınar abla” nın pit10'a yazdığı yazıdaki şu noktaya dikkat çekmek istiyorum. “bu tarz hileleri hürriyet’in internet servisi kolaylıkla anlayabiliyor” diyor pınar ablam.

    şimdi pit10 mu iki yüzlü sen mi ikiyüzlüsün.. yahu pınar abla madem anlıyordunuz o zaman neden en son gün kanal d de yayınlanan dizinin
    başrol oyuncusu 1 saatte 5000 oy alınca ses etmediniz. yoksa aynı yayın grubundan olduğunuzdan dolayı mı? anladım.

    ben de dedim ben hasta adamım kapağa çıkmak fikri hoşuma gitmiyor.. ve koydurmadım kendimi kapağa. (ama yalan söyledim dream dergi,blue jean falan olsa koşa koşa kabul ederdim hehe)

    yeni rapçilere sesleniyorum burdan millete seslenmek benim de hakkım. hepimiz için promosyon ve reklam önemli. ama kimsenin sizinle sınırı aşarak konuşmasına izin vermeyin. telefonda, “sizin fazla seçeneğiniz yok,piyasada dergiler belli ya bizde çıkıcaksınız ya da kitlelere ulaşamayacaksınız.” demelerine izin vermeyin hayatta şarkı söyleyemeyecek iğrenç sesleriyle. ben bu yazıyı ikinci albümümden önce yayınlıyorsam promosyon yapamamayı göze alarak; siz de birşeylerden fedakarlık yapın.

    dinleyicilerimden isteğim var. bu kadının dediği ne merak ediyorsanız internetten okuyun. almayın bunların dergilerini. aldirmayin da. gidin blue jean vs hediye edin arkadaşlarınıza. güçlü kılmayın böyle insanları. biz alternatif muzik yapıyoruz bunu unutmayın. bize destek verecek dergi elbet çıkar. çıkmazsa biz çıkartırız. destek oldukça sermaye olur dert etmeyin.

    pınar abla ve trendy’ye gelince. kimse şunu unutmasın 1988'den 2004'e kadar türk rap’i yeraltı kaldı. yine kalır hiç sıkıntı yok. biz camianın dışladığı sago’ya sami tosun diye bir lavuk köşesinde sataşınca ayağa kalkıyoruz. diss miss önemli değil biz dissleşiriz camia içinde çözeriz onu. siz o oturduğunuz yamuk koltuklardan hiçbir rapçiyi yalnız sanmayın. aramızdaki problemler hiçbir şeyi değiştirmez. rapçilere saygı duyun. kimse size muhtaç değil. sokak arasında cd satmaya geri dönerim, sizin gibilere eyvallah demem. bundan sonra rap için emek vermemiş kimse, bırakın pit10'u, hatta sago’yu, jöntürk’e saygısızlık yapmasın. hip-hop semtine girerseniz çıkışınız olmaz. türkiye’de müzik evrim geçirirse ki geçiriyor. ilk biten siz olursunuz bu pop değil!!! müzikle beraber evrim geçirin maymun olmayın.

    akıllı olun.

    sansar salvo''
  • türkçe rap'in en yetenekli ve üretken mc'lerinden biri.

    çok uzun süredir bu alemin içinde. 1989 doğumlu ve yaklaşık 2005'ten beri sürekli yükselerek, daha da gelişerek ilerliyor. yani şimdiden tecrübe anlamında epey yol kat etmiş durumda. an itibarıyla piyasanın en kaliteli isimlerinden biri. hatta kendi deyimiyle "sadece iyi rap yapan bir çocuk değil. bu bokun yeni kralı"*. aslına bakarsak bu kadar iddialı olmayı hak ediyor.

    röportajlarından ve şarkılarından da anlaşılacağı üzere, genç yaşına rağmen oldukça görmüş geçirmiş ve zorluklar yaşamış birisi. emin değilim ama sanırım bir zamanlar eroin bağımlılığı gibi bir durum da vardı. bunları atlatıp yavaş yavaş tepeye çıkarken başına bir de kanser illeti geldi. ne mutlu ki erken teşhisle ve azimle onu da aşmış görünüyor. zaten bu adamın bu yaşında, bunca olay üzerine takınabildiği o olgun tavır çok etkileyici. yazdığı güzel satırları, punchline'ları falan geçtim; onlar zaten ayrı bir övgü konusu ama 21-22 yaşında o sıkıntıları atlatabilip, hala bu kadar üretken olabilmek çok dikkat çekici.

    kabul etmeliyim ki sadece "sansar" ismiyle takıldığı ilk dönemlerde vasat şarkılar da yapıyordu. bunu zaten kendisi de röportajlarında belirtiyor. ama o dönemden sonra 180 km, ağır roman, isyan, öldür ya da öl, mümkün değil, adrenalin, eş zamanlı operasyon, öldü sanma, son sigara gibi ne şarkılar geldi geçti. herif her gün daha iyiye gidiyor sanki. yazmadığım bir sürü sağlam şarkı daha var. hatta sürekli yenileri de çıkıyor. "olgunlaşan bir şey varsa beynim değil, yüreğimdir."* diyor ya, şarkılar da yürekten gelince muazzam oluyor çünkü ne çok satmak, ne de mtv'ye klip vermek gibi bir kaygısı var.

    rap'i sevdiği için, içinden gelerek yapmasının kanıtı ise internette bedava yayınladığı şarkıların bandrollü albümlerindeki** şarkılar kadar, hatta daha bile iyi olması. en son panik anı isimli bir bootleg çıkardı mesela. bootleg olmasına rağmen oldukça başarılıydı. hatta göt kılları kadayıfa dönmüş rap severlerin hoşuna gidecek bir sürpriz de var albümde: brand nubian'dan sadat x'le yapılmış bir parça.

    işin özü, sansar salvo son dönemlerde türkçe rap müzikte giderek yükselen, artık piyasanın ilk akla gelen isimlerinden biri olmayı başaran ve hala da çok genç olan bir rapçi. kanserle boğuşarak geçirdiği bir sene içinde bile bir sürü şarkı çıkaracak kadar üretken, "gangsterlik değil ama eğer varsa thug life, benim hayatım aynı öyle. bunu da kenara yaz"* diyecek kadar hip-hop'ın içinden gelen, "kafamda metronom var benim, beat bulmama gerek yok"* lafını haklı çıkaracak kadar yetenekli bir mc.
  • ağzını açıp rap yaptığı zaman kendini dinletebilen birkaç mc'den biri bence türkiye'de. sus lan salak diyip kapatmıyorum müziği en azından. bunun sırrını kendisi de söylüyor: bu iş samimiyetle oluyor.
  • sagopa ve ceza hegemonyasından sıyrılabilmeyi başarmış bundan 10 sene önce underground'da krallığını ilan etmiş rapçi. şimdi bütün dünyada olduğu gibi rap türkiye'de de mainstream müzik oldu ama eski arkadaşları ezhel, şehinşah gibi gündemde değil. şehir arabası epey iyiydi ama görkemli bir geri dönüş yapması şart. ceza'dan sonra en yetenekli adamdı, böyle underrated kaldığını görünce çok üzülüyorum. sevdiğim 2-3 türk rapçiden biri.
  • sesi güven veriyor bu adamın. güzel döküyor bir de zihnini dizelere.
hesabın var mı? giriş yap