ross

• kesinlikle belli bir amaçla girilmemesi gerekir buraya. yani "bi tane levis pantolon alayım"ı bırakın; "bir pantolon alayım" şeklinde bile girip, "abi samsonite valizi de iyi kaptık demiğ?" şeklinde çıkılabilir.
  
  ayrıca sıkışık zamanda da gitmemek lazım buraya zira her halukarda kabinlerin önünde veya kasa da sıra bekleyeceksinizdir.
  
  tabi, pantolon vs. bakarken mavi jeans karşınıza çıkarsa da şaşırmayınız..
• aşırı ucuz marketler zinciri.ben bu adamlara gittim sordum siz niye bu kadar ucuzsunuz diye.dediler ki biz fabrikalardan markaların artık ellerinde tutmak istemediği malları topluyoruz bazen bedavaya( sırf depo masrafndan kurtulmak için ) bazen de 1 2 dolara .o yüzden efsane fiyatlarla karşılaşabilirsiniz.
• (bkz: ross geller)
• ross - dress for less - : abd de yasadiim zamanlarda cok ucuza kaliteli kilik kiyafet alina bilen, vaktinde 7$ a dkny pantalon aldiim yer.
  
  ross (turkey) : kı$ın vitrininde gordugum "we hate sales" afisi ile turkiyedeki politikasinin belli eden, abd deki abisi ile alakasiz derecede pahali fiyata turkiyede 'marka' olan markalari bi arada sattiini zanneden ama aradiginiz hicbiseyi bulamadiginiz abidik dukkan
  
  ross geller : (bkz: friends)
• herseyi cok ucuza satiyorlar, onu anliyorum da abi disarida 400, 500 dolara satilan gunes gozluklerini, kol saatlerinin aynisini 10 dolara 20 dolara satmak nedir onu anlamadim. eminonu'ndeki sahte markali urunler bile o fiyatlara bulunmuyor.
• (bkz: tj maxx)
• cleaning salelarında insana deli gibi alışveriş yaptıran, inanılmaz ucuz şeyler bulup onu da bunu da şunu da derken gidip 2-3 tane daha bavul aldıran mall. türkiyedekini görünce sinirleri bozuluyor insanın, felaket pahalı.
• insanın kendini zenci yada hispanik gibi hissetmesi için gidebileceği yegane yerlerden. elele tutuşup we are the world söyleyesim gelen çeşit mekan. village people'ın deri ceketlisinin yandan yemişini^* bile gördüğüm yer (bkz: sirk gibi)
• das ross: alm. at, beygir
  (bkz: gaul)
  (bkz: pferd)
• (bkz: bob ross)