ptt kargo

• ya dayı, "sizin bende yeşerttiğiniz umudun ta a... koyayım!" demek istediğim, güzide kurumumuza ait kargo birimi.
  
  bu sabah telefonuma bir sms geldi: ".... barkod numaralı gönderiniz dağıtıma çıkarılmıştır" diye.
  
  sms'teki linke tıklıyorum, "dağıtıcıya verildi" yazıyor.
  
  "yok ya olamaz, daha dün çıktı gümrükten, bana umut verme" diye içimden geçiriyorum. gelecek olan; aliexpress'ten aldığım ve heyecanla beklediğim bir ürün.
  
  türkçe bilmeyen biri gibi google'ı açıp "dağıtıcıya verildi ne demek" diye aratıyorum. forumlarda, "gün içinde teslim olur" diye yazıyor. görsel
  "şimdi sevinsem mi acaba" diyorum. "yok lan, sakin ol" umutlanmak da istemiyorum.
  
  "bugün cumartesi yaa, dağıtım olur mu ki" diye aklımdan geçiyor, onu da aratıyorum ve görüyorum ki geliyormuş. görsel
  "hadi bee, harbiden mi" derken... çaaat! ikinci mesaj: "... barkodlu gönderinizi xxxx kodu ile temassız alabilirsiniz." artık iyice emin oluyorum, kargom yolda. hafiften sevinç gösterilerine başlıyorum.
  
  o arada bir arkadaşım arıyor, yağmurlu havayı bahane ederek görüşme planını erteliyorum. ptt gelecek abicim, önemli bir gün bugün!
  
  ---tik tak zaman geçiyor---
  
  10.30'da gelen mesajın üzerinden 3 saat geçmiş, gelen giden yok. "lan yoksa bugün yarım gün müydü? bu saatten sonra gelir mi ki benim kargo" diyorum. umudumu yarı yarıya düşürüyorum. ve takıntılı insan, yine arama yapıyor: cumartesi günü teslimat saatleri 11.30 - 18.00'imiş. görsel
  ohh, rahatlıyorum. 10 dakika önceki gibi yumuşacık; yine umutla doluyum.
  
  zaman ilerliyor, kulağım kapıda ama zil bir türlü çalmıyor. 'dur şimdi tuvalete gireyim gelir, şu işe başlayayım hemen zil çalar' gibi küçük totemler deniyorum. yok aga, gelen falan yok!
  
  sanki saniyelik güncellemeler gelecekmiş gibi, ptt sayfasında takip kodunu yazıp sürekli arama yaptırıyorum. "dağıtıcıya verildi" diyo, başka bir şey demiyor.
  
  ilerleyen zamanla, paranoyaklık belirtileri baş gösteriyor bende. her araba sesinde cama koşmaya başlıyorum, ptt'nin arabasını görücem ümidiyle. yok yok yok! gelmiyor.
  
  bu arada tv en kısık seste, yapacağım işlere tam konsantre olamıyorum, afedersiniz çişe bile huzurla gidemiyorum. sürekli tetik halinde!
  
  vay anasını yaa!
  
  saate bakıyorum 15.55. otomatikleşmiş refleksle ptt takip sayfasına giriyorum, o da ne! güncelleme gelmiş. görsel
  
  kapıma gelmiş ve beni bulamamışlar. olm bütün gün nöbetteyim, neler oluyor?
  
  en yakındaki terliği ayağıma geçirip deli danalar gibi koşturuyorum apartman kapısına. sağa sola bakınıyorum: "eee hani? kağıt yok!" amk işte o an iyice fıttırıyorum. 200 yıllık kurum, benim gibi sade bir vatandaşla neden daş.. geçiyor! şeyime baka baka merdivenleri çıkarak nöbet kulübeme geri dönüyorum.
  -
  kargom şubenizde fazladan 2-3 gün beklese gram laf etmezdim. sonuçta devlet kurumu; yoğundur, odur budur. ben buna hazırdım zaten. ama neden beni umutlandırıyorsun; gelicem deyip bütün gün beni asker ediyorsun, sonra gelmediğin halde, gelmiş de beni bulamamışsın gibi bir de bana rol kesiyorsun?
  
  kusura bakma ama, senin bu saf gönülde yeşerttiğin umudun ta a. koyayım, benim biricik ve de güzide kurumum!
• bir sorun yaşadığınızda (bkz: #161542587)
• 6 gün geçti hala gönderi alındı diyor. bence vermeyi düşünmüyor kargomu.