• roma'nın ilk, cumhuriyet döneminin önemli siyasal düşünürüdür. yunanistan'ın megalopolis kentinde doğmasına rağmen, savaş tutsağı olarak geldiği roma'ya hayran kalmış; bilgisi ve kişiliğiyle kısa zamanda takdir toplayarak tutsaktan çok konuk muamelesi görmüştür. toplumun ve devletin oluşumunun doğal olduğunu savunarak aristotelesten, siyasal düşüncesini "yönetimlerin dolaşımı" ilkesine göre şekillendirerek platondan etkilendiğini belli eder. temel amacı, hayranlık duyduğu roma'yı meşru bir temele oturtmaktır. bunun için "karma anayasa" fikrini ortaya atar. polybios -zamanında platon'un da iddia ettiği gibi- yeryüzündeki yönetim biçiminlerinin hepsinin kusurlu ve yok olmaya mahkum olduğunu söyler. bu kaçınılmaz sonu en azından geciktirebilmek için iyi yönetim biçimlerinin (polybius'a göre bunlar; monarşi, aristokrasi ve demokrasidir) derlenmesiyle oluşturulacak bir karma anayasaya ihtiyaç vardır. karma anayasa'ya o dönemde verilebilecek tek örnek ise roma anayasası'dır. devletleri anayasalarına göre değerlendiren polybios için roma'nın başarısının sırrı anayasasındadır. bununla birlikte bir aristokrasi sempatizanı olan polybios siyaset alanında roma'yı meşrulaştırdığı kadar, toplumsal alanda da aristokrasiyi meşrulaştırmaya çalışmıştır. polybios'a göre roma'yı kartaca'dan üstün kılan unsurlardan biri; alınacak kararları tüm halkının tartıştığı kartaca'nın aksine, roma'da bu tartışmaların sadece bilgeler tarafından yapılmasıdır. ayrıca roma siyasal sisteminin demokrasi tarafından bozulma tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu belirten ve bundan endişe duyan polybios, aristokratların gerekirse halka bazı ödünler vererek sistemin sürekliliğini sağlamaya gayret etmeleri gerektiğini belirtmiştir. polybios'un siyasal analizlerinde belli eksikler de vardır. öncelikle siyasal organların üstünde durmayarak derin bir analiz yapmaktan kaçınmış, daha çok roma düzenini idealize etme kaygısı gütmüştür. daha da önemlisi, toplumsal dinamiklerden hiç bahsetmemiş olmasıdır. teoride konsüllerle ve halkla paylaşıyor gibi görünse bile, pratikte iktidarı tek başına elinde tutan aristokrat sınıfın bu üstünlüğüyle karma anayasa fikrinin çelişebilecek olması, polybios'un sosyal sınıfların dengesine hiç değinmeden geçmesine neden olmuş olabilir. tahlillerindeki eksikliklere rağmen, platon'un ve aristoteles'in düşüncelerini bazı değişiklikler ve eklemelerle roma'ya uyarlayan polybios, soyut düşüncelere pek de önem verilmeyen bu devlette adından söz ettiren düşünürlerden biri olmuştur.
  • bir amatör antik roma dönemi meraklısı olarak hayatını okuduğumda gözyaşlarımı tutamadım (kıskandığımdan). alfa yayınlarından yayımlanan kitabı 'akdeniz dünyası ve roma'nın yükselişi'ni okurken zevkten çıldıracak gibiydim. polybios'un orda kartaca'nın düşüşünü görerek bunları yazdığını düşünmek bile başımı döndürüyor. ilk birkaç kitabı dışında koca bir tarih çalışmasının kayıp olduğunu öğrenmek bile beni kahretti.. 2. kitabının sonunda tam da hannibal sahneye çıkmışken, "eskinin bütün kralları ölmüştü.." diyerek kitabın sonlanmış olması ve devamının şu an için yok olmuş olması.. bir büyücü, bir büyü kitabı gibi yazdıkları gözümde. çok uzun zamandır merak ettiğim üzere kartacayı pek çok sayfada kartacalıların gözünden okuma zevkini yaşattı bana. bir roma hikayesinin yanında zar zor sunulmaya çalışılan bir kartaca hikayesi değil, nihayet ilk defa bu kadar doğrudan kartaca'dan haberleri alırmışçasına..

    şu an için akdeniz dünyası ve roma'nın yükselişi çalışması 1.000'i aşkın okuduğum kitap arasında en kıymetlilerinden birisi diyebilirim. bitireli 2 gün oldu ve gördüğüm her yerde kitaba sarılmamak için kendimi zor tutuyorum.

    bir antik dönem roma müptelası adına kokain gibi altın shot gibi bir şey. of süper amk.
  • "roma'nın geleneği hiçbir şeyi esirgemeden her tür yaşam formunu yok etmektir. bu yüzden, kentler romalılar tarafından zapt edildiğinde sadece insan cesetleri değil, aynı zamanda ortadan ikiye ayrılmış köpekler ve uzuvları koparılmış başka hayvanların leşlerini de görebilirsiniz." buyurmuş pragmatik tarih yazımı anlayışı ve tarihsel revizyonizm akımının babası diyebileceğimiz düşünür ve tarihçi.

    korinthos'un ve akhaia'nın m.ö. 2'nci asrın ortalarında romalılar tarafından yıkılıp yağmalanmasına birinci elden şahit olduğu için mi böyle düşünmüştür diye soracak olursanız, cevap kuvvetle muhtemel "evet" olacaktır.
  • eski yunanca yazılmış olan dünya tarihi adlı eserinin ilk beş cildi tümüyle altıncı cildi ise kısmen günümüze ulaşabilmiştir.
  • polybios'un yunan siyasal düşüncesini roma'ya uyarlarken kullandığı ana araç "yönetimlerin dolaşımı" kuramıdır. ona göre, güç doğaldır, toplum da doğaldır ve ilk olarak en güçlünün iktidarı ele geçirmesiyle tiranlık doğar. gücün yanısıra halk arasından akla önem veren kişiler çıkınca monarşi oluşur. daha sonra da bunun çeşitli versiyonları olan aristokrasi ve oligarşi ortaya çıkar. halkın oligarşik tahakküme ayaklanması ise demokrasiyi ifade etmektedir.
    aslında polybios'un geliştirdiği kuramın ana amacı roma imparatorluğunun siyasal yapısının meşruiyetini sağlamaktır. en önemli özelliği ise anayasacılık düşüncesine tarihte ilk yer verenlerden olmasıdır.
  • "kim bu polybius?"
    http://jimithekewl.com/2013/06/30/kim-bu-polybius/
  • "polybius’ta siyasî rejimler döngüsü ve roma devlet yapısı (1)"
    http://jimithekewl.com/…7/04/polybius-siyasi-rejim/
  • hellenistik dönemde yaşamış yunan tarihçidir. babası lycortas siyasetçi ve achaean liginin komutanı gibi unvanlara sahip yönetici sınıfındandı. polybios hayatının büyük kısmında siyasi ve askeri işleri ilk elden gözlemleyebildi. üçüncü makedonya savaşında süvari subayı olarak görev aldı,ilk siyasi kariyeri memleketi megalopolis'i korumaya adanmıştı.
    babası lycortas, makedonya savaşında tarafsızlığı savunduğu için romalıların dikkatini çekti ve polybios diğer bin achaean soylusuyla rehin alındı. on yedi yıl rehin kalan polybios seçkin ve bilgili bir rehine olduğu için yüksek düzey askerlerin çocuklarına eğitim vermesi için evlere verildi. bu sırada üçüncü makedonya fatihi olan lucius aemillius pallius macodenius'un evinde konakladı ve oğlu scipio ile yakın ilişkiler kurdu. bu ilişkilerin sonucunda scipion çemberi adında edebiyat,felsefe,tarih gibi konuların tartışıldığı bir topluluğun üyesi oldu.
    scipio üçüncü pön savaşında kartacalıları yendiğinde polybios onun danışmanı olarak atandı.achaean rehineleri serbest bırakıldı fakat polibios, scopio ile afrika seferine çıktı ve kartaca yağmalanması sırasında bulundu. muhtemelen ispanya ve afrika kıyıları boyunca seyahat ettiği düşünülüyor. aynı yıl korint'in yıkılmasından sonra romadaki siyasi bağlantılarını kullanarak yunanistan'a gitti.

    roma'da ikamet etmeye başladı ve tarih çalışmalarını tamamlarken akdeniz şehirlerini gezdi ve haklarında veri topladı. savaş gazileriyle röportajlar yaptı. numantine savaşı sırasında yine scipio ile sefere çıktığı biliniyor.

    en bilinen eseri the histories, roma cumhuriyetinnin akdeniz bölgesinde yükselişini anlatıyor. birinci ciltten beşinci cilde kadar olan kısım eserlerin giriş kısmını oluşturur. akdeniz bölgesindeki ülkelerin siyasi durumları hakkında olan kısmıdır.
    altıncı cilt ise roma'nın neden başarılı olduğunu anlatan siyasi ve askeri yapısını, birinci ve ikinci pön savaşlarını anlatıyor.
    kitap onikide timaeus'un bakış açısını eleştiriyor ve neden onun gibi düşünmediğini açıklıyor.
    maalesef histories'in sadece altı cildi ulaşmıştır.

    polybius'un tarih anlayışında tarihçilerin yalnızca tanıklarla röportaj yaparak olayları kaydetmeleri gerektiğini düşündü. olgusal bütünlüğü savunan ilk tarihçilerden biridir.
    polybius'un zamanı için tarihçilik siyasi deneyim ve incelenen bölgenin coğrafyasına hakimiyet gerektiriyordu.

    kayıp olan eserlerinden bazıları philopoemen adlı yunan devlet adamının biyografisidir, daha sonra plutarch paralel yaşamları yazarken kaynakça olarak kullanmıştır fakat orijinal polybios cildi yoktur. aynı zamanda taktikler adında yunan ve roma askerlerinin askeri taktiklerini incelediği ve kıyasladığı eseri de kayıptır. numantine olayları sırasında yazdığı monograf da kayıptır. cato the elder (yaşlı cato) ile beraber roma tarihinin kurucularından sayılabilir.

    eselerini yazarken livy de polybios'un eserlerinden yararlanmış ve atıfta bulunmuştur.

    ayrıca telgraf sisteminde aşırı kullanışlı 5x5'lik bir sistem geliştirmiştir (bkz: polybios karesi)
  • i.ö. 204-120 yılları arasında yasamıs eski yunan siyasal düşünüşünü roma siyasal düşünüşüne bağlayan filozof.aslında romalı değildir yunan asıllıdır.siyasal kültürünü yunanistanda edinmiş yapıtlarını ise romada yazmıştır.baslıca eseri "tarihler" de 53 yıllık bir sürede bilinen dünyanın tamamının hangi yollardan ve nasıl bir anayasa ile roma kentinin egemenligine girdigini acıklamaya calısmıstır.
  • a good general not only sees the way to victory; he also knows when victory is impossible.
hesabın var mı? giriş yap