• kendisiyle özdeşleşen, seneler önce elden çıkardığı 1959 les paul gitarı bir kaç gün önce kirk hammett'a satılan yaşayan efsane. sanki biricik kızım tasvip etmediğim bir adamla evlenmiş gibi hissediyorum .
  • asıl ismi peter allen greenbaum. 1946da londra'da doğmuş olan müzisyen. bluesbreakers'dan sonra mick fleetwood ve john mcvie ile birlikte peter green's fleetwood mac grubunu kurdu. herşey iyiye giderken çoğu akranı gibi lsd vb. alışkanlıklarla kariyeri çöküşe geçmiştir.
    1970'te fleetwood mac'ten ayrıldı, 1996'ya kadar ortalarda gözükmemiş. sonuncusu 2003'te yayınlanan 8 adet albümü mevcut. aslında hayatı syd barrett'ı çokca anımsatır.
  • bence gelmiş geçmiş en iyi beyaz blues gitaristlerinden biri olan peter green, dahiyane yolculuğuna abisinin ona gösterdiği bir kaç notayı taklit etmesiyle başlamış. dönem tarihine damgasını vuran fleetwood mac grubunu kurmuş hemen sonrasında kendini kaptırdığı dönem uyuşturucusu asitle olan ilişkisi onu akıl hastanesine kadar götürmüştür. o dönemdeki durumunu belki de en iyi ifade ettiği şarkısı man of the world, onun içinde bulunduğu buhran ve hüzün dolu yalnızlığını anlatmaktadır. para ve şöhretten bunalan ve kendini dini şeylere adamış green, fleetwood mac le yollarını ayırmıştır. green manalishi bu dönemini özetleyen en iyi şarkılarından biridir. evet hala müziğe devam ediyor ama o dönemde yaptığı her şarkısı blues yapıtı olmuştur bile.
    onu dinlemek için küçük bir tavsiye (bkz: peter green songbook)

    edit: bir fanzine yazdığım yazıdan kısalttım.
  • (bkz: gitar)
    (bkz: blues)
    (bkz: fleetwood mac)
  • şizofreni hastasıdır. münih'teki lsd tecrübesinden sonra "bir tribe girdim ve asla geri dönemedim." diyen green yıllarını hastanelerde geçirmiş, defalarca elektroşok tedavisi görmüştür.
  • sadece the green manalishi ile black magic woman'ın bestecisi olması ve bu şarkıları coverlayanlara bakmak, efsane olmasına yeterli olan insan.
  • zamanında clapton fanatiklerinin gazabına uğramış ve de hakkı yenmiştir.sen clapton’dan sonra bluesbreakers’la çalışma cesareti göster,onlarla birlikte britanya adasından çıkmış en baba blues albümünden birine* imzanı at,ama yine de insanlara yaranama...adam kahredip hayata küsmekte haklıymış valla...
  • gary moore, blues for greeny albümünü bu adam için yapmıştır.
  • 90’lı yıllarda siyah beyaz bir roll dergisinde yayınlanan röportajını okuyarak tanıştığım blues gitarsti. peter green’in o röportajda anlattığı hayat hikayesi beni öyle derinden etkilemişti ki hemen harçlığımdan para biriktirerek peter green’li bir fleetwood mac albümü almaya karar vermiştim. röportajda bahsedilen grupları, albümleri, şarkıları ve övülen soloları okuyorum ama sadece okuyorum çünkü o zaman bir bilgisayarım dahi yok. gerçi bilgisayar olsa ne yazar, henüz youtube dahi kurulmamış. neyse... birkaç fleetwood mac albümüne sahip oldum ve hayatımda ilk kez blues müziğin beni sardığını hissettim. özellikle peter green’in yazdığı şarkılar daha derindi ve tarifi zor bir hüzün barındırıyordu. sololar kısa ama akılda kalıcıydı. gitar tonları harikaydı. adeta yıllardır arayıp da bulamadığım müziği keşfetmiştim. yıllar yılı araştırıp, arayıp sorarak diğer albümleri de cd veya kaset formatında güç bela buldum. hepsini defalarca dinleyip hatim ettim. bazen onun şarkıları ile içip ağladım, bazense sevdim, aşık oldum.

    internetin hayatımıza daha fazla girmesi ile youtube’ta yayınlanan videolarını izlemeye başladım. nigel watson eşliğinde peter green splinter group ile verdikleri yeni konserleri takip ettim. kısacası peter green ile tanıştığım o günden bu güne kendisini takip etmeyi hiçbir zaman bırakmadım. nedendir bilmiyorum ama kendimce onunla duygusal bir bağ kurmuştum. öyle ki, hasta olduğunu bildiğim için sıklıkla internet üzerinden yaşayıp yaşamadığını falan kontrol ederdim. ta ki 30 temmuz 2020 günü yaptığım google search neticesinde beş gün önce öldüğünü öğrenene kadar. artık ailemden biriymiş gibi sevdiğim o müzisyen, benim doğumgünümde vefat etmişti. yaşadığım o üzüntüyü tarif etmem imkansız. yirmi yıl boyunca dinle, izle, yaşaması için dua et ve o kişi senin doğumgününde ölsün. tek kelimeyle trajikomik.

    edit: man of the world! sene 2021 ve ben halen seni dinliyorum. buraya da senden bir anı, bir iz birakayım istedim.

    apostle

    feeling good

    green manalishi - 1970 konser kaydi

    supernatural

    closing my eyes
  • elinde 59 les paul'u greeny, sahnede akıl sağlığını kaybetmekte olan bir gitarist, reverb'e yükleniyor. gitarında o zamana kadar çıkmamış ve ilginç ki birdaha da hiç duyulmayacak yoğunlukla hissedilen, derinlerden gelen bir hüzün. blues/rock derinliklerinde ortamın renkli karakterlerinden uzakta bir parçalanmış kişilik, elektro şokla tedavi edilmeye çalışılmış bir genç. unutulmayacak bir dönemin, unutulmayacak gitaristi. sayısız ilham verdiğin insanlardan birisi olarak sana sonsuz saygılarımı sunuyorum, huzur içinde yat.
hesabın var mı? giriş yap