• oracledan nefret etmemin sebebi ve bu ürünün pazar payını koruyabilmek için geliştirilmiş insanlıkdışı strateji şöyledir:

    ürün mümkün olduğunca karışık ve zor kullanılır olmalıdır. çünkü ne kadar karmaşık olursa bilmediği şeyden korkan insan doğasında o derece saygı görecektir, yanında "güvenli", "sağlam", "hızlı", "güçlü" (robust diyelim bi de tam olsun) gibi sıfatlar birlikteliğinin tartışılması olanaksız kılınacaktır.

    aynı zamanda bu karmaşıklık maskesi altında rafa koyulduğunda diğer ürünlerle karşılaştırmak da oldukça güçleşecektir, zira karşılaştırabilmek için önce oracle'ı çok iyi bilmeniz, konuda uzmanlaşmanız gerekmektedir. hangi argümanı öne atarsanız atın, "evet ama aslında o öyle de değil tam.." diye bir karşı argümanla önünüze çıkabileceklerini bilirsiniz. işte bu yüzden piyasada zorluğuyla farklı imajıyla prim yapar.

    örnek vermek gerekirse tanıdığım az bilgi sahibi bütün insanlar için oracle "hızlı", "güvenli" ve "güçlü"dür. neden, çünkü bu söylenmiştir kendisine ve bundan başka araştırma veya öğrenme olanağı yoktur. karmakarışık bir şeydir oracle, uzmanları bilenleri vardır, onlara danışılmalıdır gerektiğinde. oysa çok az anladığı halde örneğin bir sql server'ın enterprise manager'ını açıp sağını solunu bozmadan kurcalayabilir, hakkında oracle'a göre çok daha rahat yorum yapabilir. bir problem çıktığında gerekirse düzeltmeye çalışabilir ve çok gerizekalı olmadığı sürece başarılı olacaktır.

    birebir aynı stratejiyi güden bir diğer firma da siebel'dır, ikisi de çok kötü ürünlerle çok büyük paralar kazanmışlardır.
  • one rich asshole called larry ellison
  • oyle bir pazarlarlar ki bu urunu, turkiye'de bol miktarda oracle muhendisi bulunur. "bir problemi nasil cozerim" diye dusunmek varken "bir problemi oracle ile nasil cozerim" sablonlari ile, ellerinde thomas kyte kitaplari birbirlerine oracle ile ilgili hikayelerini anlatan cok muhendis vardi bi zamanlar, sanirim hala oyle. yillik 10 milyon dolardan fazla lisans ve danismanlik ucreti odeyen onlarca sirket, banka var turkiye'de. hatta sadece turkiye demek dogru olmaz, dunyanin bircok yerinde boyle bu. ancak iste ove ove bitiremediginiz silikon vadisi start up'lari akilli adamlar olduklari icin daha 50 kisilik yeni kurulmus sirket halindeyken open source alternatifleri, scale edilebilen cozumleri dusunmeye baslayip oyle kar edip hayvan gibi buyuk isimler oluyorlar. mesela google henuz 40 kisilik bir start up iken bu degirmenin oracle'a domalarak donmeyecegini gormus ve kendi in house yazilimlarini gelistirmeye baslamisti. aynisini facebook 2005'ten beri yapiyor, kendi database'lerini ve veri isleme araclarini yaziyorlar.

    bundan bir 5 sene once adini vermek istemedigim bir turk sirketindeki dassakli bir oracle hastasi muhendis abi oyle at gozlukleriyle bakiyordu ki dunyaya, ona bu olaylardan bahsettigimde hic bir sirketin terabyte larca veriyi kendisi gelistirdigi yazilimlarla isleyemeyecegini, o sirketlerin bu kafalarla giderlerse ilerde topu atacaklarini bi de rakam falan vererek artis artis iddia etmisti. vay babam vay... simdi kesin iyice yukselmistir, sirketini de oracle'a iyice baglamis ondan baska cozum alternatifleri olmadigina inandirmistir ki yeri saglamlassin.

    aynisini amerikadaki sigorta sirketlerindeki muhendislerin de cok yaptigini duydum. bir teknolojiyi ogrendikten sonra gozlerini siki sikiya kapatip din gibi ona tapmak, hep o marka ile dusunmek, onunla ilgili kitap okumak ve bilimsellige, egitime dair ne var ne yoksa unutup hafiz olmak. iste oracle bunu insanlara cok guzel yapiyor, farkettirmeden, ustalikla, gulumseyen disler gostererek.
  • yazılımcı için kurmanın en kolay yolu şudur:
    1) virtualbox kurulur
    2) oracle linux indirilir
    3) sanal makinaya oracle linux kurulur
    4) kurulan sisteme oracle'ın linux'da çalışan bir versiyonu indirilir. eğer 2 zip dosyası halindeyse bunlar otomatik birleşmez, ayrı ayrı açıp birleştirmek gerekir.
    5) yum ile oracle preinstall kurulur
    6) indirilen oracle'ın kurulumu başlatılır
    7) tabi ki hatalar çıkar. fakat çıkan hatalar ubuntu vb. sistemlere göre daha kolay çözülür.

    düzeltme: bu kadarla biter mi? mimkin değil:
    kullanıcı adınızın hede, oracle versiyonunun 11.2.0 olduğunu varsayarak,
    8) /home/hede/.bash_profile dosyasının altına şunlar eklenir:
    export oracle_home=/home/hede/app/hede/product/11.2.0/dbhome
    export path=$oracle_home/bin/:$path
    export oracle_sid=orcl
    not: oracle_home, path ve oracle_sid büyük harflerle yazılmalı!

    bunu 1 sefer yapmak yeterli. sanal makinayı her açıp kapattıktan sonra (ve ilk yüklemeden de sonra tabi):
    9) sqlplus / as sysdba
    sqlplus açılınca:
    10) startup
    ctrl+d ile sqlplus kapatılır

    11) başka makinadan erişilecekse komut satırında:
    lsnrctl start

    12) gerçek bilgisayardan erişmek için de önce gerçek bilgisayarımıza oracle instant client kuruyoruz (bunu kurmak kolay)
    13) ubuntu için, /usr/lib altında oracle diye bi klasör oluşuyor. /usr/lib/oracle/11.2/client/bin altında sqlplus ile bağlanabiliyoruz. her seferinde bu path'i uzun uzun yazmak istemiyorsak, /home/hede/.bash_profile dosyasının altına export path=/usr/lib/oracle/11.2/client/bin/:$path yazıyoruz (iki path de büyük harfler)
    14) sqlplus ile bağlanmak için (sanal makinanın ip'si 10.10.0.2 olsun, sanal makinada oracle'a yönetici olarak bağlanıp root isminde 1234 şifresiyle bir kullanıcı oluşturmuş olalım*):
    sqlplus root/1234@10.10.0.2:1521/orcl

    15) la bu kadar yazdın, jdbc ile nasıl bağlanacaz onu da yaz da uğraşmayalım diyenler için:
    /usr/lib/oracle/11.2/client/lib/ojdbc6.jar'ı projemize ekliyoruz (6, java6 anlamında)
    connection url'imiz: jdbc:oracle:thin:@10.10.0.2:1521/orcl
    + kullanıcı adı şifre de lazım tabi, onu şeyedersiniz artık.

    *: sanal makinada sqlplus / as sysdba diyerek oturum açılır, şu çalıştırılır
    create user root identified by 1234;

    son not: sqlplus unicode desteklemeyebilir, korkuya gerek yok, projede doğru çalışacaktır. yalnız unicode karakter içeren bir sql script uzak makinadan çalıştırılacaksa sqlplus açılmadan önce şunu yazmak gerekebilir:
    export nls_lang=amerıcan_amerıca.al32utf8
    (export hariç her harf büyük)
    sonra sqlplus açılır,
    @/home/hede/benim_guzel_scriptim.sql;
    ile script çalıştırılır.
  • oracle tum hukumet binalarina giren tum verilerimizin tutuldugu veritabanidir. ileride cok korkutucu durumlar ortaya cikmasi olagandir (bkz: komplo teorisi). internetin artik yayginlasip iyice bagimli kalacagimiz gunlerde turkiyede de e-devlet olayina girdikten sonra artik cocukluktan su anki yasimiza kadar olan birey e ait tum kayitlar (ilkogretim, lise, universite de gecirdigimiz evreler, davranis, not, devamsizlik, vatandaslik bilgileri, ikametgah, adli bilgiler kisaca tum istihbaratimiz) bu database de tutulacaktir.. cunku cok guclu bir database olmasindan dolayi hukumet ler genelde bu database i secerler. amerikan hukumetinin destegi vardir.. ileride "they are watching you" tribini ni dogrular bir gidisat gozlemlemekteyim. ileride herseyi kontrol edecek olan oracle(matrix deki kahin) dir... su siralar web sitelerinde grid teknolojisini tanitiyorlar. sitelerinde 10g grids are every where demisler.. bu kelimeyi iyi yorumlamamiz gerek.. oracle in derinlerinde baska seyler seziyorum... ama karanlik taraf gormemi engelliyor...
  • oracle'la ilgili mysql listesinde yapılmış çok hojj bir yorumu buraya aktarmak isterim:

    "oracle is not a database system, it is a career choice"
  • oh$.

    java programlama dilinin android isletim sisteminde kullanimina iliskin google'a karsi actigi davayi kaybetti. cok mes'udum.
  • open source, free software dunyasina microsoft'dan cok daha buyuk bir tehdittir.
  • ibm in yaptigi aptalliklar bir turlu bitmiyor, ayni oracle da bu sekilde olustu, yepyeni bir database gelistirmek isteyen ibm bu projeye 5 kisi ile baslar, milyon dolarlar harcanir , yillar gecer ama bir turlu proje bitmez, ufak bir sorunu vardir ama artik ibm bu projeye daha fazla para ve zaman ayirmak istemez, projeye son verirken bu 5 kisiyide kovar, bu 5 kisinde o kucuk sorunu asarak kendi firmalarini kurarlar, su anda en guvenilir gibi gorunen database lerden birisidir.
  • bir noktaya dikkat çekmek isterim. oracle başlığının altına sürekli rdbms ürünleri ile ilgili yorumlar yazılmış. öyleki, ürünün kendi başlığı altında bile okadar entry yok. hatta bir sql sorgusuyla ilgili ürün adı, versiyonu gibi yazılanı anlamlı kılacak detaylar verilmeden doğruca yaşanan durum yansıtılmış. misal olarak microsoft başlığı altında " incremental crawl anlamsız şekilde fazla disk alanı kullanıyor. " yazmak buna eş değer. küçük bir data mining çalışmasıyla oracle = database olduğu entrylerden anlaşılabilir. halbuki oracle dünyanın en büyük enterprise yazılım üreticisidir. sanki biraz hakkı yeniyor, biraz bilgi olmadan fikirler yazılıyor gibi geldi bana.

    bir diğer konuda oracle database ürünlerinin "x" ler ile karşılaştırılması durumu. yaklaşık 10 yıldır bu konularda danışmanlık yapan biri olarak benim de naçizane bir takım deneyimlerimi aktarmamda fayda olacak. rdbms her hangi bir ürüne dayalı olmayan, verilerin nasıl saklanacağı ve erişileceğini tanımlayan bir kurallar bütünüdür. oracle 9i ve ya microsoft sql server 2000 bu kuralları yorumlar. her yorum farklı olacağından bu ürünlerin bu kurallara bakış açıları da farklıdır. örneğin; kullandığınız database ürününün transaction logları sizin için hayati önem taşıyorsa, bu logların birden çok diskte durması, duplexing ve multiplexing yapılması olmazsa olmaz ise oracle şirketinden bir database yönetim ürünü satın almakta fayda var. log nedir ? gibi bir soru soruyorsanız ya da o logları bahsettiğim kadar güvenli hale getirmeye harcayacağınız para ve zaman ürküttüğünüz kurbağaya (ki bahsi geçen kurbağa toad değildir ) deymeyecekse microsoft şirketinin sql server ürünü tercih edilebilir. bu yazdığım kısacık kriterden binlerce olduğunu düşünürseniz bir ürünün diğerine göre iyi ya da kötü olması tartışması biraz anlamsızdır. sizin durumunuz için kötüdür, başka bir senaryo için tek seçenektir. belli konularda rakiplerinden daha iyi ya da kötü olabilir. bu da kuralları yorumlama biçiminden kaynaklanır. ürünü değil yorumu araştırıp, o yoruma en uygun ürünü seçmek daha doğru bir yaklaşımdır.

    takıldığım başka bir konu da işletim sistemi tercihidir. sizin işinizi en ucuza, en kolay ve en doğru şekilde hangisi görüyorsa en iyi işletim sistemi odur. belli ürünlerin belli işletim sistemleriyle verimli çalıştığı zaten bilinen bir gerçektir. birini aldığınızda bütçeniz diğerine de yetiyorsa alırsınız, yetmiyorsa yeteni alırsınız. bu kadar çok kritere sahip konularda bir - iki cümle ile x y den daha iyidir demek bana yanlış geliyor.

    kendi adıma ben tüm yazılım üreticilerine eşit mesafedeyim. içinde bulunduğum durumu toparlamama en çok hangisi yardımcı olursa onu kullanırım. şu sıralarda oracle daha çok yardımcı oluyor. diğerleri kötü mü ? hayır. ama gözlemlediğim kadarıyla bu konuda ciddi bir bilgi eksikliği var. öyle ürünler karşılaştırılmış ki biri optimistic diğeri pessimistic locking tercih ediyor. bence denizaltı zeplinden daha iyidir.
hesabın var mı? giriş yap