• the wire dizisinin en harika karakteri.

    zenci, gay, katil, hırsız ve dolandırıcı olmasına rağmen garip bir robin hoodluğu vardır.

    en sinirlendiği şey pazar sabahı anneannesini kiliseye götürürken avon'un adamları tarafından kurşunlanmasıdır mesela. başka zaman olsa gülüp geçer de, pazar sabahı ninesinin kilise şapkasının hollanda peynirine dönmesini kaldıramaz. böyle nev-i şahsına münhasır bir insandır.

    epey yaratıcı metodlarla stash house soyar.
  • --- spoiler ---

    besinci sezonda kendisini hakkin rahmetine yollayan kenard bebesi, ucuncu sezonda bunk'in gordugu omar'cilik oynayan cocuklardan biridir. the wire'i the wire yapan ayrintilardan biri.

    --- spoiler ---
  • tarihin en mukemmel dizi karakterlerinden birisi. eger hbo'nun iki gram akli varsa bu adamin ustune bir dizi yapar. gay, zenci bir zamane robin hood'u, daha ne olsun lan?

    avukat maurice levy'ye verdigi ayar tarihi guzelliktedir;

    avukat:
    - ahlak nedir bilmezsin, değil mi? şiddet ve uyuşturucu ticaretinin kötülüğüyle besleniyorsun. şehrimizin kanını emenlerden çalıyorsun. bu kenelerden besleniyorsun...

    omar reyiz:
    -aynen senin gibi.

    avukat:
    ...uyuşturucu satıcılarından.... efendim, anlamadım?

    omar reyiz:
    bende silah var, sen de evrak çantası. bunların hepsi ayni oyunun bir parcasi değil mi?

    ccc omar reyiz ccc
  • mahalleye gelişi olay olan karakter.

    --- spoiler ---
    yo yo omar comin
    --- spoiler ---
  • bi bölümde* marlo stanfield ve yanında 3 kişinin poker oynadığı ufak bir kumarhaneye baskın düzenler, masadaki kartlardan hangisinin eli alacağını söyledikten sonra yanındaki oğlana paraları aldırtır. marlo stanfield "bu paranın benim param olduğunu biliyorsun di mi?" minvalinde laf eder, omar'ın cevabı şöyledir: "dostum, paranın sahibi olmaz. sadece harcayanı olur."
  • "come at the king, you best not miss" vecizesinin sahibi the wire karakteri.

    türkçe'ye "krala saldırıyorsan, ıskalamayacaksın" şeklinde çevrilmiş, güzel çevrilmiş.
  • asla vergi mükelleflerine zarar vermez, polisle bir alacak vereceği yoktur, ama polise çıkardığı evrak işi çoktur. zenci, gay, katil, hırsız.. iyi adamlara yaranması mümkün olmayan, kötü adamlara zaten hayatı dar eden, tam bir öteki. en muhteşem anları mahkemeye şahitlik etmek için çıktığı zamanlar sanki.. o tavırlar, cevaplar, ve o kravat.
  • bu kadar efsane olmasının nedeni hem cesur hem de akıllı olmasıdır. bir iş yapmadan önce oturur plan yapar, günlerce gözetleme yapar. diğer aptal denyolar gibi hedefine ulaşmak için acele etmez. bu kadar sabır ve sebat ile doğal olarak kolay kolay tongaya düşmez.

    içinde bulunduğu "oyun"un kurallarını ve "oyuncu"larının rollerini çözmüştür. işte bu nedenle sokaklarda dolaşırken herkesin "yo yo omar comin" diye bağırarak çil yavrusu gibi dağılmasını sağlar.

    kendisi bir markadır.
  • ikinci sezonun ortalarinda ilk sezondaki bir cinayete sahitlik yapmak icin mahkemeye ciktiginda katil birdin ve hatta butun uyusturucu tedarikcisi barksdale orgutunun avukati maurice levy onu bati baltimoreun kanini emen uyusturucu trafiginden faydalanmakla suclar, kredibilitesini bitirmeye calisir. 'omar little'in cevabi superdir: 'so do you'. ben shotgunumla takiliyorum sen de evrak cantanla.
  • --- spoiler ---

    brother mouzone ile ittifak yaparak stringer'ın eline vermiş insandır.

    --- spoiler ---
hesabın var mı? giriş yap