ok

• türkçe'de "oldu koçum" manasına gelir.
• #40326 bir kere ama #40389 ve #4370221 ya da #789267.
  
  buna karşın #3801716, kaldı ki #7103986.
  
  üstelik #5782970, zaten #7476878.
  
  (bkz: #7802833)
  
  olmadı #2477793.
• ing. tamam anlamindadir. lakin çikis noktasi farkli, farkli oldugu kadar da inanilmazdir.
  2. dünya savasi sirasinda amerikan ordusu tarafindan telsizle haberlesme sirasinda kullanilmaya baslanan bir kisaltmadir. herhangi bir çatisma sonrasi çatismadan çikan birliklerin merkeze "zayiat yoktur" mesaji vermek için kullandiklari sifreden ibarettir.
  (0)zero (k)killed = sifir ölü manasinda ok denir...
  (bkz: olay budur abi)
• all correct'in okunusunun bas harflerini olusturmak suretiyle ingilizce de tamam, her sey yolunda anlamina gelen kelime. dolayisiyla da acilimi "okay" diye yazilir, okey yazan hiyardir. (bkz: hiyar)
• yunanca ola kala kelimelerinin bas harfinden olusan, tamam anlamina gelen sozcuk.
• yahya kemal beyatlı'nın bir şiiri.
  lakin bir mısra vardır içinde yanlış anlaşılmaya pek musaittir. ortaokul/lise zamanlarında türkçe/edebiyat kitaplarındaki mevcudiyeti bir çok dersin kaynamasına vesile olmuştur.
  
  yavuz sultan selim han'ın önünde
  ok atan ihtiyar bektaş subaşı,
  bu yüksek tepeye dikti bu taşı
  o gazi hünkarın mutlu gününde..
  
  vezir, molla, ağa, bey, takım takım
  güneşli bir nisan günü ok attı.
  kimi yayı öptü, kimi fırlattı,
  en er kemankese yetti uç atım.
  
  en son bektaş ağa çöktü diz üstü.
  titrek elleriyle gererken yayı,
  her yandan bir merak sardı alayı.
  ok uçtu hedefin kalbine düştü.
  
  hünkar dedi "koca, pek yaman saldın",
  eğerci bellisin benim katımda,
  bir sır olsa gerek bu ilk atımda.
  bu sihirli oku nereden aldın? '
  
  ihtiyar elini bağrına soktu,
  dedi istanbul muhasarası,
  başlarken aldığım gaza yarası,
  içinden çektiğim bu altın oktur..
• eski türk boylarında "davet" anlamı taşıyan ilkel silah. birisi bir diğerini bir meclise davet için ona ok yollarmış; bu daha çok toplumun ileri gelenleri tarafından uygulanırmış tabii. "şerefin itibarla yer değiştirmediği zamanlar"da, ok-umak işte bu davete icabet etmenin ismiymiş.
• yunanca "ola kala"dan gelir.
  "ok" kelimesi neden bu kadar önemli diye sorarsanız, şu yüzdendir: kelime izmir'den çıkmıştır. çok az insan bunu bilir ama birkaç kaynakta bulunabilir. zamanında izmir dünya ticaretin merkez kentlerinden biriyken ve konak pier'in gümrük olduğu zamanlar, osmanlı sadece birinci kalite mallara ihracat izni veriyordu. orada çalışan yunan gümrükçüler ise birinci kalite mallara, geçerli damgası için "ola kala" basıyordu. yani "herşey iyi/tamam". bu mallar amerika'ya gittiğinde, amerika'lılar kirilik alfabesini okuyamadığı için, ama ilk harflari omega ve kappa (o ve k)'yı tanıdıkları için, "bu mal o.k." demeye başlamıştırlar. nitekim california üzümleri (california raisins) amerika'da nam salmıştır, ama tohum türüne bakarsanız smyrnesis yazar, yani kökeni izmir.
  (andrew simes'ten alıntıdır.)
• ok ilk olarak boston morning postta, 23 mart 1839 tarihinde 'oll korrect' in kısaltması şeklinde yazıya geçmiş (o dönemdeki bu tip kısaltmalar furyası da heralde katkıda bulunmuşturmuş). 1840'ta martin van buren'ın başkanlık adaylığıyla (ki lakabı old kinterhook imiş), the democratic ok club onu desteklemek amacıyla kurulmuş, ondan sonra da ok i tutan olamamış. insanların ağzına düşmüş, hala da orda. hatta türkçenin bile arasına girdi bu meret ne yazık ki..
• ilk kez 1830 yillarinda boston'da kullanildigi tahmin edilen onay sözcügü. o dönemde gazeteler çarpici olmasi acisindan ve çogunlukla da satirik amaclarla kisaltmalar kullanmaya baslamislar ve bu kullanim sekli hizla new york ve new orleans'ta da yayilmis. bu tür kisaltmalar daha çok yanlis ortografik temellere dayaniyormus ve yazi dili yerine konusma dilini temel aliyormus. tipki ok için oldugu gibi. ok da "oll korrekt" (all correct) kisaltmasiymis aslinda. bu kullanim o kadar ragbet görmüs ki 1840 yilindaki secimlerden sonra martin van buren, bir nevi politika ismi gibi olan old kinderhookismiyle de anilmaya baslanmis.