• kamboçya'nın kaos başkenti. hırsızlık ve gasp gibi suçların suç sayılmadığı, ancak ölüme sebebiyet verecek yada devleti dolandıracak bir suç işlemenmesi durumunda polisin müdahil olduğu şehir. aklınıza gelebilecek her şeyin para ile yapılabildiği bir yer olmasının yanında tayland'ın küçük yaştaki kızların fahişelik yapmaması için getirdiği katı kanunların ardından tüm pedofililerin akın ettiği de şehir olur kendisi. gördüğünüz yerde öldürmeden sakat bırakırsanız hakkınızda pek bir işlem yapılmaz.
  • kaos nedir merak ediyorsanız, phnom penh'e gidin. trafik lambası olmaksızın akan trafiği, motosikletlerin oluşturduğu egzoz bulutu ve trafik, çöplüklerde yaşayan çocuklar vs.

    çok hoş manzaralarla karşılaşmayacaksınız bu şehirde, şimdiden hazır olun.
  • nom pen ne yahu? nasil bir baslik yonlendirmesi? kim yonlendirmis?
  • kamboçya hakkındaki düşüncelerimi, beklentilerimi 5 dakika içerisinde değiştiren ve de burası niye başkent olmuş ki diye düşündüren şehir. 45 derece sıcaklık olmasına rağmen o sıcakta yüzüme geçirdiğim buff olmasa nefes bile alamazdım herhalde. şehir koca bir şantiyeyi andırıyor. stablize yollar, asfalt yapım çalışmaları, toz bulutları, elektrik telleri üzerinde yürüyen maymunlar, binlerce tuk tuk ve de motosiklet aklımda kalan şeyler. tabi bir de kamboçya ülkü ocakları var da o başka bir entrynin konusu. benim kafa biraz çatlak olduğu için fazlaca sevdim bu şehri. o tozu yutmak hoşuma gitti sanırsam. sabah duş alıp giydiğim beyaz tişört gün sonunda yerini gri renk bir tişörte bırakmıştı. aynı zamanda tozdan kirden keçeleşmiş saçım, tozdan fotoğraf çekemez hale gelmiş objektifimi saymıyorum bile. şehrin tek eli yüzü düzgün mahallesi sarayın olduğu yer. kral her yerde kral sanırım. son olarak şehri gezmek için bisiklet kiralamayın sakın. o toz bulutu altında bir kamyonun sizi altına alma ihtimali hayli yüksek.
  • 10 senedir kambocyadayim. yarak gibi sehir diyordum ilk 5 sene, cunku pek gormemistim, toplamda tas catlasa 15 gun takilmistim. jon snow yine iyiymis lan, benim bilmediklerim cok daha fazlaymis. daha yazicam firsat bulunca.
  • enteresan şehir. kaos kesinlikle şehrin her yerinde. pis çöp kokuları, mekong'un en çirkin görüntüsü, korkunç trafik, baş ağrıtan korna sesleri ile yaşıyor insanlar. ayrıca nemli ve sıcak. ama 2 gün yine de dolu dolu geçti bizim için bu şehirde. ara sokakları, açık pazarları, ağaca aynasını çakıp önünde saç tıraşı yapan berberleri, ucuz cafe ve restaurantları, insanı etkileyen hapisane ve ölüm tarlaları, sıcak kanlı insanları şehri görülmeye değer kılıyor. eğer siem reap için kamboçya'ya gidiyorsanız başkenti de görün; çünkü siem reap'ın süper turistik atmosferinden sonra daha gerçekçi kamboçya havasını burada alabilirsiniz.
  • aralık 2014'teki 2 haftalık kamboçya seyahetime başladığım şehir. ölüm tarlaları ve tuol sleng soykırım müzesi ile hüzünlü tarihini bir nebze de olsa yaşattı.

    http://visnekiraz.com/2015/01/17/phnom-penh/
  • kamboçya memleketinin başşehri..
  • böcek çitleyen çocuklar, "çürümüş et yoktur yenmemiş et vardır" mottosu, onca
    yoksulluğa rağmen tıklım tıklım olan bayan kuaförleri, sahilde sağına soluna
    sıkıştırdıkları paralarla kumar oynayan kadınlar erkekler, inanılmaz korkunç bi
    trafik, ansızın başlayan ve durmak bilmeyen yağmurlar,
    yiyip bitirilesi tatlılıkta çocuklar ve her daim gülümseyen guzel insanlar şehri.

    http://www.flickr.com/…etre/sets/72157600476565960/
  • mekong nehri'ne karsi bocek yiyip angkor biranizi yudumlarken etrafta kosturan sicanlari ve nehir kenarinda takilan kurbagalari izleyebileceginiz kutsal kent.
hesabın var mı? giriş yap