• iç anadolu'nun ankara ve eskişehir'den sonra en yaşanılası şehridir ki sıralama tercihlere göre değişebilir bile.

    şehir merkezinde içkili cafe, bar, restaurant, vs yoktur. uzun zaman refah/saadet partili belediye başkanları tarafından idare edildiği dönemde ihtiyacı görecek sayıda (2) mekan varken malum parti ile birlikte 0'a inmiştir. lakin ilçe ve kasbalarda bulunan mekanların neredeyse tamamında alkol bulmak mümkündür. biracı bünyelere de güzel bi ayrıntı olarak hiç bir mekanda sulu biraya denk gelinmemiştir ve öz hakiki bira genelde 5tl'dir. göreme'de bulunan mydonose bu anlamda tavsiye edilir. (soğukluğu garantili bira 7.5tl yanında bolca kabuklu fıstık ile) ayrıca avanos'ta buulunan sur balık, evet bildiğiniz sur balık, kızılırmak kenarında rakı balık tutkunlarına hizmet vermektedir. bi de ürgüp mustafapaşa yakınlarında bulunan damsa barajı civarı bölgedeki tek ormanlık alan sayılabilir. işte bu baraj alanına girmeden hemen sağda pek bilinmedik bi mekan vardır ki ağaçlar, akan su, yeşillik eşliğinde -hani şu abant'ta, rivada, polonezköy'de gittiğiniz mekanlar gibi- 8tl'ye balık (çiftlik alabalığı ama olsun, zaten o kadar da hormonlu falan değildir diye tahmin ediyorum çünkü pek profesyonel bi çiftlik değildir) 4tl'ye de bira sunmaktadır. en yakın tekel bayiinin hatta bakkalın 10 km ötede olduğunu bilince sahibinin elini öpesiniz gelir, zira tekelde bile bira 3 tl. neyse efendim alkol konusunda söyleyeceklerim bu kadar. alkol yok diyenlere itibar etmeyiniz, sadece gidecek yerleri bilmek lazım. ha şehir merkezinde değildir ama sadece 7-8 km gitmek gerekir. geç saatte otobüs bulamazsınız evet ama başkentimiz ankara'da bile bu problem yok mudur? misal istanbul'da çapa'da oturanlar içmeye hemşehrim birahanesine gitmiyo değil mi? taksim'e galata'ya gidiyo, mesafe süre olarak daha kısa burada. hala bu konu yüzünden bok atan olursa bana ulaşsın valla götürür getiririm. yeter ki bok atmayın, mesaj atın.

    bölge genelinde 53 civarında vadi bulunmaktadır. en önde gelen ve meşhur olanlar zemi, güvercinlik, kızıl vadidir. tracking için bulunmaz mekanlardır. yürüyüşünüz esnasında gezebileceğiniz kiliseler, sarnıçlar, mağaralar da cabası. bunlar dışında göreme açıkhava müzesi, zelve açıkhava müzesi, aşk vadisi, uçhisar kalesi, kaymaklı yeraltı şehri, derinkuyu yeraltı şehri gezilip görülmesi gereken yerlerdir. yeraltı şehri hemen her ilçede, kasabada bulunmakta olup en gezilesi 2'sine yer verilmiştir. yok ben 1 tane gezebilirim derseniz kaymaklı yeraltı şehri önerilir, hem daha yakındır da. kapadokya'ya özgü yerler dışında tabi hacıbektaş ilçemiz vardır ki hacı bektaş-ı veli'ye beşiklik etmiştir. gelmişken türbesini görün derim. gitmişken de deliklitaştan geçin.

    mustafapaşa kasabası eski bir rum yerleşim yeri olup halen izlerini taşımaktadır. tüm bölgeden farklı bi havası vardır. gezilmesi, görülmesi gereken yerlerdendir. gomeda vadisini içinde barındırır. gomeda'dan ziyade saklı vadi adı ile anılan bi mekan vardır ki bölgede 30 yılı geçmiş biri olarak beni en çok etkileyen yerdir. çok kimse tarafından bilinmez. ben şahsen kendim burada yaşayan arkadaşlarımı götürmedim oraya ki herkes öğrenmesin, ayağa düşmesin ama yer gök aşk mıdır nedir, o dizide bazı sahneler burada geçmekteymiş, bilinirliği biraz artırmışlar ama yine de çoğu insan öyle bi yer olduğunu bilse de nerde olduğunu, nasıl gidildiğini bilmediğinden halen saklı bir vadiolma özelliğini korumaktadır. şehre yerleşmeyeceğinizi ispat etmek koşulu ile adresi benden temin edebilirsiniz. bu vadi mustafapaşalı balta namıyla anılan abimizin şahsi mülküdür. içeri giren herkese evine gelmiş misafir muamelesi yapmaktadır. yenilenin içilenin hesabı tutulmamaktadır. yıllarca kimseden tek kuruş para almamış bu insan anlatılana göre oğullarının baskısı ile masaların başına bahşiş kutusu koymuştur, yersiniz içersiniz gönlünüzden kopanı oraya atarsınız. yersiniz içersiniz aslında lafın gelişi, restoran hizmeti vermemektedir ama yağlı yavan neyi varsa size ikram edebilir. lafa aldanıp yemek yemeye gitmeyin oraya ama gidin. özellikle yakın zamanda gelmeyi düşünüyosanız kesin gidin zira sevgili balta ciddi rahatsızmış, allah gecinden versin vefat ederse oğulları hemen orayı bi otele falan kiralama düşüncesindeymiş, oğlu bizzat kardeşime anlatmış. ha görüntüsü değişmez, otel alsa da gidin oraya ama samimiyetini kaybetmesi yakındır.

    yürü yürü, in çık yoruldunuz mu, beliniz mi ağrıdı? merkeze yarım saat mesafede kozaklı ilçesi bulunmaktadır ki kaplıcaları ile henüz tam anlamıyla meşhur değildir. biraz tanıtıma ihtiyacı vardır. henüz romatizma, fıtık gibi fizik tedavi gerektiren rahatsızlıklarım olmadığından (çok şükür) bu konuda detaylı bilgi sahibi değilim ama 80 derece su çıkıyomuş efendim dediklerine göre, en baba kaplıcadan 60 derece falan çıkarken. 4-5 tane 5 yıldızlı otel bulunmaktadır. bazılarında haremlik selamlık uygulaması vardır ki olmayan otel dadak thermal hotel'dir diye hatırlıyorum.

    aktivitelere gelince; balona mutlaka biniyosunuz. korkmaya gerek yok, bir iki kaza hatırlıyorum ama onlardan sonra güvenlik artırıldı, şimdi daha güvenli, düşmez heralde ya. bedeller 100 euro civarındadır. sezona hatta güne göre fiyatlar değişebilmektedir. dün itibari ile (19 ağustos 2012, ramazan bayramının ilk günü) 100 euro fiyat verdiler. balon işi şansınıza da bağlı. direksiyon yok bu alette, rüzgarın götürdüğü yere gider. bölge hakkında bilgi sahibi iseniz havadan görmek istediğiniz yerler varsa işte o zaman şans devreye girer ama endişelenmeyin gittiğiniz yerin de manzarası güzeldir kesin. zaten o kadar bilgi sahibi iseniz gezmiş, görmüşsünüzdür. ha bi de tabi havanın güzel olması da bu tecrübenizin unutulmaz olması için kaçınılmazdır. sabah 4-5 gibi hazırlık başlar, 6-7 gibi uçuş olur, 1 saat süren uçuş sonrasında 7-8 gibi iner şampanyayı patlatırsınız.

    2. vazgeçilmez aktivite atv turudur. başınıza bi rehber verilir, rehber sizi dağ tepe gezdirir. süper eğlencelidir, adrenalin falan filan. güzel manzaralar, kiliseler bölgedeki her adımınızda olduğu gibi bunda da opsiyonel değil standarttır.

    avanos'a gidiyosunuz, çanak çömlek yapımı izliyosunuz. isterseniz deneyebilirsiniz de ama denemeden önce http://www.youtube.com/watch?v=7ml_7jtw_ci şimdi siz bilirsiniz, siki tutmak da var. bu konuda meşhur chez galip tavsiye edilir efendim. martha stewart bile bu yönde tercih kullanmış, her boku bilen, elinden her iş gelen martha'nın galip abi karşısındaki aczi bu eser ile elle tutulur, gözle görülür halde mekanda sergilenmektedir. burdan hiç bi şey almasanız da bi güveç edinin yemeklerinizi o güveçte pişirin. avanos'a gitmişken de kızılırmak üzerindeki sallanan köprüden geçin, köprünün sonunda sizi hayatın anlamı beklemiyo ama geçin işte oraya kadar gitmişsiniz.

    dorak holding iştirakleri sayesinde özellikle avanos'un çehresi değişmiştir. jet boat ve gondol da kendilerinin sunduğu hizmetlerdendir. şahsımca henüz denenmemiş olduğundan yorum yapmam zor ama gördüğüm kadarı ile gondol çok gerekli değildir. http://www.dorakholding.com.tr/…ikhava-aktiviteleri yok burdan gördüğüm değil.

    bölgede yaygın olarak tercih edilen bi aktivite ise türk gecesine katılmaktır. genelde yabancı turistlere hitap etmekle birlikte şahsımca yerlilerin de rağbet ettiği görülmüştür. içeriğinde dansöz, mevleviler, çeşitli foklor oyunları, vs vs bulunmakta olup bence en önemli olayı sınırsız yerli içecektir. yemek, eğlence ve içki içeren aktivite 40-50tl gibi bi ücretle satılmaktadır. bu konuda da avanos'ta bulunan uranos, evranosve uçhisar'da bulunan yaşar baba tavsiye edilir. bu gibi gecelerde yeni rakı bulmak imkansıza yakındır, zaten 40-50 lira veriyon burgaz içsen nolur?

    yeme içme konusu var tabi. malesef şehir içinde özellikle tavsiye edeceğim pek fazla mekan bulunmamakta. standart kebapçılar falan var. pis mustafa var ama onu da görseniz yemezsiniz adı ile müsemma. lale caddesi üzerinde bulunan dönerciler içerisinden şef döneri kesinlikle tavsiye ederim. alışkanlıktan olabilir ama ben burası dışında yediğim neredeyse hiç bir döneri dönerden saymam. nar kasabası girişinde topuzlu han var, yemekleri fena değil ama manzarası falan süperdir, emniyet müdürlüğüne bağlı bi sosyal tesistir, herkese açıktır. adanayı biber gazı ile yapmıyolar. forum kapadokya içerisinde di monza var ki bana göre yemekleri güzeldir. öğle yemekleri için önerilebilir. akşam yemekleri içinse göreme'de bulunan alaturka, avanos'ta bulunan sur balık, ürgüp'te şömine tavsiye edilir. bi de benim de henüz denemediğim ve adını bilmediğim göreme'de ev yemekleri yapan bi mekan var, adını da bilmiyorum ama öğreniriz, sorarsanız gösterirler. asıl gelmişken orada yemek lazım. hani vedat milor tarzı, az az bir sürü yemek sunuluyo diyolar.

    konaklama konusuna gelirsek, benim tavsiyem kayadan oyma butik otellerde kalmanızdır. kaç kere geleceksiniz ki? normal otellere göre biraz daha pahalıdır ama bence değer. bu tür oteller içinse tercihiniz göreme olmalıdır. kelebek, sultan, anatolian houses, göreme kaya otel gibi oteller bu konuda tercih edilebilir. daha ayrıntılı bilgi, tecrübe ve fikir almak açısından göreme terminali girişinde, el sanatları çarşısı köşesinde bulunan new göreme isimli acenta ile temas kurulabilir. selamımın söylenmesi etkili olacaktır, yani heralde. kendileri çeşitli turlar, balon, atv, havaalanı shuttle servisleri, konaklama konularında hizmet vermektedirler. bir ay gibi yakın bir zamanda otellerini de açacaklardır ki otelin kaba inşaatına hasta olmuş birisi olarak şiddetle tavsiye ederim. ha butik otel konusunda en aşmış olanı uçhisar'da bulunan ccr hoteldir aslında ama fiyat açısından biraz kasabilir. hemen ccr'ın aşağısında museum hotel bulunmaktadır ve tavsiye edilir ama tekrar etmek gerekirse sizin tercihinizin göreme olmasında fayda var. ucuz yer arıyosanız şehir merkezinde, niğde yolunun hemen başlangıcında, sağda turizm otelcilik uygulama oteli var, orayı tercih edin. daha ucuz bi yer arıyosanız bizim ev var, son bi hfta içinde yapılmış gbt sorgusunun çıktısı ve son 1 ayda alınmış adli sicil kaydını ibraz etmek ve 2 hafta öncesinden randevu almak kaydıyla misafir kabul edilebilir. ev sahibinin misafir kabul etmeme hakkı saklıdır.

    bak nerdeyse unutuyodum ata da binebilirsiniz. bi sabah çıkın avanos'a gidin şehir merkezine girmeden kozaklı yönüne devam edin, kızılırmak üzerindeki köprüden geçer geçmez sağa dönün 300 metre kadar ilerleyin akhalteke isimli mekana ulaşın. kahvaltınızı orda yapın. menü çok zengin diyemem ama toplam fayda maksimumdur. yeşillikler falan. kendilerinin at çiftliği bulunmaktadır. rehber eşliğinde at ile bölge turu yapabilirsiniz. göreme'de, ortahisar'da da benzer hizmet alabileceğiniz yerler bulunmaktadır.

    hediye falan götürmek isteyebilirsiniz. maddi duruma göre çanak çömlek, halı kilim, onyx, takı, vs genelde tercih edilenlerdir.
    halı kilim için avanos'ta bulunan kirkit (heykel arkası, akbank yanı), bazaar 54 (göreme yolu üzerinde ışıkları biraz geçince sağda);
    çanak çömlek için chez galip;
    onyx, takı, vs için de sayan onyx (yine göreme yolu bazaar 54 yakınlarında bu sefer sol tarafta) önerilir.

    oruç tutmayana pek iyi gözle bakmayanlar vardır, doğrudur. ama bu mallardan o kadar çok yoktur, nüfus az olduğundan göze batarlar. yobazlık konusunda sıkıntılar vardır ama anadolu'nun her yerinde olandan azdır. abartanlar filmin yarısında çıkanlardır.

    siz gelin bu güzel memleketi gezin. bu entry yazılırken aklıma gelmeyenler olabilir, zaman zaman editlerle içerik zenginleştirilebilecektir.

    not: edit gelmeden soracağınız sorular ve seyahatiniz için tavsiye ve fiyat hususlarında da bölgenin yerlisi olarak yardımcı olunur.
  • antik ismi nissa, eski ismi muşkara olan iç anadolu şehri.

    nevşehir iline bağlı, kozaklı, hacıbektaş, gülşehir, avanos, ürgüp, acıgöl ve derinkuyu ilçeleri bulunur.

    nevşehir'in tarihi

    nevşehir'in 500 - 1000 senelik tarihi hakkında ciddi anlamda bilgi eksikliği bulunmaktadır. bu bölgenin tarihi hakkında genellikle büyük olaylarla ilgili içeriklerde anlık rastlıyoruz ama detay pek yok.

    örneğin: kanuni sultan süleyman doğu seferine çıkarken bu bölgede hastalanmış ve bir süre burada kalmış.

    yada fatih sultan mehmet zamanında karamanoğlu beyliği sınırı ortahisar kalesinin batısı ve doğusu olacak şekilde belirlenmiştir.

    peki ama öncesi? sonrası? bu konuda çok fazla bilgi ne yazık ki yok. bizim edindiğimiz bilgi kırıntılarının bir bölümü de başka bilgi kırıntıları ile çeliştiği için kullanmak doğru değil gibi görünmekte.

    nevşehir'den bahsederken vadi ve kanyonlar şehri demek daha doğru olacaktır.

    nasıl mı?

    güvercinlik ve göre'den başlayarak nevşehir il merkezi - nar kasabası ile sulusaray kasabası arasında derin bir yarık içerisinde bulunuyor. bugünkü kayaşehir (eski ismi kale mahallesi) olan mahalle halkın burada iskan edilmesi sonucu oluşmuş.

    ilerleyen yıllarda ise, necdet ersan parkı'nın olduğu (nissara avm'nin alt kısmı) doldurularak o boris'in köprü iptal edilmiş (hala orada bir köprü var) ve kanyon doldurulup halk orada yaşamaya başlamış. burada yeni mahalle kurulmuş (yeni mahalle)

    boris'in köprü (borusun köprü)

    bugünkü altınöz oteli'nin otoparkının hemen yanında dolmuş durağı var. o dolmuş durağının olduğu bölümde eski vadi - kanyon zamanından kalma bir köprü varmış. boris ismindeki ermeni (rum olarak yazılan kaynaklarda var) değirmen işletirmiş. boris'in değirmenine rahat gidilip gelinsin diye bir köprü yapılmış ve o köprünün adı boris'in köprü olarak bilinmiş.

    balıklı su

    boris'in köprü'nün hemen 50 metre gerisinde necdet ersan parkının sınırları içerisinde (artık değil) bir su bulunurmuş. bu su antik dönemde halk arasında şifalı olmasından geçiş güzergahına alınmış. yerel halk, bu suyun körlüğe, deliliğe ve cüzama iyi geldiğini düşünürmüş.

    o dönemki seyyahlar hiç yol üzerinde olmasa da sırf bu sudan içmek ve bu suyu taşımak için yollarını uzatırlarmış. yıllar geçmiş önce halk bu suyu içmeye başlamış. sonraki dönemlerde ise park ve bahçelerin sulanması için kullanılmış. şimdi ise küçük bir kuyu olarak endüstri meslek lisesinin araç girişinin sol tarafında kalmış - unutulmuş. yolunuz düşerse kulübeden bozma bu kuyuya bir selam verirsiniz belki diye yazdım.

    kadırak - kadırah vadisi

    kapadokya'yı çok okudunuz. filmlerde - ağalı konaklı dizilerde onun adını çok duydunuz. peki ama kadırah vadisini hiç duydunuz mu? zannetmiyorum. şimdi kadırah vadisi nevşehir çevre yolu itfaiye müdürlüğünün hemen altından ilerleyip giden bir vadidir. biraz önce altını çizdiğimiz göre - güvercilikten başlayan ve borisin köprüye doğru devam eden yarık burada vadi haline gelir. inanılmaz güzeldir. kendimi o kadar, o kadar şanslı hissediyorum ki. kadırah vadisinin bozulmamış kirlenmemiş halini gördüğüm için...

    kadırah'da uzunca bir süre nevşehir'in kanalizasyonu aktığı için halk arasında bu bölgeye boklu dere de denirdi. vadi içerisinde eşine az rastlanan dar geçişler ve şelaleler de var.

    eskiden abilerimiz anlatırdı mahallede, "onuncu şelalede bir ceviz ağacı var" - "yedinci şelalede buldum bu köpeği" gibi, yani vadinin bir sürü şelalesi de var. ben on tane saymadım ama bir kaç tane şelalesi olduğunu biliyorum.

    kadırah'tan devam eden bu yarık önce nar'ın özüne - sonra sulusaray'ın özüne doğru devam eder. burada akan su, karadere adı verilen bir dere haline gelir ve üçe ayrılarak avanos ile gülşehir arasında kızılırmakla buluşur.

    yani bizim küçük, garip, kimsenin bilmediği balıklı suyumuz bafradan karadeniz'e dökülür.

    nevşehir genelinde herikli, icikli, kütüklü, karacakurt, bekdik türkmenlerinin yoğun bir şekilde yaşadıklarını görüyoruz. bunların en kalabalığı benim de aralarında bulunduğum herikli türkmenleridir. herikli kayıtlarında kendi soyadımı gördüğüm dönemde derin bir araştırma yapmıştım.

    nevşehir'e yerleşen herikli sülaleleri adana - ceyhan bölgesinden sürülenlerden oluşuyormuş. hali hazırda yerli adanalılarla nevşehirliler arasında ortak olan pek çok kelimenin nedenini daha net bir şekilde anlamak mümkün oluyor.

    avrupa yakasını izlerken orada adana'dan gelen bir teyze vardı. onun kullandığı kelimelerin çoğunun bizim günlük hayatta kullandığımız kelimelerle birebir aynı olduğunu gördüğümde çok şaşırmıştım.

    nevşehir gezilecek yerler

    nevşehir il merkezinde eski bir kütüphane, yeni bir kütüphane, müze, kaleşehir, nar içerisinde peri bacaları, çat vadisi içerisinde yürüyüş rotaları bulunur. daha önce kapadokya hakkında yazdıklarıma göz atarak diğer gezilecek yerlere buradan bakıp gelebilirsiniz.

    nevşehir'i gezmeye başlamak

    nevşehir il merkezi ince uzun yapıdadır. üç taraftan sit alanı ile sıkıştırıldığı için şehir ince uzun bir şekilde gelişmiş. bu da aksaray'dan giriş yapanların kayseri yoluna doğru devam ederken yaklaşık 24 km boyunca nevşehir il merkezinin içinden geçmelerini sağlar. başka bir deyiş ile küçük ama ince uzun bir şehirdir.

    nevşehir'i gezmeye başlamadan önce her zaman için aniden soğuyabileceğini göz önüne almanızı tavsiye ederiz. yaz akşamları sıcak iklimden gelen ziyaretçiler için fazla serin olabilir. gündüzleri ise ciddi anlamda yakıcı güneşi olacaktır.

    nevşehir iklimi

    iklimi genel olarak kurudur. kış ayları aşırı soğuk olur. bir erzurum kadar rekorlar kırmasa da kış aylarının her zaman için hakkını verir. nevşehir'in soğuk olmayan gün sayısı 90 civarındadır. geri kalan dönemleri her zaman için serin - soğuk - aşırı soğuktur.

    nevşehir hayvancılık - meyve yetiştiriciliği

    nevşehir'de küçükbaş - büyükbaş hayvan yetiştiriciliği yaygındır. iki yada üç adet devekuşu çiftliği de bulunur. eskiden daha fazla manda yetiştirilirdi ama şimdi pek manda yetiştirilmez.

    nevşehir ilinin kendine has kayısı - armut - badem ağaçları vardır. son dönemlerde baraj sayısının artması, tarımsal amaçlı su birikintilerinin baraj haline getirilmesi neticesinde nemlilik arttığı için iklimler değişmiş özellikle kayısı ve armut ağaçları başta olmak üzere erken çiçeklenip soğuk almalarına neden olmuştur. son 10 - 15 senelik süre içerisinde nevşehir genelinde çok ciddi anlamda kayısı üretimi düşmüştür.

    bunların dışında nevşehir'e ait mor sarımsak, nar fasulyesi, derinkuyu fasulyesi, ayhan patlıcanı (özel bir tür değildir üretimi yapılır) bulunur. bir dönemin patates şampiyonu olan bu şehirde artık patates yetiştiriciliğine çok başvurulmaz. bunun dışında nevşehir tüm türkiye'ye ciddi anlamda kabak çekirdeği ve kabak üretimi yapar.

    benim gözlemlerime göre, son dönemlerde nohut, siyah üzüm, patates, soğan ve havuç üretimi azalmıştır.

    nevşehir kalınacak yerler

    nevşehir otel ve konaklama konusunda çok köklü bir şehirdir. il sınırları içerisinde 500'e yakın (verileri googledan aldım) otel - pansiyon bulunur. il merkezinde konaklamak isterseniz size birkaç adres tavsiyesinde bulunabilirim. ortalama olarak 3 yıldız üzeri hemen hemen her otelin konaklamak için uygun olduğunu da belirtmeden geçmeyelim.

    nevşehir yemekleri

    nevşehir'de bölgesel yemek yapan birkaç adres vardır. genellikle nevşehir yemekleri dendiğinde akıllara şunlar gelir.

    sulu köfte
    nevşehir mantısı
    nevşehir tavası
    testi tava
    atom (tatlı)
    aside (tatlı)
    arabaşı

    testi tava artık popüler bir yemek halini almıştır. ben kapadokya genelinde testi tava pek yemem fırsat bulduğumda kendim hazırlar kendim yaparım. o sebepten şurada yenir burada yenir diye ahkam kesemeyeceğim.

    nevşehir tavası; nevşehir'de herhangi bir kasaba gidiyorsunuz. kasaba kaç kişi olduğunuzu söylüyor ve tava istediğinizi belirtiyorsunuz. tavanızı alırken hangi fırına vermeniz gerektiğini soruyorsunuz. onlar hazırlıyor. yada uçhisarda iki nevşehir dört tavacı var onlarda da yaptırabilirsiniz. bir tanesi sanayi de diğeri de forum avmye inerken solda kalıyor. daha önce yemedim.

    aside yapan yer yok. evlerde yapılır yemek için nevşehirli bir tanıdığa ihtiyaç duyarsınız.

    atom en son başkan ekmek fırınında yapılıyordu. önceden aramakta fayda var.

    nevşehir mantısı; kayserininkine benzer, kayseri mantısından farkı daha kalın ve doğal olarak daha etli olmasıdır. bir de servis edilişi farklıdır.

    sulu köfte; en iyi annem yapar. başka da güzel yapan görmedim.

    nevşehir ulaşım

    nevşehir halk otobüsleri ile ulaşım konusunda kim ne derse desin en başarılı iller arasında yer alır. herhangi bir dolmuş durağına çıktığınızda bekleyeceğiniz maksimum süre 10 dakika olacaktır. fiyatları yazmıyorum çünkü malumunuz devamlı değişiyor.

    nevşehir nerede kalınır

    eğer nevsehirde yaşamaya karar verdiyseniz benim tavsiyem, kocaçay civarı yada 2000 evler mahallesinden ev bakmanızdır. evler ve kiralar çok pahalı gelirse cevher dudayev civarına da bakabilirsiniz.

    nevşehir'in ilçelerinin tamamında (nevşehir il merkezi dahil) kapadokya bölgesinin eşsiz manzaraları ile karşılaşırsınız.

    kozaklı, kaplıcaları ile meşhur olmuş bir ilçedir. nevşehir merkeze yaklaşık 90 km uzaklıkta bulunur. aynı zamanda bu ilçe, kayseri ve yozgat illerine de 90 km uzaklıkta bulunarak kendi çapında farklı bir başarıya imza atmıştır. ilçede son dönemlerde sıcak su imkanından dolayı sera yatırımları artmaktadır. bunun dışında asla bitmeyen bir yol inşaatı da bulunmaktadır. kozaklı kaplıcaları ile ünlü olan diğer anadolu ilçelerinde olduğu gibi kendine has bir kokuya ve dokuya sahiptir.

    işinize asla yaramayacak bir bilgi: türkiye'nin en büyük holüne sahip oteli bu ilçedeydi. hala öyle midir bilmiyorum.

    kozaklı otelleri ve kozaklı'da konaklama

    kozaklı'da 20'nin üzerinde otel ve pansiyonda konaklayabilirsiniz. benim favori üçlüm: sanitas termal, roza resort, karen termal olarak sayılabilir.

    kozaklı hakkında: yaz günü bile akşamları serin olabilir. kapadokya sıcaklık ortalamasına göz attığımız zaman gece - gündüz sıcaklık farkının en yüksek olduğu nokta olarak bu ilçeden bahsetmek mümkündür.

    aklınızda bulunsun: kozaklı, standart bir kapadokya gezisine asla dahil edilmemelidir. nevşehir'in diğer ilçelerine daha uzak olduğu için burayı klasik bir gezi listesine almanız gereksiz yolculuk yapmanız anlamına gelir. bu sebeple kozaklı'da vakit geçirmek istiyorsanız ekstra buraya birkaç gün ayarlamanızı tavsiye ederim.

    kozaklı köyleri

    sayıda değişiklik olmadıysa kozaklı'nın 27 adet köyü bulunur. bunların bazıları (dörtyol gibi) kozaklının mahallesi olacak kadar yakın kalmıştır. diğerleri ise daha çok tarım - hayvancılık üzerine faaliyet gösteren yerlerdir. gezilecek fark edilecek köylerinde pek seçenek yoktur. (en azından benim bildiğim kadarıyla)

    kozaklı da ne yenir?

    ilçede birkaç lokanta var ama otellerin mutfakları da genel olarak başarılı. hala var mı bilmiyorum ama sofra restoran vardı. tavsiye edebilirim. 15 sene önce kavga ettiğim bir arkadaşımın balık lokantası vardı. hala açık mı yoksa el değiştirdi mi onu da bilmiyorum.

    kozaklı notları

    genel olarak yerli turist kaplıca turizmi için gelir. rezervasyonunuzu mutlaka önceden yaptırın. otelin imkanlarına ve yorumlarına göz atın. yanınızda kalın kıyafetler olsun.

    kozaklı hakkında daha detaylı bilgilendirmeyi kendi başlığı altında yapacağım şimdilik bu kadar yeter.

    hacıbektaş

    1250 metre rakım ile nevşehir ortalamasının üzerinde yüksek bir ilçedir.

    yazarken çok çok yoruldum kısa süre sonra tüm ilçeleri genel hatları ile güncelleyeceğim.
  • şehir içindeki trafik ışıkları araçlar için 60 saniye boyunca kırmızı, 15 saniye ise yeşil yanar. sonra 100 metre sonra bir diğer ışığa da yakalanırsınız. işin tuhafı siz kırmızı ışıkta araç içinde beklerken o sırada geçecek yaya da yoktur ortada. belediye bu yöntemle şehre gelen ziyaretçileri mümkün olduğunca şehirde tutmayı amaçlamaktadır.
  • hatırı sayılır süre yaşadığım yaklaşık bir yıl önce ayrıldığım şehir. hakkında bilmeniz gerekenler.

    küçük şehirdir ancak ev kiraları pahalıdır. ama 600-700 lira kira verip 150 metre karede oturursun öyle yani .küçük şehre göre fazla kira.
    şehir merkezinde hayat yoktur fazla, heves etme. ortam istersen araban olacak göreme, ürgüp güzeldir. benim çok sevdiğim yer mustafapaşadır. küçük heryer elinin altında. arkadaşına gitmen on dakika, ben çarşıda oturdum en son, işe 6 km mesafede, on dakika. işler kolay yani. arkadaşlarınla ortamın olmazsa sıkılırsın.
    gidince ne yapmalısın, ben orda yirmi yılkalmış balona binmemiş adamlar tanırım,
    1. mutlaka balona bin.
    2. sabahları o ağacın altında (uçhisar göreme arası) oturup balonları seytretmek paha biçilemez.
    3.uçhisar güvercinlik vadisinde kaya otelin açık büfe kahvaltısına git, mayıs haziranda manzara mükemmel aşık olduğun kızla orda kahvaltı yapmak hiç paha biçilemez.
    4. ccr hotel restoranının manzarası güzel.
    5. museum otel mutlaka görülmeli.
    6. göremede alaturka restoran yemekleri güzel.
    7. havuza gideceksen uygulama oteline git (lisenin).
    8. stadın yanında ücretsiz tenis kortu var.
    9. merkezde güzel restoran yok, sadece alışveriş merkezinde iskenderci var.
    10. uçhisar kalesi bütün manzaraları en güzel şekilde göreceğin yer. mutlaka çık.
    11. uçhisar girişinde lykla lodge mutfağı en iyi oteldir.
    12. mustafapaşa çok sakin huzur verici bir yer, kafa dinlemeye gidebilirsin, çayını yudumla kitabını oku ohh, mis.

    şehir merkezinde bir cadde var akşam olunca insan kalmaz. eğer elektronik işin olursa tamir, uydu alıcısı oto teyp falan çarşıda ersun elektronik var, arkadaşımdır çok dürüsttür başka yere gitme.
    nevşehirli işi düşmezse seni aramaz haberin olsun. çok arkadaş edinme.

    nar diye kasaba var, o şehirde en güzel yeşillik alandır. gece 2-3 su yakında, gökyüzünün görünmediği ağaçların altındaydım iki kuş karşılıklı ötüşüyordu bir saat onları dinledim.

    güzel vadiler vardır göremede, bazen yürümek iyi gelir.

    nevşehir otogarı itin öldüğü yerdedir. şehir içi yollar berbat, halk otobüsleri konforsuz ama idare et işte.

    caddelerde, mağralarda, vadilerde dolaşırken king de bir zamanlar oralardaydı unutma.
  • - noruyon?
    - noruyum, sen noruyon?
    - ben de noruyum

    seklinde diyaloglara sahit olabileceginiz kucuk ilimiz.
  • kale altında yeraltı şehri olduğunu nevşehir'deki herkes yıllardır bilir. 33 yaşındayım, çocukluğumdan beri ben biliyorum.

    oradaki evleri yıktılar, ev sahiplerinin genelini borçlandırarak toki üzerinden ev verdiler.

    bana kalırsa orada bi film çevireceklerdi ama yeraltı şehri ayaklarına dolandı.

    sonra yıllardır duyduğumuz, bildiğimiz yeraltı şehrini biz bulduk diye gösterdiler. malesef ki küçük bi şehir, bizim sesimiz değil, onların sesi duyuluyo, bu da insanlara gerçekten bulmuşlar gibi yansıtılıyo. hatta ben şu anda darbe girişimi bile yapıyo olabilirim, onlara göre.

    denildiği gibi tamamen yıkmak yerine restore edilebilse daha güzel bi çehre kazanabilecekti.

    kısacası kötü yönetilen şehirdir.
  • yarrak gibi şehir. 7 yıldır buradayım, hala zerre sempatim yok. amk senin nevşehir!
  • içindeyken insanın sözlüğe yazma isteğini bile bitiren, boktan, bunaltıcı şehirimsi. kurtulacağı günü iple çektiren bir şehir aynı zamanda, kendini günlerini sayarken bulmak içten bile değil.
  • kale etrafindaki evlerin gecekondu sifati ile kentsel donusum adi altinda yikildigi sehir. oyle ki yerle bir etmisler. yerlerine de o masraflari karsilamak icin yuksek katli binalar dikecekleri ortada.
    halbuki yikilan evler sadece eski evlerdir, bir cogu gecekondu degildi. rehabilitasyondan gecirilip sokaklari ve binalari yeniden duzenlenerek amasya mardin ornegi gibi cok yuksek turizm degeri olan bir bolge ortaya cikarilabilirdi. ancak su an icine sicilmis durumda.
  • büyük bir afgan istilası tehlikesiyle yüz yüze olan şehir. insanlar bu riski yeni fark ediyor.link

    ben daha önce söylemiştim. (bkz: #141242782) ve hatta görünenden de tehlikeli bir durum mevcut.
hesabın var mı? giriş yap