• necrophagist ile ilgili bir röportajında:

    "in your opinion, who are the kings of metal? why?"
    " - i don't know. i don't believe in monarchy."

    diye cevap vermiştir. zeki bir insan olduğu bellidir -ki yaptığı müzikten de anlaşılıyor- ve de relapse ile anlaşan grubu ile günümüz metal dünyasında adını sıkça duyuracak bir insandır.
  • neyse ki artık çoğumuzun tanıdığı bu almanya doğumlu gitarist, aşırı teknik ve değişken gitar tekniği sergilediği necrophagist’le kısa zamanda bir fenomene dönüşmüş, underground’u takip eden dünya metal dinleyicileri tarafından adeta tapılan, kimi kritiklerde schuldiner’dan bu yana gelen ilk “deha” olarak gösterilen bir müzisyendir. küçük yaştayken dindar ailesi tarafından yasaklandığı için gizli gizli çalarak öğrendiği gitarı, bugün vücudunun bir organıymışçasına rahat çalan suiçmez, tek kişi olarak çok küçük yaşta başladığı projesini, bugün türün devleriyle turlayan ve kült olma yolunda giden bir gruba döndürmüştür. gitar çalışı adeta şaka gibidir. riff’ler, sololar bir biri ardına havada uçuşurken, yaratıcılık da had safhadadır. solo tekniğine bakılacak olursa, özellikle sweep picking’de son derece ustalaşmış olduğu görülebilir. teknik brutal death metale klasik müzik kalıplı sololar sokmasından tutun da, insanın aklını karıştıran bu riff’leri çalarken bir yandan vokal yapmasıyla gerçek bir deha olduğunu kanıtlamaktadır. derler ki muhammed suiçmez yürüdüğü yerlerde bir ıslaklık bırakmaktadır; ondan akan bu şeyin adı yetenektir.
  • çok kişinin dinlemeyeceği, dinleyemeyeceği, hatta anlayamayacağı bir müzik yapan, ve ne acıdır ki aslında "onset..."le bile kült statüsüne sokulmuş ve dahi, peygamber, fenomen gibi sıfatlarla anılan bu kişinin varlığından ve aslında kendi alanında ne kadar benzersiz ve çığır açıcı işler yaptığından yalnızca çok az sayıda türk insanı haberdar olacak. türkler'in dünyada önde olduğu alanlar mutlaka vardır, ama bir müzik türü için herkese kolay kolay fenomen denmez. üç kişi de bilse, beş kişi de bilse, bu müziği tek başına yaratan bir dehanın türk olması, dış basında "chuck schuldiner'dan sonra ilk defa onunla aynı vasıfları paylaşan biri geldi" diye yorumlar yapılması bile bu müziği sevenlerin yüzünde bir tebessüm yaratmaya yetiyor.

    dinleyici: "that's the coolest shit i've ever seen in my whole life man.. you're unbelievable.."
    muhammed: "thank you very much."

    ("onset..." sonrasındaki new york konseri bitiminde)
  • 8 senedir saçlarına odaklanan gitarist. tamam ağabey çok güzel saçların oldu böyle lepiska gibi ama bize de albüm lazım.
  • toplanın yamacıma bomba bir bilgi veriyorum.

    ismail yk'nın allah belanı versin sarkisindaki o efsane solo bu beyefendiye ait.
  • ""
    muhammed suiçmez’in müziklerinin inanılmaz karışık nota dizilimi, çok iyi bir matematik mühendisi olmasından kaynaklanıyor. buna karşılık son derece mutevazı, kendisini ön plana çıkarmaktan hoşlanmıyor. decibel dergisinin onu dünyanın en iyi yirmi death metal gitaristi içinde gösterdiğini söylediğimizde cevabı şöyle oldu: "ben bu tarz şeylerle hiç uğraşmıyorum. zaten bunlara çok takılırsanız işinize odaklanamazsınız. insanlar böyle başarısız oluyor."
    ""

    devamı için:
    http://www.hurriyet.com.tr/…568.asp?gid=66&sz=78561
  • entels: cemal süreya'ya şiirsiz şair mi ne derlermiş az yazmasından ötürü. lan albümsüz virtüöz mü olur arkadaş, yapsana bir albüm ya. kuruduk kaldık akaminko.
  • sikerim böyle ülkeyi amk.
    zerre fan'ı olmasam da yaptığı müziğin, bu adamın başlığında sadece 2 sayfa entry varsa (yani 50'yi geçmemişse entry sayısı), amına koyarım türkiye'nin de türkler'in de...

    allah belanızı versin ya.
    hadi şimdi btb ile, beyaz futbol'la dalga geçtiğinizi sanarak onlara prim verin.

    siktirin gidin la, hepiniz siktirin gidin.
  • yaklaşık 12-13 senedir "döndü dönecek" muhabbetleri dönen death metal efsanesi.

    arkadaşlar muhammed berlin'de yaşıyor ve mühendis olarak iyi bir gelire ve sosyal statüye sahip. bu durumdan ve durumun geleceğinden mutlu, umutlu. onun tur yaşamına dönmesi için summer slaughter 2006'daki gibi bir ortam gerekiyor ve kendisi relapse'le olan (bkz: relapse records) kontratından epitaph'ın çıkışının ardından geçen ilk 2 3 sene sonrasında hiç tatmin olmadı ve olmayacak. kendisi avrupa'da bir beyaz yaka olmanın mali ve manevi getirilerinden memnun. tur müzisyeni olarak belirsiz bir gelecek düşlemiyor.

    kendisi için metal injection'da orada burada yazmayan ama "abi lozan'ın ömrü 100 yılmış sonra uçuşa geçiyoruz" klasmanında bir dedikodu yazayım da ekşi ye gercek anlamda bir katkıda bulunayım; relapse'le olan kontratının 15 yıl süreli olması ve relapse'le yeni bir albüm çıkarmak istemediği için bu islere girmediği efsanesi var. bunu ben 2002 yılında kontrattan önce duymuştum hatta içinde ömür boyu sağlık sigortası falan da geçiyordu. bir ihtimal muhammed relapse'le olan anlaşmasının bitimi itibariyle nuclear blast'la maksimum kontrat imzalayıp (bir nba terimi) alman bir firmayla çok daha konforlu bir kariyer sürdürebilir. bu kendisinin geri dönüşüne dair tek mantıklı ihtimal. bunu açıkçası hiç beklemiyorum ama saçları tekrar uzatmış olması bir dedikodu güçlendirme unsuru sanki.

    muhammed'le daha önce yüzyüze, telefonda falan da görüşmüş birisi olarak keşke bir fırsat daha bulsam ve sorabilsem ama necro geri dönecek olsa 192 senedir kendisine sorulan "abi ne zaman döneceksin" sorularına bir kez bile olsun olumlu yanıt verirdi.

    not: kendisini demo döneminden beri takip eden bir dinleyici. 21 sene olmuş. inanamıyorum.
hesabın var mı? giriş yap