• haberden anladığım kadarı ile uçak gemiciği. 7 uçakta "milli uçak" olur herhalde. dosta güven, düşmana korku salmak bu olmalı. kimse bizi test etmeye kalmasın.

    "bin komando, 50 tank, 10 helikopter, en az 7 savaş uçağı ve 60 zırlı aracı taşıyabilecek olan gemi, türk silahlı kuvvetleri'nin denizden intikal gücü için kilometre taşı olacak. "

    bakalım seçime kadar uzay üssü alfa projesi de görür müyüz? mars bekle biz geliyoruz.
  • daha ne kadar dezenformasyon yapılabilir merak ediyorum. yani hangi noktada bu millet "yok artık eşeğin s..." moduna geçebilecek?
  • korkmak da ne ki, aldigimiz haberlere butun dunya liderleri donlarinda titriyomus bu gelisme karsisinda. ben de sahsen oyle etkilendim oyle etkilendim ki, usenmedim size siir yazdim. el emegi goz nuru, hadi yine iyisiniz:

    "öcü gibi korkuyorlar
    davutoğlu yoldaşımdan
    gün geçtikçe ürküyorlar
    davutoğlu yoldaşımdan

    kim saldırdı hele bakın
    kafir hıristiyan akın
    kaçıyorlar takım takım
    davutoğlu yoldaşımdan

    tayyo rusa korku saldı
    kıçımızda bir don kaldı
    sırıtarak ilham aldı
    davutoğlu yoldaşımdan

    ak kefenler savaşacak
    tüm beyinler yıkanacak
    batı da örnek alacak
    davutoğlu yoldaşımdan!"

    (bkz: öcü gibi korkuyorlar)
    (bkz: mao zedong yoldaşım)
  • bu seçimlerde işi sıkı tutuyoruz anlaşılan.

    batman'da bulunacak zengin petrol yataklarının haberini de son hafta patlattık mı tamamdır bu iş.
    (bkz: yerli ve milli petrol)
  • imkansızdır. sen gemi motoru üret, ondan sonra dersin yerli gemimiz diye. hadi tamam gemi motorunu üretmiyorsun bari şunları üret:

    * sewage treatment plant
    * oily water separator
    * bow & stern thruster ( türk marka var mı bilmiyorum)
    * a60 & balistiğe dayanım sertifikalı çelik dış kapı. (aynen, kapı)
    * balast water treatment

    vb.

    bunları üretemiyoruz, sonra dizayn yerli diye yerli gemi diyoruz. dediğim gibi, ana makinayı geçtim, yukardakilerin hepsini üretin ondan sonra yerli dersiniz.
  • yukarıda fulgura'nın yazdığı gibi dokdo'nun yerli versiyonu olarak duran projedir.

    ben de şu 7 uçak olayına taktım.

    birincisi 200 metre uzunlukta bir uçak gemisinden ancak stovl (short take-off and vertical landing) uçaklar iner kalkar. ya da pisti azıcık rampalı/rampasız uzatır catobar (catapult assisted take-off but arrested recovery) tip uçakları kullanırsın. bizde bu iki tip uçak da yok. hatta yeni gelecek f-35'ler bile konvensiyonel tip f-35a.

    ikincisi biz o gemiye uçak koysak ne olacak? bizim akdeniz, ege ve karadeniz'deki tüm sınır ülkelerle dostluğumuz devam ediyor. ki sorun olsa ne yazar, atina ya da sofya zaten uçak menzilinde, rusya ile sıkıntın olsa o platform gemiden kalkan uçak moskova'ya gitse dönemez. bizim genel sıkıntımız kara sınırımızın olduğu ülkelerle. bu platform gemi fırat ile dicle'de görev almayacağına göre niye gerekli, onu da çözemedim.

    bence başkanlık uçağı v2 ile karşı karşıyayız. "ülkenin prestiji sözkonusu"
  • milgem ve (e) oramiral özden örnek.

    “2004 ağustos ayının başları idi, ben deniz kurmay yarbay rütbesinde donanmamızın en yeni gemisi tcg kemalreis fırkateyni'nin komutanıyım. uzun süreli tersane bakım sürecinden çıkmış, 16 temmuz 2004’te tazeleme eğitimlerimizi de tamamlayarak her türlü görevi yapacak şekilde gölcük’te, poyraz rıhtımı'nda liman faaliyetlerimizi yapıyorduk. sabah henüz gemiye yeni gelmiştim ki, harp filosu komutanı tümamiral feyyaz öğütçü telefonla aradı. “nihat, biraz sonra deniz kuvvetleri komutanlığı tarafından görevlendirilmiş bir mühendis grubu senin gemine gelecek, grubun başındaki arkadaşlar bütün ayrıntıları sana anlatacaklar. lütfen her türlü desteği verelim” dedi.

    gelen 15-20 kişilik mühendis grubun başında deniz lisesi yıllarından itibaren tanıdığım, benden iki sınıf büyük mühendis yarbaylar; murat kılıç ve turgut koçak vardı. bana bu grubun deniz kuvvetleri komutanı oramiral özden örnek tarafından özel olarak teşkil edildiği ve görevlerinin; tamamı türk yapımı olacak şekilde milgem isimli bir gemi dizayn etmek olduğunu söylediler. en modern ve en yeni gemi olması dolayısı ile bizim gemimiz tcg kemalreis’teki tüm cihaz ve sistemleri inceleyerek yapacakları çalışmalarda bu bilgilerden faydalanacaklarını anlattılar.

    sürecin mimarı, iradesi...

    donanma’da milgem (milli gemi) adı yıllardır telaffuz edilirdi. o güne kadar çok düşük seviyeli birkaç çalışma olmuş, ancak bu çalışmalar bir sonuç getirecek şekilde geliştirilmemişti. milgem adı, o kadar kalabalık bir grubun görevlendirilmesi ve bizzat kuvvet komutanımız özden örnek amiralin direktif ve kontrolünde böyle bir projenin yürütülüyor olması beni bir hayli heyecanlandırdı. derhal bütün gemi personelimi bu gruba her türlü desteği vermek üzere görevlendirdim. çalışma yaklaşık bir hafta sürdü. bu, aslında türk deniz kuvvetleri için yeni bir dönemin başlangıcı, türk harp sanayii için yeni bir çağın açılışı idi. örnek amiral, bu sürecin mimarı, iradesi olmuştu.

    daha sonraki süreçte milgem projesinin gelişimini hep birlikte izledik. 30 ağustos 2005 tarihinde emekliye ayrılana kadar, her bir adımı özden örnek amiralin kontrolünde yapılan sayısız toplantılar, oluşturulan çalışma grupları, beyin fırtınaları, tersanelerimizde ve araştırma merkezlerimizdeki hummalı çalışmaları ancak binlerce sayfalık kitaplar dizisinde anlatabiliriz.

    özden örnek amiralin başlattığı bu süreç, aslında cumhuriyet donanmasının kazandığı tecrübenin yansıması; azimle, inançla, vatan sevgisiyle çalışılan yılların birikimidir. bu birikimin nesillerle yaşatılarak, üzerine sürekli bir şeyler ekleyerek daima daha yeni ve daha iyinin aranması, bunun için çaba sarf edilmesinin azmidir, iradesidir. bu azmin, bu iradenin ürünü kendi tersanelerimizde milli imkanlarla yaptığımız milgem’dir, mayın avlama gemileridir, avcı botlardır, lojistik gemilerdir, keşif gözetleme sistemidir, inşa edilmekte olan anadolu uçak gemisidir. türk deniz kuvvetleri'nin bölgesinde oynadığı caydırıcı roldür. düşmana saldığı korku, dosta verdiği güvendir.

    ilham kaynağı oldu...

    milgem ile başlayan bu süreç aslında milli harp sanayimizde yarattığı sinerji ile başta tuzla bölgesindeki bütün tersaneler ve geri bölgedeki yüksek teknolojili üretim tesislerinin can suyu, baş atı olmuştur. aselsan, havelsan, tübitak gibi büyük kuruluşlarımızın varlık sebebi olmuştur. milli tank projemiz altay için, halen suriye’de, ırak’ta teröristlere karşı kullandığımız milli helikopterimiz atak için, iha ve siha’lar için ilham kaynağı olmuştur.

    evet…
    bütün bu oluşumların kaynağı, ilk kıvılcımını çakan oramiral özden örnek olmuştur. halen, milli bir araba üretmek için yıllardır verilmekte olan çabalar ve mevcut durumda ortada henüz hiçbir şey yok iken...

    çok daha karmaşık, çok daha yüksek teknoloji gerektiren başta milgem olmak üzere milli harp sanayimizin geliştirdiği harp silah ve araçların etkin bir şekilde, ülkemizin savunmasında kullanılıyor olması, örnek amiralin çaktığı kıvılcımın boyutunu çok daha iyi anlatmaktadır.

    işte o, örnek amiral, yabancı istihbarat servislerinin emrindeki fetö yapılanmasının kurduğu tuzaklar ve kumpaslar ile tamamen sahte, manipüle edilerek üretilmiş dijital verilere istinaden yürütülen günlükler soruşturması ve sonrasında asrın iftirası balyoz davası nedeniyle 324 silah arkadaşı ile birlikte zindanlarda yaklaşık 4 yıl esir edilmiştir.

    maalesef, çok az sayıda duyarlı siyaset, basın ve yargı mensupları ile vatandaşların dışında, tüm türkiye bu acı sürece sessiz kalmıştır. hatta bir kısım siyasetçiler ve basın mensupları da söylemleri ile fetö’ye destek vermiştir.

    20 ocak 2018 günü oğlu burak örnek’i yakalanmış olduğu amansız bir hastalık sonucu kaybeden örnek amiral, (sayın burak örnek’in vefatından bir ay önce ikiz bebekleri dünyaya gelmiştir) bu acı sürecin yaşanmışlıklarının yarattığı travmanın olumsuz etkisi ile gelişen durum sonrasında kanser hastalığı ile mücadele etmektedir. halen hastanede tedavi süreci devam etmektedir. tek dileğimiz örnek amiral’in en kısa sürede sağlığına kavuşarak aramıza katılmasıdır.

    sonuç olarak, siyasetçisinden basın mensubuna kadar tüm türkiye’nin örnek amiral ve arkadaşlarına şükran borcu vardır, kocaman ve yüksek sesle bir özür borcu vardır.

    milgem...
    örnek amiraldir…”

    nihat altunbulak
    ayrıca bkz
  • muhalefet edilerek, tu kaka diyerek hicbir yere varilamayacak projedir. eksikleri vardir olabilir, ama 3 tarafi denizlerle cevrili bir ulke icin ilktir. %100 yerli degilmis. bana dunyada bu kadar techizatli birsey gosterin ki tum ekipman ve yazilimi ayni ulkenin vatandaslarinin elinden cikmis olsun. orumcek kafalilik yapmayin. elestirecekseniz yapici bir sekilde elestirin.
  • sanırım dokdo üzerine kurulu bir proje.

    (bkz: https://en.wikipedia.org/…s_amphibious_assault_ship)

    edit: imla
  • hakkında birşey bilmeyenlerin atıp tuttuğu projedir.

    iş bu gemi ne ssm ne de dzkk tarafından tasarlanmıştır. bahsi geçen armerkom , milgem tasarım ofisi ise sadece çizimlerini yapmıştır.

    gelelim asıl hikayeye, milgemin babası rahmetli a.yücel odabaşı'dır. ingilterede donanmaya danışmanlık yapmış bu kişi, rına denilen kuruluşta üst mevkilerde bulunmuş, gene başka bir kuruluştur. ama yine de türkiyeye dönmüş, elinden bir çok tersane müdürü, proje ve en nihayeti yerli gemi tasarımı esasları çıkmıştır. yıllar 1996 o zamanlar ne akp var, ne de rahmetli odabaşının tenezzül edeceği insanlar. o vakitte öngörüyle " dünya donanmaları, ufak boyutlu orta sığalı (bkz: menzil) orta mühimmatlı çok amaçlı korvetlere yönelecek " demiştir. bir öğrencisini radar kesit alanı çalışmaya doktoraya yollamış, bir diğerini termal iz, bir diğerini askeri gemi için ulaşım planı.

    ilk prototipi 98ler 99larda kendisi oluşturmuştur, benzer konfigurasyondaki gemiler ancak 2010dan sonra dcns, navantia, fincanteri ve bilimum askeri gemi devleri tarafından piyasa sürülmüş, 2008de israilin, saarlarının temelini oluşturmuş bir prototiptir. ne malum bizim çok bilmiş komutanlar o prototipi reddetmiş, kafalarına göre yeni bir jumbo korvet olan gördüğümüz milgemi çıkartmıştır. odabaşına bir çok engel sunmuşlardır, ama radar bizim değil, ama makina bizim değil, ama füzeler. mesele o değil ha gençler, füzeyi de biri verir, makinayı da, radarı da, istersen her biri farklı ülkeden de olur, vakti gelir onlarda burada yapılır hale gelir, amma yazılımı bizimkiler yazsın demiştir.

    inşaa hususu ortaya çıkınca odabaşı zaten yetersizliğin farkındadır, ssm'ye askeri tershanedeki mühendislerin, almanyada dizaynı süren askeri gemilerin dizayn aşamalarını görmeleri için sözleşme önermiştir, kısacası bize gemi satan almanyaya kendi ipini çektirtmiş, nasıl olsa proje bizim diyen alman şirket paşa paşa bunu kabul etmiştir. kendi güvendiği adamlardan yollamıştır odabaşı, ki almanlar göstermediğinde diklensin, tam olarak olayı kavrasınlar.

    sonrası ise tırı vırı, yapılmıştır işte milgem, ama ah o ilk protopi bir yapılsaydı. çekinmeden söyleyebilirim, evet yerli, gidilen donanma eğilimlerini,görerek yapılmış çok da geç kalınmadan çizgiyi yakalamıştır. olsun makina radar füzeler yabancı olsun, yeri gelir onlarda yapılır, onlarda yerlisinden konulur.

    bu gemiler ile donanmaya cesaret gelmiş, bu güne kadar amerikanın çıkmalarına eyvallah çeken paşalarımız, rütbesiz bir profesörün cesaretiyle az da olsa dize gelmiştir. yetmemiş fırkateyn de olsun, muhrip te olsun diye konuşmaya başlamışlardır, en nihayetinde i sınıfı fırkateyn ortaya çıkmış, arkasında tf2000 beklemektedir.

    ne akp nin işidir, ne başkasının, bu yerlilik akp nin yaptığı gibi bir propaganda amacı değil, özveri, bilinçlilik ve amaç uğruna yapılmıştır.
hesabın var mı? giriş yap