• yasmin levy sarkisi.

    asagi-yukari cevirisi;

    "vucudunun kokusunu, dudaklarinin tadini unutmak istiyorum
    bir kez olsun mutlu bi hayat yasamak istiyorum
    bu sebeple.. gidiyorumm..
    tesekkur ederim.. tum bana soylediklerin icin..
    tesekkur ederim.. beni sevmis oldugun icin..
    ama ben iluzyonlari birakiyorum.. ("kendimi kandirmayi birakiyorum" da olabilir)
    seni unutamiyorum...

    bak bana...

    ruhum kaniyor... " (o-ha)

    edit 15.11.2009:
    facebook'ta bu parcanin videosunun paylasildigini ve bu entrideki cevirinin kullanildigini gordum. yapan arkadasa sesleniyorum. arkadasim biz bu ceviriyi 2 sise sarap sonrasinda yaptik. bu kisilerden biri alman - ispanyolca almanca cevirisini yapti. digeri de turk - ki o ben oluyorum- almancadan turkceye cevirisini yapti.

    yani anlayacaginiz deli gibi anlam kaybi var. ceviri bile sayilmaz.

    referans gibi kullanilmamasi daha dogru olur bu yuzden.
  • gözümü dağın en tepesinde, sahil kasabasını bir koy halinde bütün binalarına kadar görebilen bir evde açtığımda, çalan şarkının adıydı.
    boydan boya cam olan şeffaf duvarın önünde, kocaman bir koltuktaydım. doğrulup ayağa kalkmaya çalışırken devirdiğim şarap şişesi, yine bir şeylerin koptuğunun sesiydi. umarım yine seneler atlayacak kadar içmemiştim. ama gökyüzünün sçtın mavisi her şeyi alenen anlatıyordu. yine çok şey kaçırmıştım. ayağa kalktım, etrafı gezmeye başladım. güzel bir evdi. tam da benim zevkime göre döşenmiş, duvarlara sevdiğim tablolar asılmış, okumayı sevdiğim kitaplar saçılmış, ben gibi dağınık, ve yüksek sesle ''me voy'' çalan bir ses sistemine sahip. lan?
    panikle müziğin sesini kıstım. biraz daha gezip yüzleşmeli miydim geleceğimle? yoksa zamanlar arası yolculuk yaptıran koltuğa gömülüp boyutlardan boyut mu beğenmeliydim? korktum. müziğin sesini açıp koltuğa gömüldüm.

    gözümü çarşının en ortasında, kadıköy'un bar haline getirilmiş ahşap binalarının birinde tahta bir masaya dayanmış açtığımda, çalan şarkının adıydı.
    hiç müşteri kalmamıştı. hesaplar yapılıyor, kapıyı zorlayan sarhoşlara hoşgörüyle laf anlatmaya çalışılıyordu. koyu yeşil duvarlarda plaklar asılıydı. yürüme mesafesinde olan evime gitmek için ayağa kalkmam gerekiyordu ama şarkının büyüsüne kapılmıştım. acaba bir daha nasıl bir zamanda, nerede dinleyecektim. çevremde kimler olacaktı.? yoksa hepten hayata kaptırıp kendimi, arkada power türk açıkken ütü yaparak dinlediğim müzikle mi yetinecektim? ya da buradan çıktığımda laf atan bir sarhoşla dalaşıp, bok yoluna gitmenin en nadide örneklerinden birini göstererek ölüp, bir daha duyamayacak mıydım bu şarkıyı? düşünmekten yorulup gözlerimi kapattım.

    gözümü açıp kendimi tek manzaranın yıldızlar olduğu bir terasta sırtüstü yatarken bulduğumda, çalan şarkının adıydı. nerede, hangi şehirde, kimlerle, nasıl olduğuma bakmadım. kulaklığımın aklını alacak kadar çok açtım sesini. sadece dinledim. o kadar.

    -yuh! gidiyorum demekmiş ya lan!
  • muhteşem bir yasmin levy şarkısı. söz-müzik de kendisine ait.

    birisi sözlerini bulup yazsa tam olacak.

    edit: sözlerini günlerce araştırdıktan sonra anca şimdi buldum. bu da size kıyağım olsun...

    quiero olvidar el aroma de tu cuerpo.
    quiero olvidar el sabor de tus labios.
    quiero tener, por una vez,
    una vida feliz.
    por eso, me voy...

    gracias por todo lo que me diste.
    gracias por amarme.
    pero no tengo ilusión.
    que tú eres mi razón.

    por eso, me voy...

    dime qué es lo que tienes,
    que yo no puedo olvidarte.
    mira, mírame, mi niña,
    mira que mi alma sangra.
  • ilk kez dün gece dinledim ben bu şarkıyı, dün geceden beri de dinliyorum. bu şarkıdan bihaber geçirdiğim yıllar için de şunu diyeceğim; amma da öküzmüşüm. afedersin yasmin bacı.
  • "neden ispanyolca?" diye sormuştu işgüzar bir akademisyen vaktin birinde bana. sonra küçümsemişti seçtiğim ikinci dili. "me voy"u dinlemek ve anlamak için hiçbirinizin ispanyolcaya ihtiyacı yok biliyorum; ama sözüyle, tınısıyla bir başka gidiş destanı me voy.

    örneğin şehirler arası bir otobüste her şeyi geçmişte bırakmak isteyen biri için en büyük rehber.

    unutmak istediğiniz kadınları, suratları, suretleri, asılları, terk edenleri, terk edilenleri, aldatmaları, aldatılışları bırakıp gitme şarkısı.

    tam da bir otobüs yolculuğunun varacağı yerde, arkada gizli gizli son paranızla aldığınız içkiyi içerken, dinleyin me voy'u.

    hepimiz vücudunun kokusunu, dudaklarının tadını unutmak istediğimiz birinden vazgeçtik, gittik.

    me voy bir gidiş şarkısı. birileri vücutlarını çok sesli müziklerle birbirlerine yamarken hayatın karanlık tarafında hala aşkı özleyenler için belki...
  • yasmin levy'nin şarkısı insanı kendinden alır, bambaşka, ışıltılı bir şeye dönüştürür. kişide arabaya atlayıp bilinmeyen uzaklara gitme hissi oluşur. enfes ses, müthiş şarkı.
    yaralı bünyelere zararlıdır. *
  • gitar arkada usul usul takılıyor, yasmin levy'nin ise çığlık çığlığa quiero derken içinin titrediğini hissediyorsunuz
  • kraliçem yasmin levy'nin yorumuyla kanserojen etkiye sahip olan şarkı.
  • yasmin levy'nin söylerken can cekistigi, resmen ciger söktügü sarkisi. her dinledigimde darmadagin dagiliyorum.
  • güzelden de öte yasmin levy şarkısı.o harika sesiyle içinizde biyerlere dokunur,dokundurur..
hesabın var mı? giriş yap