mart
-
"hiçbir ayın gelişi böyle çığlık çığlığa ilan edilmiyor. sesli takvim. tam uykuya dalarken. kıyamet kopuyor dışarıda. kalkıp bakıyorum (kapıdan baktırır). feryat figan. uzun uzun inleyenler. bu ah- ü vah. hepsi bir gecede oldu. ne oldu? o hep beraber kovaladığınız sarısı bol alacalı kedi aynı kedi. dün de oradaydı (görmüştüm), yüzüne bile bakmıyordunuz. çöp konteynırının başında. herneyse, ben ilgilendirmeyen işler."
engin ergönültaş, uykusuz, sayı no: 548 -
istanbul'da yaşayıp görmek için bakan insanlara hissettirdiği hüznü tarif etmek zor..
bomboş sokaklar, sahipsiz parklar, kimsesiz kaldırımlar, ıssız mezarlıklar ve üşüyen bahar dalları..
her sene aldatıcı birkaç güneşli günden sonra pıtırak gibi açan ama sonra kupkuru bir ayazla savrulan o pembe-beyaz erik, vişne ve kiraz çiçekleri..
aslında hakim inanışın aksine sözüne sadıktır mart ayı.. kapıdan baktırıp, "acaba?" dedirtip sonra kazma-kürek yaktırmadığı bir yıl dahi yoktur.. her sene aynı şekilde kandırır bizi..
peki niçin haksızlık ediyoruz; kanmak isteyen biz değil miyiz..? o her sene bunu yapıyor, ama biz aldanmak istiyoruz.. kış bitsin, güneş açsın bir an evvel diye mart'ın getirdiklerini görmezden geliyoruz..
unutuyoruz, mart dönüşümün ayıdır.. kışın soğuğunu göğüsleyen ve onu bahara çeviren bir cengaver kahraman.. adaleleri titrer, sendeler hatta düşer bazen.. bugün gömlekle çıkarsın, yarın atkıyla donarsın.. o tökezlemelerin sancısıdır işte o değişkenlikler..
mart ayının nelerle mücadele ettiğini hiç düşündük mü..?
sövmesini biliyoruz sadece..
peki hiç "mart" olduk mu..?
koca kara kışın karşısında tek başına ayakta duracak yüreğimiz oldu mu..? her sene, her sene, her sene o yıkıcı mücadelenin hırpalanmasına dayanmak zorunda kaldık mı..? koskoca dünyanın mevsimi değişiyor ve o korkunç heyülanın karşısında bir tek "mart" var..
"mart'a güven olmaz" ha..? yazık, çok yazık.. boynuzsuz koçun boynuzludan hakkını isteyeceği o gün geldiğinde mart hakkını helal etmezse ne yapacaksınız..?
hele bir düşünün..! -
kibrit çakıyorsun karanlıkta
badem çiçeklerini görmek için
ve mart denizlerinde tedirgin bir çift
sarnıç gemisi gözlerin
bir iş açacaksın sen başımıza
yangın mı olur artık, bahar mı? ** -
3 mart: soğukların şiddetinin azalmaya başlaması
5 mart: ağaçlara su yürümesi
6 mart: cemrenin toprağa düşmesi
9 mart: bağ budama zamanı
11 mart: kocakarı soğuklarının başlangıcı (7 gün sürer)
12 mart: husum fırtınası
14 mart: kaplumbağaların kış uykusundan uyanması
15 mart: kırlangıçların ve ebabillerin gelmeye başlaması
21 mart: günle gecenin eşitlenmesi, nevruz, baharın başlangıcı
22 mart: mart dokuzu fırtınası
25 mart: çaylak fırtınası
27 mart: ağaçların tomurcuklanmaya ve yeşermeye başlaması
30 mart: çaylakların gelişi
kaynak -
kimlerin doğduğu ay olduğunu feci şekilde merak ettiğim aydır.
-
mart geldi.
mart bahar geldi sanırken aslında kışa devam ediyor olmak, ama gözümüzle gördüğümüze inanmayıp ilkokul bilgilerimizden hareketle bahar geldi sanmak biraz.
mart hep aldatıcı.
güneşli, yağmurlu, karlı, bulutlu, aydınlık, soğuk, ılık, sıcak...
bazen bahar gibi, bazen kış.
birden bozan hava, birden açan güneş
ama mart işte. baharın başlangıcı. başlangıçların ayı. yaşama sevinci.
mart doğumluyum ben. doğum tarihleri insanın kişiliğine yansır mı bilmiyorum. ama mart ben gibi biraz. ben biraz mart gibi.
(biliyorum "yazıııkkk balık burcu"yum ben)
mart ne şubat kadar keskindir, ne nisan gibi yumuşacık. mart her şeyden birazdır. ortaya karışık. çiçek açan ağaçların üzerine düşen kardır mart. ama çiçek de marttır kar da. -
adını mars'tan alan ay. mars, ares'in roma mitolojisindeki karşılığıdır; zira aynı efsanelere kahraman olmuşlardır. yalnız mars sadece savaşı değil, aynı zamanda baharı da simgeler. çünkü mart ayı hem doğada yeniden doğum ayıdır, hem de savaş ayı. dolayısıyla bazı figürlerde mars'ın bir elinde mızrak, bir elinde çiçek yahut fidan bulunmaktadır. ki düşününce doğanın yeni yılı mart ayında başlar. hıristiyanlık etkisiyle tüm dünyada yılbaşı olarak kutlanan aralık sonu - ocak başının* doğada hiçbir somut karşılığı yoktur.
-
alışık olmayanları, düz adamları, düzen adamlarını savurup bir kenara atıveren, çoğu kez zalim nisan'dan bile* beter olabilen bir bahar ayıdır.*
-
bu sene kapıdan da baktırtmadı, direk kazma kürek yaktırıyor şerefsiz.
alo, baharın gelmesi gerekiyor, kar yağışı değil.. -
ebe siken ay. bitsene lan.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap