• bir ara iktisat fakültesi çaycısının yanımıza gelerek sen şimdi beşinci çayı içiyosun ne hissediyosun işte o tat marjinal fayda demesi, ve sonrasındaki sessizlik (sessizlik marjinal faydaya dahil)
  • bir malın son biriminin tüketiminden elde edilen tatmini ölçer.
    ayrıca azalan marjinal fayda teorisine göre, bir maldan daha fazla tüketildikçe o malın marjinal faydası düşer. örnek vermek gerekirse, içtiğiniz ilk bardak suyun size faydası, 10. bardakla aynı değildir.10. bardak su size hayli az bir fayda sağlar 1. bardağa oranla.
  • en şahane örneği erkeklerin evlenmesi hadisesinde görülen kavramdır.

    erkek 1. 2. 3. ....n. kızla yattıktan sonra karşı cinsten sex yolu ile elde ettiği fayda monogam bir ilişkideki durağanlık ve huzurdan elde edilen faydanın altına düşer. bu an erkeğin evlenme anıdır.
  • postalar gectikce uykunun daha cazip gelmesi.
  • üniversite yıllarında iktisat bölümünde okuyan arkadaşların konuşmaları ile benim de merak ettiğim fayda...hayır anlattılar da anlattılar ben anlamadım nerdir marjinal fayda nedir nedir diye kastım durdum kendimi uzunca bi süre... ta ki bir gün bir arkadaşımın bana - bak bi kızla beraber oluyorsun birinci seferden aldığın zevk ile iki ve hatta üçüncü, dahası dördüncü *seferden aldığın zevk aynı mı ? diye sorması ile kafamda beliren faydadır... ha daha sonra öğrendim ki aynı örnek su içme şeklinde de verilebiliyormuş bu benim arkadaşın hayvanlığıymış...olsun ben anladım sonunda marjinal faydayı...ona da selam ederim burdan...
  • marmara universitesindeki yaratıcı ve "öğrenci ruhundan anlayan" hoca tarafından "günde bilmemkaç saat oynanılan playstation" şeklindeki örnekle anlatılan, ilk kafa karışıklığını atlatınca gayet basit olduğu gözlemlenen temel iktisat teorilerinden biri.
  • iktisat hocamı şimdi daha iyi anlıyorum, marjinal fayda diye bişi hakkaten de var..yediğim ikinci tabak makarna ilki kadar keyif vermedi...
  • tekila içtikçe düşen, güzel bir kız görüp baktıkça artan değer.
  • dünden kalan tavuk sote vardı evde. karnımı başka yemeklerle doyma noktasına getirmiştim. karıma dedim ki "tavuğu şimdi yersem marjinal faydası düşük olur, yarın yersem daha iyi olur." o da ne dese beğenirsin:

    - kalmasın, tekrar dolaba kaldırmayalım.

    bu da böyle bir anımdır.
  • hazcılığın* önündeki en önemli engel. bu sebeple gelişim için çabalamada maksimalist, keyifte minimalist olmak hayattan alınan keyfi çok daha arttırıyor.

    zamanında bana okuduğum bir budist öyküsün hatırlatır; bir usta ve öğrencisi yaz aylarından bir gün tefekkür halinde yoga yapmaktadır. huzursuz öğrenci sıcaktan bunalır, ustasına; "yav ustacım hava çok sıcak odaklanamıyorum" der. ustası ise "o zaman benimle fırının oraya gel, ibadetimize orada devam edelim" diye yanıtlar. öğrenci gözleri faltaşı gibi açılarak "ustam iyice pişeriz orda olur mu öyle şey" diye yanıtlar. ustası; "hayır, tam aksine artık daha fazla sıcaklamayacaksın".

    insanın rahatından keyfinden vazgeçmesi, çok ufacık şeyleri; rüzgarın yüzünüzü okşaması, veya bir yorgunluk kahvesi, veya sokakta yankılanan bir kahkahayı fark etmenizi sağlıyor. zevk için bedeni maddelerle doldurmaya, birazcık seks peşinde kendini rezil etmeye, veya tatmin için alışverişte hayatınızı kağıt formatında satıcılara vermenize gerek yok. keyif, elinizi uzattığınızda önce korkarak yaklaşan, başını okşadığınızda hemen sizinle arkadaş olan, arkanızı dönüp hayatınıza devam etmeye kalkıştığınızda peşinize takılıp 5 dakikalık şefkat yüzünden bundan sonra hayatı boyunca sizi sahibi belleyen o sokak köpeğidir.
hesabın var mı? giriş yap