• "kendin başarmadığın bir şey için gurur duymak saçma. milliyet böyle bir şey..."
  • "the world is not divided between east and west. aou are american, i am iranian, we don’t know each other, but we talk and we understand each other perfectly. the difference between you and your government is much bigger than the difference between you and me. and the difference between me and my government is much bigger than the difference between me and you.
    and our governments are very much the same." diyen iranlı sanatçı.
  • 'dünya doğu ve batı olarak ikiye ayrılmamıştır.sen amerikalısın ben iranlıyım birbirimizi tanımıyoruz ama konuşabiliyoruz ve birbirimizi gayet iyi anlayabiliyoruz. sen ve senin devletin arasındaki fark bizim aramızda olan farktan çok daha fazla. ben ve benim devletim arasındaki fark senle benim aramdaki farktan çok daha fazla. ve bizim devletlerimiz birbirine fazlasıyla benzer. ' sözlerine sahip iranlı çizgi roman yazarı.
  • 1969 doğumlu, iranlı fakat paris'te yaşayan çizgi roman sanatçısı bayan.
    çocukluğu tahran'da geçen satrapi, devrimden önce fransız lisesinde eğitim almış, sonra viyanave strazburga gidip illüstrasyon eğitimi almıştır. bir çok çocuk kitabının da yazarı olan hanım kızımızın en muhim eseri 'persepolis: the story of a childhood' olsa gerek.
  • bir söyleşisinde "eğer iran'da doğduysanız onların (avrupalı eleştirmenlerin) 'iran filmi' dedikleri şeyi yapmalısınız; eğer yapmıyorsanız o zaman bozuluyorlar çünkü sizi bir çerçeveye oturtamıyorlar, sizinle ne yapacaklarını bilmiyorlar." demiş sanatçı. meşhur persepolis veya diğer eserlerini bu perspektiften bakarak değerlendirmek gerekir.
  • yazdigi resimli romanlarla oduller almis, su anda paris'te yasayan
    iran'li illustrator. persepolis 1 ve 2 adli resimli romanlariyla
    iran'da 1979 islami rejiminin hemen oncesinden baslayarak gunumuze
    kadar olan donemi, 14 yasindayken iran irak savasi sirasinda annesi ve
    babasi tarafindan avusturya ya okumaya gonderildiginde yasadiklarini,
    tekrar iran'a dondukten sonraki hayatini bazen komik, bazen huzunlu bir
    dille anlatiyor. mutlaka okunmali. molla rejiminin ne oldugunu ogrenmek
    istiyorsaniz bizzat o donemi yasayan birinin anlatimiyla gormekte fayda
    var.
  • persepolis filmini yaptıktan sonra iran tarafından vatan haini ilan edilen yazar, yonetmen, cizgi roman sanatcisi.
  • iran'in yetistirdigi ya da iran'da yetisen günümüz cizeri ve yazari. her iki alanda da tarihte önemli insanlar yetistiren ((bkz: bihzad) (bkz: firdevsi) (bkz: aka mirek) (bkz: sadi)) bu kültürün günümüz örnegi. ben ona persepolis'inin "bir kismi" üzerinden yaklasmak istiyorum.

    iki bölümden olusan persepolis'in ilk bölümü olan "cocukluk hikayesi"nde ilgimi ceken bir kisim oldu. hikayenin ilk kismi olan "türban"in dördüncü sayfasindaki bir ciziminde satrapi cocuklugunu ortadan ikiye bölüyordu. kendisini belinden yukarisi görünecek sekilde cizmis ve merkeze almis, soluna siyah zemin üzerine beyaz ile bilimsel arac-gerecleri siralamisti. kendinden haric kalan boslugu bunlarla süslemisti. yine bu kisimda kalan gövdesinin sag kismi, kismen hatlarini belli ediyorken, saci da aciktaydi. sag tarafta ise bu kez, vücudunun sol tarafini; sacini ve hatlarini kapatan bir cilbab giydirmisti kendisine. iste bu sag tarafin zemini ise bu kez beyazdi ve zemini geleneksel süsleme sanatlarindan devsirilme bir düzenleme süslüyordu. cizimin metninde de bahsettigi üzere "türbanin ne demek oldugunu bilmiyordum" diyordu. "kökeninde dini duygulari yüksekti, bugünse cagdas bir aileye sahipti." kisacasi satrapi'nin kafasi cok karisikti. bu karisikligi da cizimdeki kontrast ile mükemmele yakin anlatiyordu. gördügüm beni yaniltmiyorsa cizimde ünsi ile vahsi arasi paralel ve acili olacak sekilde en az iki cesit kalem ucu kullanilmisti mesela. bu da ilgincti. bir tarafta irili ufakli daginik carklar, cekic ve cetvel; diger tarafta bir merkez etrafinda dolanan helozonik kivrimda dallar, yapraklar ve münhaniler... hikayesinin hemen ilk kisminda ne yöne gidecegini bilmiyor gibiydi, bunu da sanatinin özü itibariyle kullanabilecegi kisitli malzeme ile öyle güzel anlatiyordu iste. olabilecek en zor sekilde dili de yavandi üstelik. belli ki sayfanin sol üst kösesinde kücük bir alan kaplayan bu cizim üzerinde cok ugrasmisti.

    diger cizimlerde görülecegi üzere hikayenin bu kismi, annesinin türban karsiti bir gösteride afise olmasiyla siyah saclarini beyaza boyatmak zorunda kaldigi yerdi mesela. önde beyaz zeminde yemek yiyen ailenin, arkada damali zeminde tek basina yemek yiyen hizmetcileriyle birlikte gözüktügü yerdi. babasina cadillac'i lüks, ninesine diz agrilarini zulm gördügü yerdi. okulunda kizlar ve erkeklerin artik ayri siniflara dagitildigi yerdi. zarathustra'nin cikageldigi, diger peygamberlerin pesine üsüstügü yerdi. bütün bu tantananin yaninda cocuklugunda kendisinin de bir peygamber olmak istegini insanlara anlattigi yerdi. üstelik tanrinin beyazlar icinde yasli, satrapi'nin siyahlar icinde gencecik oldugu yerdi.

    bütün bir cocukluk hikayesinde buna benzer bircok kisim vardi. cogunu da satrapi'nin bile isteye yaptigini sanmadim hic. önsözde de dedigi üzere, ninesinden kendisine yadigar kalan "biri affedebilir, ama asla unutmamalidir"i yaratma gayesi ile olusturabilmisti sanirim bunlari. icine islemisti belli ki.

    satrapi nasil biridir pek bilmem. ne var ki persepolis'te yine büyük bir sanatci var, saniyorum.
  • ust sinif bir cocugun gozunden iran devrimini anlattigi persepolis eseri ile yaygin bir okuyucu kitlesine ulasmis cizgi roman sanatcisi. persepolis'in devami niteligindeki ikinci kitabinda batiya gidisini ve iran'a geri donusunu anlatmistir. son kitabi embroideries`de ise iranli kadinlarin cinsel hayatlarina deginen satrapi, cizgi roman teknigi acisindan cok da basarili olmasa da anlatisindaki samimiyet ile bu eksigini fazlasiyla kapatmaktadir.
  • yönetmenliğini üstlendiği ikinci filmi "poulet aux prunes" bu sene venedik film festivali'inde yarışıyormuş.

    http://www.labiennale.org/…8/poulet-aux-prunes.html
hesabın var mı? giriş yap