mahsup

• ceza hukukunda da kullanılır.
  
  tck madde 16: "nerede işlenmiş olursa olsun bir suçtan dolayı, yabancı ülkede gözaltında, gözlem altında, tutuklulukta veya hükümlülükte geçen süre, aynı suçtan dolayı türkiye'de verilecek cezadan mahsup edilir."
  
  burada mahsup düşülmek anlamında kullanılmıştır. yani "yurtdışında gözaltında .. geçen süre .. türkiye'de verilecek cezadan düşülür." şeklinde..
  
  gerizekalıya anlatır gibi oldu ama kusura bakmayın, sınav alışkanlığı.
• arapçadır, hesaplanmış anlamına gelir.
  hesap da arapçadır.
• alacaklarin tahsil edilmeden olusmus veye olusabilecek borclarin odenmesinde kullanilmasi.
• takasla karıştırılmaması gereken vergi hukuku müessesesi. ikisi arasındaki en önemli fark; takasın tahsil, mahsubun ise tarh aşamasıyla alakalı olmasıdır.
• "totalden düşülen/düşülmüş/düşülecek" gibi bir manası var.
  "hesabına sayılarak" gibi de kullanılıyor.
  
  birçok anlamı karşılayan anahtar gibi bir kelime.
• kişinin alacağını tek taraflı beyan ile borcuna saymasıdır. bir tek devletin alacaklarına karşı geçersizdir.
  
  hukukta bu işleme takas denir.
  
  arapça hocama "hıbıdı hübüdü... mahsup ederiz..." dediğimde şöyle demişti: "dediğin kelime arapça ama ben ne demek istediğini anlamadım".
  
  nitekim araştırdım gördüm ki mahsup arapçada "hesaplanmış"tan başka anlama gelmemektedir. yukarıda değinilen anlamı türkçeye mahsustur.
  
  muhtemel gelişimi için (bkz: mahsup etmek/@kitkat)
• (bkz: mahsup fisi)
• kutsal kitabım oğuzman-öz'ün borçlar genel kitabının 1.cildinde tertemiz anlattığı alt başlıklardan birinde de yer almaktadır.
  bir alacaklıya birden fazla para borcu bulunan borçlunun yaptığı ifanın hangi borca ilişkin sayılacağı konusunda bazı ayrımlar bulunuyor.
  borçlu yaptığı ödemenin hangi borca ilişkin ifa edildiğini söylüyorsa herhangi bir sorun yok,he alacaklı denen şahıs bu ifayı başka borca saymak istediğini mi söyledi,hiç sorun yok,borçlunun ifasını yapmak istediği borç bakımından alacaklı,alacaklı temerrüdüne düşüyor.
  borçlu yaptığı ifanın hangi borca yönelik olduğunu söylemedi alacaklı makbuz mu kesti,borçlu itiraz etmezse geçmiş olsun sevgili dostlarım o borca yönelik sayılır,borçlu sonradan farklı bir borca yönelik ifa yaptığını söylese de nafile.
  bu arada alacaklının yapılan kısmi ödemeyi reddedip sizi vadeli bir borçsa kendiliğinden temerrüde düşürme ihtimali var,siz siz olun kısmı ödemeyi emin olmadan yapmayın.
  gelelim en güzel kısma ifa sırasında borçlu hangi borca yönelik ifa yaptığını belirtmedi alacaklı da makbuzda yapılan ödemeyi hangi borca kabul ettiğini göstermedi,işte iş burada karışıyor.
  öncelikle borçlardan biri muaccelse yapılacak ifa o borca yönelik kabul edilir,kısmi ifa burada mümkün çünkü borçlu itiraz etmedi.
  2.olarak birden çok borç muaccelse ifa alacaklının ilk takip ettiği borç için kabul ediliyor.
  2.durum için alacaklı hiçbir borca takip başlatmadıysa ödeme ilk muaccel olan borç için kabul edilir.
  son olarak da hiçbir borcun vaadesi gelmediyse yapılan ifa en az teminata sahip borç için yapılıyor,en az teminattan kastımız alacaklı için en az teminatı olan,elde etmesi diğerlerine nazaran daha güç olan borç.
  borçlar hukukunu,oğuzman ve öz'ü,burak özen'i ve mühf'ü seviyoruz.
  saygılarımla
  edit:bir kısımda anlam açıklığı olmadığını
  fark ettim.yapılan kısmi ifanın kabul olunamayacağını söylemişim,doğru ama eksik.
  sözleşmede kısmı ifa kararı alınırsa,kısmı ifayı reddetmek borçluyu zor duruma düşürecekse ve mk 2'cilerin her yerde kullanmaya (bkz: mk 2 hukukçusu) bayıldığı dürüstlük kuralına aykırıysa alacaklı kısmı ifayı kabule mecburdur.ancak dikkat edelim kural kısmı ifayı kabule mecbur olunmadığı yönündedir.
• hesaba geçirmek,kaydetmek.
• borsa terimi olarak : üyelerin, bir piyasadan doğan alacaklarını, talimatları doğrultusunda diğer bir piyasa işleminden doğan borçlarını ödemede kullanabilmeleridir.