• "hayatımı yaşayan biri var… ve onun hakkında hiçbir şey bilmiyorum."

    demiş ya.
    onu çok iyi anlıyorum.
  • 1867 - 1936

    siciliya dogumlu italyan yazar. goethe cevirileriyle ilk girisimlerini göstermis, daha sonra the outcast (1893) adli ilk romanini yayimlamistir. 1894 yılında görücü usülü evlendirildigi karısı antonietta portulano'nun ruhsal cöküntüsü ve tanisi konulamamis akli dengesizligi nedeniyle yazini gitgide daha melankolik pesimist, vehim ve hastaliklar, cilginlik üzerine kurulu hale gelmistir. karisinin rahatsizligi nedeniyle gitgide daha izole olmustur.
    birinci dünya savasinin patlak vermesiyle tiyatro oyunlari yazmaya yönelen pirandello'nun ilk tiyatro eserleri arasinda better think twice about it!, liolà, and it is so!, if you think so, adli oyunlar vardir -ki bu oyunlarin her biri bir haftadan az sürede yazilmistir.-

    22 - 24 yılları arasında hatırı sayılır az sayıdaki yayınevleri arasında popüler olan yazar, 1925 senesinde mussolini'nin büyük yardımı ve tesvikiyle roma'da kendi tiyatrosunu kurmus, bu da onun fasist oldugu yönünde akademisyen ve aydinlar arasında büyük tartismalara yol acmistir.

    oyunlarından "as you desire me"nin broadway'de sahnelenmesinden hemen sonra pirandello ölümünden iki sene önce yani 1934'de nobel ödülü almistir.
  • ''pekala bilirsiniz ki hayat sonu gelmeyen mantıksızlıklarla doludur, bu mantıksızlıklar -yüzsüzlüğe bakın- doğru gibi görünmeye bile muhtaç değildirler, çünkü gerçektirler.''

    altı şahıs yazarını arıyor
  • "ruhlarımızın birbirini anlama, yakın olma yönünde kendilerine özgü bir yolu vardır, öte yandan dışsal kişiliklerimiz halen sıradan sözcüklerin ilişkisine, toplumsal kuralların kölelliğine hapsolmuş durumdadır" demiş, bir tereddüdün romanı'nda ismi çok geçen yazar.
  • peyamı safa'nın bir tereddüdün romanı isimli kitabında ismine sıkça rastlanılan; belki de radikal bir yorumla; "çıplakları giydirmek" isimli piyesinin üstüne kitap yazılmış tiyatro yazarıdır.
  • "kafese hapsedilmiş kuş ile sandalyeye dönüştürülmüş ağaç, belki de bu ötüş ve bu gıcırtı aracılığıyla birbirlerine dertlerini anlatıyorlardır, kim bilir."

    biri, hiçbiri ve binlercesi kitabından alıntı.
  • -pirandello okudun mu?
    -evet
    -swinburne okudun mu?
    -okumayan var mı?
    -herman hesse okudun mu?
    -evet ama eşcinsel değilim.
    -eşcinsellerden nefret mi edersin?
    -hayır ama onları sevmem.
    -peki, ya silahlar?
    -ne olmuş silahlara?
    -silahlar hakkında ne düşünürsün?
    -iyidirler.
    -önyargılı mısın?
    -herkes önyargılıdır.
    -tanrının nasıl bir şey olduğunu düşünüyorsun?
    -kıvırcık saçlı, beyaz sakallı ve kamışı yok.
    -aşk hakkında ne düşünüyorsun?
    -aşk hakkında düşünmem.
    -oldukça ukala bir tipsin. sana adresimi vereyim, gel beni gör.

    (bkz: charles bukowski)
  • gerçekliğin mutlak göreceliği üzerine kafa yormuş bir yazardır. "hiçbir şey gerçek değildir" der. tiyatro; onun için, bu gerçek olmayan oyunun gerçekçilik olarak kendini ortaya koyacağı, gerçekliğin özüne uygun karşılık vereceği yegane yerdir*. o yüzden altı kişi yazarını arıyordur durmadan. ve ağzı çiçekli adam oturmuş bir istasyonda ölümü beklemektedir sakince.
  • nobel odullu tiyatro yazari...sicilyali oldugu icin olsa gerek oralarda her adimda bir pastane, cadde, bar, otel, cafe gibi yerlerin isim babaligini yapan ve garibaldi adiyla yarisan kisi..
hesabın var mı? giriş yap