• türkiye'nin yeni bir anayasaya ihtiyaç duyduğu konusunda neredeyse bir konsensus olduğu hepimizin malumu. ben de bu noktada, bu anayasanın kesinlikle bir kurucu meclis tarafından yazılması gerektiğine dair fikrimi ifade etmek isterim.

    bu meclisin üyeleri kesinlikle kurucu insanlardan seçilmelidir. içlerinde hem kurucu hem sulucu kişiler de olabilir ancak bu kişiler meclis çalışmalarının sürdüğü dönemlerde sulu takılmamalıdır, zira sulunun getirdiği ruh hâli saldırganlığa yahut bastırılmış hınç duygularının* açığa çıkmasına neden olabilir. bu duygularla yazılacak bir anayasa isteyenlerin yeni bir anayasaya ihtiyacı kanaatimce yoktur, '82 anayasası yeterince hınç doludur. oysa kuru, insanda bir dinginlik hâli, bir dünyayla ve her şeyle bir olma duygusu yaratacağından, her zamankinden fazla ihtiyaç duyduğumuz millî çokluk içinde birlik ve beraberlik ortamının alt/üstyapısını kuracak bir anayasayı olanaklı hâle getirecektir. kanaatimce, böyle bir ortamda hem her türlü detay ıncığına cıncığına kadar tartışılır, hem de bu detaylar yüzünden meclis görüşmeleri tıkanmaz (kim neyi ne kadar tıkayabilir alla'şkına?). aynı noktaya bir diğer yandan bakarsak, fikir ayrılığına düşen meclis üyeleri hangi konuda fikir ayrılığına düştüklerini kısa bir süre sonra unutacağından, ve akıllarında yalnızca en çok tekrarlanan (dolayısıyla az-çok uzlaşıldığını varsayabileceğimiz) ana fikirler kalacağından, ortaya üzerinde uzlaşılmış bir anayasa çıkacaktır. sonuçta, "tabiî yaa niye olmasın ki?" nidâlarıyla ve anlamsız alkışlarla kabul edilen bu anayasa, sanıyorum ülkemizin gördüğü en özgürlükçü anayasa olacaktır.

    kendi adıma, yıllardır yasalarını avrupa'dan almaya alışmış ülkemizin bu anayasa için de lojistik olarak hollanda modelinden faydalanabileceğini düşünüyorum - böylece, müzakerelerin durma noktasına geldiği avrupa birliği'yle de yeniden bir sıcaklık, bir yakınlaşma yaşanabilir. olmazsa, afgan modeli de bir alternatif olarak düşünülebilir.

    nedensiz öfori ve gülme krizleri zaman zaman görüşmeleri kesintiye uğratabileceğinden bu meclisin yeni bir anayasa yazması nispeten uzun zaman alacaktır, doğru. gerçi kurucularımız (meclis üyesi olsunlar olmasınlar) zamanın nasıl geçtiğini anlamayacaktır, ancak diğer yurttaşlarımız gerekli sabrı gösteremeyebilir. bu sorunu aşmak için, kurucu meclis çalışmalarının sürdüğü dönemde, yurt sathında isteyen bütün yurttaşların katılabileceği kurucu konseyler oluşturulabilir (çarşaf olarak '82 anayasasının sayfalarının kullanılması kaydıyla). böylece hem her bir yurttaşımız kendini bu ülkenin kurucu bir unsuru olarak görmeye başlar, hem de yürürlükten kalkmakta olan '82 anayasası ilk defa hayırlı bir işe vesile olmuş olur.

    ps: bu arada, kurucu meclis tarafından yazılan anayasanın bekçiliğini yapacak anayasa mahkemesi üyeleri de elbette kurucu üyeler olmalıdır. memur kafasıyla rejim ayakta tutulamaz, bebek kafası gerekir.
  • 27 mayıs devriminden sonra yeni anayasayı hazırlamakla görevlendirilen meclis. üniversitelerden, sivil toplum kuruluşlarından ve dp dışındaki siyasi partilerin üyelerinden oluşturulmuştu.
  • yakında gündemimize girecekmiş gibi hissediyorum.
  • ben halk tarafından seçilmiş bir kurucu meclis duymadım. kurucu meclis, ya darbe dönemlerinde ya da diktatörlüğe geçmek isteyen iktidarların isteğiyle ortaya çıkar.
  • kurulması durumunda anayasa'nın değişmez maddelerinin dahi konuşulabileceği meclistir.

    not: bunu diyen bir genel başkan.
  • yeni bir devlet ya da anayasa düzeni kuran meclislere verilen ad. (bkz: birinci tbmm)
  • hukuka uygun olarak oluşması mümkün olmayan meclistir. zira hiçbir anayasa kendi kendini ortadan kaldırmaz. eğer bir anayasa'da yeni bir anayasa'nın yapılabilmesi için bir meclisin oluşabileceğine dair hüküm varsa toplanan meclis de teknik olarak kurucu meclis olmaz.

    bir meclise kurucu meclis diyebilmemiz için yetkisini kendisinden alması gerekir. yetkisini mevcut anayasa'dan alan bir anayasa değiştirme meclisi'nin (bakın kurucu meclis demiyorum) yaptığı iş hukuk tekniği açısından yeni bir anaysa yapmak değil var olan anayasa'da değişiklik yapmaktır. velev ki anayasa'yı baştan sona yeniden yazmış olsun.

    kurucu meclisler hükumet darbesi, halk ihtilali, savaş, rejim değişikliği gibi durumlarda ortaya çıkar ve hiçbir kişiden yahut metinden yetki almaksızın egemenlik hakkını kullanır. kurucu meclis, "sadece ben istediğim için bu böyle oluyor. var mı itirazı olan" diyen meclistir.
  • anayasa yapmak uzere halk tarafından secilerek oluşturulmuş,
    demokratik kuruculuk sahibi meclistir.anayasa yapım sürecinin demokratik olabilmesi için bu meclisin referandumla belirlenmesi lazım gelir.

    ulkemizde darbe zamanları bunlara rast gelinir.
hesabın var mı? giriş yap