kravat

• erkek modasının onemli aksesuarı.
  türkiye’de, osmanlılar’da ilk kravat takan padişah, sultan abdülmecid’dir.batılılaşma hareketiyle gelişen osmanli – avrupa ilişkileri sonucu, kravat önceleri aydın tabakalarca kullanılmıştır. padişah tarafından kullanılmasıyla da yüksek sivil memurların kravata olan ilgisi artmıştır. birinci dünya savaşı’ndan sonra devlet memurlarının çoğunluğunun kravat kullandığına dair bilgiler vardır.cumhuriyet sonrasında ise bu giyim eşyası herkes tarafından kullanılır hale gelmiştir.
  
  400 yıllık bir geçmişe sahip kravatın hırvatistan kökenli olduğu artık hemen herkes tarafından bilinmektedir. 1600’lerde hırvat kadınları savaşa giden erkeklerinin boyunlarına başlarından çıkardıkları atkılarını özel bir düğümle bağlarlardı. bu düğümün onları koruduğunu düşünür, uğur getirdiğine inanırlardı. ayrıca bu atkıyla her zaman onların yanında olduklarını hissettirirlerdi.zaman içinde bu boyun bağı hırvat askerlerinin üniformasının bir parçası olmuştur.
  
  hırvat askerlerinin kendi kurdukarı özel birklikle fransız ordusunda yer almaya başlamalarıyla, kravat da fransa’ya girmiştir. süslerine düşkünlükleriyle ünlü fransız kadınları, bu özel düğümlü boyun bağlarına büyük ilgi göstermiş ve bu aksesuvara ‘a la croate’ (hırvat usulü) demişlerdir.fransa’da çok tutulan ve moda olan bu aksesuvar dünyaya kravat adıyla yayılmıştır.
• kendi başına işlevsiz bir nesne olabilir. ancak öyle takım elbiseler var ki; üzerine bu mereti kullandığınız zaman dünyanın en cool insanı olurken aynı takım elbiseyi kravatsız kullandığınızda polat alemdar'dan hallice oluyorsunuz.
• di$ardan bakildiginda, boynuna bir bez bağlayip karizma yaratmaya çali$mak gibi doğada hiç bi$eye benzemeyecek derecede anlamsiz zirzavat.
  insanoğluna eziyetlerin en büyüklerinden. bazi insan gruplari bu bez parçasi giyildiginde saygida kusur etmeyecek derecede yav$akla$ir.
• erkeklerin en nefes kesici aksesuarı. benim de nefesimi kesiyor şu an, ordan biliyorum.
• takılmanın zorunlu olduğu yerde sıradanlaşan, takma zorunluluğu yokken kullanıldığında genellikle prestij konusu olan giyim aksesuarı. teknik olarak gereksizdir, ne göbeği kamufle eder, ne soğuktan korur, ne güneşi engeller!.. tıpkı kol düğmesi, mendil, fular gibi şıklık konusunda kullanılan bir tekstil ürünüdür sonuçta. giyimle uyumlu bir kravat seçildiğinde göze hoş görünür, hele bir de uygun boyda bağlanmışsa, tadından yenmez ama o kadar.
• şimdi biz böyle 200 yıl öncesinin kıyafetlerine bakıp bakıp gülüyoruz ya, lan tiplere bak peruk takıyo filan diye, işte 100 yıl sonra da bu kravatlara bakıp bakıp öyle gülecek gelecek nesiller. yok efendim medeniyetmiş de, beyefendilikmiş de... götüyle gülecek hem de adamlar bizim beyefendilik dediğimiz şeye, bak buraya yazıyorum...
• adamdan sayılmanın en kolay yolu. boynunuza bir bez parcası baglıyorsuz, hop beyefendi oluyorsunuz bir anda. halbuki dunyanın papyondan sonra en gereksiz ve boktan aksesuarı.
• yavşak fransızların gereksiz yere icat ettiği hiç bir boka yaramayan aptal aptal bağlamaya çalışılan ve onsuz bazı yerlere girilemeyen bazıları pağlı bazıları ucuz, çeşit çeşit desenleri olan dandirikten, püftürükten alet.
• okullarda zorla taktirilan, gomlek yakasina gecirilen, sekilli baglanmadikca cok cirkin duran, habire modasi degisen kumas parcasi.
• ayrica bir takim restaurantlarin olmazsa olmazi. yaninizda yoksa size kendileri hemen bitane temin ediyorlar.