korkuluk

• bir eğlence yerindeki kalabalık kız grubu ile birlikte takılan tek erkek. bir nevi orospu çocuğu.
• korkuluk aslında içinde korkuyu barındırmaz diyemeyiz. korkuyu içine hapsederek korkuyla aramıza mesafe kor aksine. korkuluk olmayan bir merdivende düşme korkusu vardır örneğin(bkz: merdiven). korkuluk bu korkuyu saklar içinde, biz de rahat rahat inip çıkarız, inip çıkarız..
  
  akılda kalan: ayrıca korkuluğa dikkatli bakınız. ölüm korkusunu taşıdıklarından olsa gerek hiç de tekin değildir o soğuk parmaklıklar. insanın gözü takılır..
• korkuluk, yaşanan ani bir olay sonucu aşırı derecede korkan ve bunu üzerinden atamayan kişilere karşı uygulanan kocakarı tedavi yöntemlerinden. korkuluk çıkarmak ya da korkuluk aldırmak şeklinde adlandırılmaları vardır.
  
  korkan kişinin kasıklarında şişlikler oluşuyormuş. kasıklar ovalanarak bu şişlikler dağıtılmaya ve korkuluk çıkarılmaya çalışılıyor.
• insanın kendi içine de bunlardan bir tane dikmesi lazım. anksiyete nöbetlerinde, çok ama çok korktuğunda, kalbindeki korkuluğu meydana çıkarmalı insan; böylece o korkular, susmak bilmeyen ürkütücü siyah kargalar kaçıp gitsinler. durumu zorlaştıransa bu korkuluğun başka yürekten yapılmış olmasının evla olması. çünkü çoğu zaman insan kendi kalbini ne kadar korumaya çalışırsa o kadar yara alır, bir kalbi ancak başka bir kalp korur.
• balkon, teras, merdiven gibi yerlerde aşağı düşen olmasın diye kenarları çepeçevre dönen emniyet gereci.
• bu sabah beni altıma sıçırtan nesne.
  
  görsel
  
  anlayana kadar içimden bildiğim tüm küfürleri ettim.
  ne olduğunu tam olarak kavrayamayanlara ithafen, kendini asmış adam süsü verilmiş bir manken.
• aslan, kaplan, ayı ya da kartal değil de insan görünümünde yapılmasının sebebi insandan daha korkunç bir varlık bulunamamasıdır.
• urla'nın bademler köyünde mezarların yeni olanlarının başında renkli bezlerden, çaputlardan tuğ gibi, yer bayrağı dedikleri korkuluklar oluyor, bu kuşları ve köpekler, tilkileri mezara sataşmaktan alıkoyuyor. gelenek olarak hala sahip çıkıyorlar. mezarlar mermere çevrildiğinde artık yer bayrakları kaldırılıyor.
  
  şile ağlayankaya'nın suyuna "korkuluk suyu" denirmiş. korkanlara içirilir, şifayla geçirirmiş.
  
  (bkz: parapet)
• peygamber vitesi'nin müzik hayvanı'ndan çıkarmış olduğu albümün içindeki en iyi şarkı.
• karali yesilli korkuluk, -herkes bilir ki- sapkasina kus tunedigi halde, ve her tarafinda sapla samanla, oyle durur iste. umrunda degil. arpa tarlasinda durur. dusunmeye yaramaz kafasi; ruzgar esmedikce, kollari hic kipirdamaz. fareler cirit atar. korkuluk, arpa tarlasinda durur. karali yesilli korkulugun kederi benimkinden de buyuk, ama artik kaderine boyun egmis o. hayat zalim ya, yine de umrunda degil. arpa tarlasinda durur. - hakiki pink floyd, "scarecrow", 1967.
  
  bu tarlanin bekcisiyim ben. ustum basim yirtik pirtik. kalpten bagliyim vazifeme, viz gelir yagmur, aldirmam firtinaya. ama bir sarkim olsaydi keske, miril mirildanirdim, her gun. tek basima duruyorum iste. yazin gunes acar, kis gelince kar yagar. gozum gormez, dilim soylemez. ruzgar aldi goturdu sapkami. ama bir sarkim olsaydi keske, miril mirildanirdim, her gun. mevsimler degisir durur, turlu hikaye. herkesten ve her seyden uzak bu tarlada, yapayalnizim. tepemde yildizlar; istesem de erisemem ki. kafamin ici dolu sessizlik, samandan baska. isil isil ay dogar sonra, sevgili dunyamiza. ah, bir sarkim olsaydi da keske, miril mirildansaydim, her gun. - magna carta, "scarecrow", 1970.