koleksiyon
-
insanoglunun en acayip huylarindandir. öyle böyle degil.. koleksiyon koleksiyonuna ho$geldiniz, be$ gittiniz, bakin ek$i sözlük yazarlari neler biriktirmi$..
* bir zamanlar vardi bundan bende.
+ halâ var, e$$ek kadar olduk ama..
? bazen kendimi yapmaya calisirken yakaliyorum
gecmi$inizde 80lerde cocuk olmak gibi bir talih ku$u varsa muhakkak bir yerinden bula$mi$sinizdir zaten koleksiyon i$ine:
* anahtarlik koleksiyonu : 80'lerin en revacta* koleksiyonlarindan ömür törpüsü, harclik düsmani biri.
+ vhs koleksiyoncusu / betamax koleksiyoncusu : trt kayitlari, videocu günleri.
+ cizgi roman koleksiyonu : bitmez.
+ dergi koleksiyonu : mahiyeti degisiyor zaman icinde tabi, buradaki dogan kardes, milliyet kardes filan olsa gerek.
* gazoz kapagi koleksiyonu : olmazsa olmaz! annelerin "evladim sokagin kiri, mikrobunu getiriyorsun" söylemlerine kurban gitmedigi müddetce büyür de büyür, torbalara sigmaz. sen-sun, yedigün, uludag, coca cola...
+ jules verne eserleri koleksiyonu : saygilar abi
- kagit kapli seker koleksiyonu : belki kagidi biriktirilebilir ama, $eker asla!
+ kitap koleksiyonu : mesela tüm serhat yayinlarini toplama cabasi.
* kokulu kagit koleksiyonu : rengarenk, kullanmaya bir türlü kiyilamayan bir ton kagit. kac agac kesildi onlar icin sen biliyor musun?
- olu kelebek koleksiyonu : biraz daha elit kesime hitap ediyor bu sanki.
* parfum "$isesi" koleksiyonu : kiz kisminin gözlerini mücevherden cok önce, daha kücük yasta parlatir süslü $i$eler.
* pecete koleksiyonu : 80'lerin unutamayacagi bir baska fenomen. kebapcilar nefret ediyordu bundan sanirim.
* po$et koleksiyonu : evet bunu bile.
+ pul koleksiyonu : azimle yaptik pul koleksiyonunu, göstermeye cok sonra basladik.
- silgi koleksiyonu : kirtasiye kokusunun ba$ müsebbibi.
? ta$ koleksiyonu : her gün sokaktasiniz ama yerde ilginc bir ta$ görmeyeli cok oldu degil mi?
- yaprak koleksiyonu : ders icin mecburen toplanirdi en az bir kez.
+ yara koleksiyonu : kabugunun degil allahtan.
bu ku$ak büyüyünce de aliskanliklarindan vazgecmedi kolay kolay:
+ cd koleksiyonu : o yeah
divx koleksiyoncusu / vcd koleksiyoncusu / dvd koleksiyoncusu / blue ray koleksiyoncusu / 8mm koleksiyoncusu : emege saygi, maa$ima zam!
+ cizgi roman koleksiyonu : bitmeeez..
+ dergi koleksiyonu : mahiyeti degi$ti i$te.. anla sen onu.
+ entry koleksiyonu : yok mu?
- fi$ koleksiyoncusu : vergi iadesi gelip cattiginda yok olur bu.
+ eski fotograf koleksiyonu : olmalisin.
- gazete koleksiyonu : üst üste, üst üste.
- imzali kitap koleksiyonu : ke$ke.
- izmarit koleksiyonu : böö
+ kitap koleksiyonu : en sevilen yazar, en sevilen tarz, en sevilen yayinevi.. en sevilen kitap, her dilde!
- mantar koleksiyonu : $i$e bitmeden, sarho$ olmadan yaz üzerine bence.
+ para koleksiyonu : kiymetsiz yabanci paralar tercih sebebidir, yoksa döviz bürosu paklar onu.
- parfum koleksiyonu : duty free?
- plak koleksiyonu : ooo yeah
- playlist koleksiyonu : mp3 cikti mertlik bozuldu
- porno film koleksiyonu : ar$iv diyoruz buna aslen.
- prezervatif koleksiyonu : acil durumda tarihine bakmadan bozma koleksiyonu!
- sigara koleksiyonu : i$te ba$arisizliga mahkum bir koleksiyon daha..
* sinema bileti koleksiyonu : kiminle, nasil gittigini hatirlamiyorsan at artik onu.
- unlulerle birlikte cekilen fotograflar koleksiyonu : ma$allah!
+ kupa koleksiyonu yapmak : kirilirsa mirilirsa cok üzülüyor insan.
? likor koleksiyonu yapmak : koleksiyonu olmuyor bunun, anca $i$esini biriktirirsiniz belki..
- safety card koleksiyonu yapmak : arkadasim iki dakika rahat dur, iniyoruz simdi.
- $amdan koleksiyonu yapmak : mum ile alakali degil bu.
koleksiyonu üzerinde ta$imak var bir de
- atki koleksiyonu : amac her ki$ gününe bir atki.
- forma koleksiyonu yapmak : maddi durum elverse tereddüt etmeden yapilacak bir koleksiyondur aslen.
- ic camasiri koleksiyonu yapmak : artik kimse pul koleksiyonu göstermiyor azizim, nerde kaldin sen???
? mavi jeans istanbul koleksiyonu koleksiyonu : severek izliyoruz
- vatka koleksiyonu : ara sira zeki müren'i, ahu tugba'yi rüyasinda gören, 80'lerde girdigi travmadan cikamamis insanlar yapiyor bunu sanirim.
herkes $ansli dogmuyor ama zengin olanlar sunlari da yapabilirler:
- kol saati koleksiyonu : bir yere gec kalirsa affedilemeyecek insan.
- figur koleksiyonu : *
- ytl koleksiyonu : allah daha cok versin.
- antik sikke koleksiyonculugu : nöbetciler!
- swatch koleksiyonu yapmak : sana hicbir sey demiyorum.
illa ki ruh hastalari da var aramizda. oo kimleri görüyorum?
- arabadan sarkan giysi parcasi koleksiyonu
- bicak koleksiyoncusu
+ elf kulagi koleksiyonu
- kemik koleksiyoncusu
? kesik el koleksiyonu
- kul koleksiyonu
- milli cinayet koleksiyonu
- ölü koleksiyonu
- penis koleksiyoncusu
- sümük koleksiyonu
- zeki demirkubuz koleksiyonu **
- cenin koleksiyonu yapan psikopat doktor
- evlerinde cop koleksiyonu yapan insanlar
- isyerinde cop koleksiyonu yapan insanlar
- kicinda cop koleksiyonu yapan insanlar
- uyusturucu koleksiyonu
+ virus koleksiyonu yapmak : ba$ladim, hayirlisiyla gelecek gerisi.
bir de senin kafan kari$mi$ demek istedigim koleksiyoncular var elbette:
- damga pulu koleksiyonu
- gobeksiz ytl koleksiyonu yapmak
- araba parcasi koleksiyonculugu
? bilgi koleksiyonculugu : olsa dükkan senin
- banal metaforlar koleksiyonu
* bitirilen oyunlarin save dosyalari koleksiyonu
- elvah i naksiye koleksiyonu
- istiklal misaki milli koleksiyonu
- mangal koleksiyonu
- makina koleksiyonu
- matematik koleksiyonu
- sirca hayvan koleksiyonu
~ yildiz koleksiyonu : hep istediydim.
? diploma koleksiyonu yapan insanlar
ve bittabi eski sevgili koleksiyonu : no comment
hadi bu da benden olsun: arkada$ koleksiyonu, yok degil. -
ikea'nın
yirmi iki metrekarede yaşıyoruz
otuz beş metrekarede yaşıyoruz
şeklindeki konsept çalışmalarına
"rönesanstan kalma şatoda yaşıyoruz"
"35 odalı konakta yaşıyoruz"
"evde halısaha maçı yapıyoruz cumartesi 9-10 boş musun hacı ? "
şeklinde alternatiflerle cevap vermesini beklediğim mobilyacı. -
israrcilik, obsesyon, farkli olma guduleri gelismis kisilerin tursusunu kurduklari sey
-
bir mobilya değil tasarım markasıdır esasında koleksiyon. yaratılan her şeyin ismiyle bütünleşmiş bir hikayesi vardır. özel üretim şarapları ismini kahkaha tanrısı risus'tan alır mesela. dervish bardaklarının gezgin serisi vardır mesela; dünyanın dört bir yanından farklı farklı hikayeler anlatır hepsi. sonra ada isminde bir paravanları vardır; kalabalığın ortasında bile kendi adanızı yaratmanızı sağlayan.
yaratırken altına dünyanın öyküsünü koyar yani, başka bi yandan bakmak gerekir o yüzden yaptıklarına. -
-
daha türkçe ifadesi, derlem.
-
umuttur. yeni şeyler ekleyecek kadar yaşayacağım demektir biraz da.
en istikrarlı koleksiyonum çay şekerleri oldu. kazara başladım sonra çoğalınca "ne yapsam bunlarla?" deyip yemek masası yapmaya karar verdim. cam bir yemek masası, altında çay şekerleri. küp şekerler yok, masanın altındaki 1 cm'lik derinlikte paketli toz şekerler olacak şekilde hayal ettim. 6 yıl önceydi. evim bile yoktu öğrenci yurdundaydım.
sonra kendi evim oldu, tam hayalimdeki gibi bir çatı katı. ama eşya yoktu, tek bir minder bile. ilginç bir şekilde yemek masası verdi biri; cam, altında bir cm derinlik olan büyük ve çok güzel bir masa.
şekerleri koydum, yemekler yaptım, misafirler geldi gitti o eve. annem hiç gelmedi, babam da.
şeker toplamaya devam ettim. biraz birikince o ağır camı kaldırıp altına yerleştirdim ara ara. yeni şekerler alabilmek için bilmediğim yerlere gittim, çok güzel tatlar keşfettim, kötü çaylar da içtim bu arada.
bir gün eve geldiğimde masayı paramparça buldum. o an hayatımdaki her şeyin kırılma noktasıydı ama tek somut olan masaydı. eve kimse girmemiş nasıl patladı o temperli cam hâlâ fikrim yok.
şeker toplamaya devam ettim, cam yaptırma beklentisiyle. 3-4 ay sonra hayatım bambaşka bir yöne gitmeye başladı. taşındım, masa şimdiki evin bodrumunda duruyor.
bu eve annem de babam da geldi birkaç defa. çözüme varmasa da kavgaların bitebileceğini öğrendim. aynı şeylerin söylemediği yerde, sessizlik bir uzlaşma metoduydu. konuşmadık nedenler üzerine.
halil cibran,* "içinizdeki şarkı söyleyen ve düşünen şey, hâlâ yıldızların uzaya serildiği o ilk anın sınırları içinde yaşamaktadır." diyor. ben o koleksiyonu kırılmadan önceki haliyle hatırlıyorum.
şeker toplamaya hâlâ devam ediyorum. eskisi kadar heyecan yok içimde. bazen ilk defa gittiğim bir yerden şeker almayı unutuyorum, bazen aldıktan sonra kaybediyorum. bir koleksiyona devam etmekten çok alışkanlık oldu. yeni şeyler ekleyecek kadar yaşama beklentisi mi güzel hatırlanacak şeyler yaşayamama korkusu mu ağır basıyor kestiremiyorum. -
hayatımın bir dönem benim için en özel uğraşıydı. küçük yaştan itibaren toplamaya koleksiyon haline getirmeye çalıştığım şeyler vardı. özellikle ergenlik ve biraz sonrası bu tavan yapmıştı. sonra bunların bir çoğu zamana yenik düştü, bir kısmını da artık dışarıdan almıyorum aramıyorum da. kendim yapıyorum, kendi koleksiyonumu kendim üretiyorum. şimdi büyüyüp eşek kadar adam oldum ama küçüklükten beri asla bırakmadığım tek bir koleksiyonum kaldı, kasetler.
küçüklükten itibaren topladığım kasetlerle beraber şu an 5 kutudan biraz daha fazla kasedim var. hepsini de çok seviyorum hala dinlediğim müzikler. belki de müzikte analog kayıt olayını sevdiğim için hala bu kasetleri topluyorum. plakta topluyorum mesela sevdiğim bir şey denk geldikçe, ama kasetler gibi olamadı plaklar benim için. bazen düşünüyorum daha bacak kadar veletken oradan buradan bulduğum paralayla gidip hard rock-blues-klasik rock kasetlerini nasıl gidip almışım. o yaşta başladığım şeyi sonra hiç bırakamadım ve hala eskisi kadar çok olmasa da buna devam ediyorum. bazı kasetlerim eskidi iyice, kaset görmüş olan jenerasyon bilir. bu kasetlerde zaman geçtikçe banttan sesler uçar kasetten artık ya ses çıkmaz yada boğuk berbat içindekiyle alakasız sesler çıkar. şu an kasetlerimin küçük bir kısmında bu var, artık dinlenecek gibi değiller ama atmıyorum kıyamıyorum. bozuk ta olsa koleksiyonumun bir parçası sonuçta. hele küçükken aldıklarımı atmam söz konusu bile değil. bir kasetçalarım var ve buna orta seviyede hoparlör aldım bu şekilde kullanıyorum hep senelerce. birde evde çok güzel zamanına göre harika devasa bir müzik seti var. ama enerji girişinde bir sorun var tamir ettirebilecek kimseyi bulamadım, yatıyor kenarda.
kaset dönemi çoktan kapandı, eski alışveriş yaptığım yerlerin çoğu kapandı veya el değiştirdi bulunmuyor bunlar. çok uğraştım çok yere gittim bir sürü insanla görüştüm ve bingo! bir kaç tane müzik işi yapan iş yerinin deposunu buldum. son bir kaç yıldır alışverişlerimi buralardan yapıyorum. adamlar atsan atılmaz satsan satılmaz diye eski kaset cd vs. ne varsa depolara doldurup kapısına kilit vurmuşlar. arada bir zaman buldukça, çünkü zaman gerektiren bir şey, gidiyorum yanımda o işyerinin çalışanlardan biriyle depoya giriyoruz. en temiz yerinde iki parmak toz bulunan ve oksijenin en az 3 ay önce uğradığı deponun içinde kasetlerin arasından sevdiğim bir şeyler bulmaya çalışıyorum. en son gittiğimde çok sevdiğim iki grubun konser kayıtlarını bulmuştum mesela.
sanırım bu işi daha uzun yıllar boyunca arada bir de olsa yapacağım. hala arada kasetlerimi dinliyorum. bazen arkadaşlarım geliyor onlarla dinliyoruz. bazen onların olduğu yerden geçerken gözüme takılıyorlar elime alıp bakıyorum sadece. belki müziği sevmemden kaynaklanıyor, belki sadece bir alışkanlık, belki de eskiyi özlediğim için. -
(bkz: maç bileti koleksiyonu)
-
koleksiyoncu olmak ve kafayı sıyırmak arasında çok ince bir çizgi vardır..ayrıca biriktirilecek şeyler özenle seçilmeli,çöp olan şeyler çöptür,çöp toplamak koleksiyonculuk değildir!
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap