• yavruları çok güzel olan. deli gibi saklanmayı seven hayvanceğiz.
    tanımayanlar "fare gibi bişey bu" tepkisi verebilir. fare değildir. güzeldir.
    yiyenlerin pipisi düşsün, kukusu yapışsın. yemeyin insafsızlar.
  • çok uysal görünümlü ama aslında psikopat yaratıklardır. bir gün akşam eve geldiğim zaman kafese baktım. karnı şiş olan (ben obez oluyor sanmıştım) türkan doğurmuştu ve bu iki kafadar koşarken iki adet ölü yavrunun üzerine basıp duruyorlardı. meğer doğuma yakın baba kobayı kafesten ayırmak gerekiyormuş. çünkü baba anneyi kıskanıp yavruları öldürebiliyormuş. acıktıkları zaman da durmadan kafesi dişleyip çıkan sesle kafa beyin ütülemektedirler. çok korkaklar, bakımları hamsterler göre zor ama hamstere göre avantajları var. bu arada ya ekran kayıyor ya da ben kafayı hafiften sıyırdım onu bilmiyorum.
  • yalniz kalmaktan hoslanmayan, kus gibi oten, domuz gibi yiyen, cok hizli kosabilen, esnek, yumusak tuylu, gozkapaksiz sevimli ve salak bir hayvandir. cift olarak alinmalidirlar (disi-erkek degil, disi-disi). benimkilerden ve you tube deki videolardan anladigim kadariyla guinea pig hayvani insanlardan cok korkuyor, ama cok istahli, hep yemek istiyor. yemek yiyebilmek icin bize katlaniyor. guinea pig insansiz daha mutlu yasar, ama havucu kim getirecek.
  • iyi ki almışım;sakin, sevilebiliyor,duygusal bağ kurulabiliyor,kokmuyor,ısırmıyor,yoğun bir ilgi beklemiyor,maydonozla mutlu olabiliyor,çok kolay bakılıyor ve tüm bunlardan dolayı çok özleniyor.
    ismini vereyim tam olsun:fırça
  • size en yakın olduğu anda bile sizden ürken kemirgen. sahiplerine çok çabuk bağlanırlar ve sevimlilikleriyle sizi de kendilerine çabucak bağlarlar. acıktıklarında ıslık çalarak sizi uyarırlar ki bu yemeğin verilme sıklığına göre onların bir muhabbet kuşu kadar sesli olmalarına sebep olabilir. elinize aldığınızda tırnaklarından belki rahatsız olabilirsiniz; ancak tüm ürkekliklerine rağmen deli etmedikçe ısırdıklarına veya tırmaladıklarına pek şahit olunmamıştır.
    maydonoz, salatalık, marul, buğday sevdikleri yiyecekler arasındadır. koca popolarından obur bir hayvan türü olduklarını tahmin etmek güç değil.
    kuru, temiz bir ortamda mümkünse geniş bir alanda( hareket etmekten büyük keyif alırlar ve özgürce hareket edecekleri alan olmadığında huysuzlaşırlar) talaş içinde beslemekte fayda var. yalnız, ilgisiz kalmaktan hiç haz etmezler öyle ki onlarla bir süre ilgilenmezseniz yuvalarından kaçıp evinizin her köşesine simetrik kakalarından serpiştirebilirler. kakalarının bir kısmını yeseler de tabiki yediklerinin yaptıklarına oranı sıfıra yakındır.
    çok hassas hayvanlardır ve çabucak hastalanabilirler. vitaminlerini eksik etmemekte yarar var. aşırı tüy dökebiliyorlar sonra.
    bence bir hamstera ya da bir tavşana tercih edilebilecek hayvanlardır birlikte yaşamak için. ancak kendilerine öyle bir bağlıyorlar ki kaybettiğinizde berbat bir yas dönemi sizi bekliyor oluyor*
  • kadir acıktığı zaman psikopat bir şekilde kafesin tellerini ısırmakta ve viyaklamaya benzer bir ses çıkararak yem istemektedir. türkan biraz daha sakin gibi görünse de ne zaman kafesin kapağını açsam benden ödü patlamakta ve pıtır pıtır koşmaktadır. aslında bunlar var ya çok şirin elemanlar. yıkanmaktan pek hoşlanmıyorlar gibi geliyor bana. o yüzden bu mevsimde onları yıkamıyorum. guinea piglerin kendilerine göre iletişim şekilleri var. yemek yemeden önce hırlamaya benzer bir ses çıkarıyorlar. bir de kadir türkan'ın yeşil biberine genelde saygı gösterse de türkan biberi kadir'in önünden zorla alıp kendi kemirmeye başlıyor. önlerine iki üç yeşil biber veya salatalık koysam da illa ki tek parça yemek için birbirlerinin önünden aşırmaya çalışmalarını izlemek çok eğlenceli bana göre.
  • kediden su semenderine, yılandan hamamböceğine, koyundan(ev içerisinde), inek yavrusuna, civcive, hemster a her türlü canlı beslemiş biri olarak herkesi temin edebilirim ki sahip olabileceğiniz en harikulade arkadaştır.

    henüz beraber yaşamaya başlayalı bir hafta oldu, ve daha bir buçuk aylık. fakat her haliyle can olduğunu bana ıspatlamış durumda. daha birbirimizi yeterince tanımamış olmamıza rağmen, çıkardığı sesler ve davranışlarıyla müthiş bir iletişim yeteneği, sevgiye ve sevmeye yatkınlığı olduğu açıkça ortada. bakımı son derece kolay. söylenilenin aksine kesinlikle koku yapmıyor, neredeyse hiçbir masrafı yok, bir şeyleri kemirip ya da bir şeylerin üzerine işeyip eve zarar vermiyor, asla ısırmıyor, tırmalamak nedir bilmiyor, tek yeteği kaçmak onu da çok uzun süre yapamıyor, çok kısa sürede sakinleşip bir sap maydanoza kanıp kucağınıza geliveriyor. biz henüz başaramadık fakat tuvalet alışkanlığı öğretilebiliyor(yalnızca kafesine yapması sağlanabiliyor). sahibini tanıyor ve sadakat gösteriyor.

    bütün bu özellikleriyle diğer bütün petlere hatta erkeklere bile on basar. hayatıma giren son erkek olması olası. yalnız bayanlara şiddetle tavsiye edilir.
  • çok korkak hayvanlarmış. bir hocam anlatmıştı: kobay labında ilk çalışmaya başladığı zamanlar, daha tezecik bir doktora öğrencisi, elinde metal aletlerle laba girmiş ve ayağının takılmasıyla elindeki tüm o aletleri şangır şungur yere düşürmüş. çıkan gürültü esnasında da bu pig'lerden bir tanesi kalp krizi geçirerek ölmüş.
  • tatlı olduğu kadar zeki de olan tavşan-sincap-hamster karması hayvan. çok da interaktifdir ayrıca karnı acıktığında, korktuğunda, mutlu olduğunda farklı farklı sesler çıkarır.. bir süre sonra bu tepkilerin ne anlama geldiğini öğrenir ve bu ufaklıkla rahatlıkla iletişim kurmaya başlayabilirsiniz. yanında asla onunla paylaşmadan yemek yemenize izin vermez, paylaşana kadar da susmaz kafanızı şişirir.. hatta benimki artık bu talepkar halini iyice abartmıştı.. ki mutfaktan buzdolabının kapısının açıldığını veya kapandığını duyar duymaz ortalığı ayağa kaldırırdı..
  • bunlar gebe oldular mı özellikle gebeliğin son zamanlarında karnını iki yanında yumurta gibi bir şişkinlik oluyor. bugün sabah bir baktım türkan'ın yanında iki tane yavru var. gözleri açık, tüylü ve dişli doğmuşlar ki normaldir efendim. bizim elemanlar sabah biraz bebek havasında olup viyaklasalar da akşam vakti koşup oynayan iki zıpıra dönüşmüşler. çok şekerler maşallah. anne ise şaşkın şaşkın yavrulara "bu da nedir arkadaş" edasında bakarken giderek yavrulara alışmaya başlamış. iyi ki durumu fark edip önceden babayı ayırdım. yoksa baba bunları kıskanıp öldürüyor.
hesabın var mı? giriş yap