kılıbık

• şener şen'in namuslu filminden 1 sene önce çekilen ve çok benzer bir konuyu çok benzer bir şekilde işleyen kemal sunal filmi.
  
  kılıbık'ta kemal sunal (kamil) fazla sesini çıkartıp hakkını aramadığı için mahallede herkesin üzerinden geçtiği, karısının köpek muamelesi çektiği, işyerinde kimsenin saygı göstermediği, kendi çocuklarının bile saygı göstermediği, hacı evsahibinin evden atmaya çalıştığı bakkala, kasaba veresiye borcu olduğu için karşılarına çıkamayan saf bir adam rolünde oynuyor. kemal sunal'ın karakteri daha sonra belalı bir suçluyla karıştırılınca mahalle halkı bir anda kendisine saygı duymaya başlıyor, ikramlar yağıyor, veresiye borcu affediliyor, ailesi ve eşi adama aslan muamelesi yapmaya başlıyor, ev sahibi "başımın üstünde yerin var" diyor. filmin sonunda kemal sunal'ın masum olduğu anlaşılınca millet yeniden köpek çekmeye devam ediyor.
  
  namuslu filminde de aşağı yukarı benzer bir işleyiş var. şener şen namuslu, saf, herkesin ezip geçtiği bir rolü oynuyor. apartmanın kapıcısı bile kendisine it muamalesi çekiyor ve çöpünü almıyor. eşi yatağına almıyor, çocuğu saygı göstermiyor, iş arkadaşları sırtına yük üstüne yük bindiriyor. yine hacı evsahibi adamı evden atmaya çalışıyor ve mahalle esnafı veresiye borcundan dolayı mal vermeyi kesiyor. ne zaman hırsızlık yaptığı düşünülmeye başlayınca mahalleli onu kılıç kalkan ekibiyle karşılıyor, ev sahibi en lüks daireye taşıyor, eşiyle kaynanası adamın kulu kölesi oluyor. sonunda namuslu olduğu ortaya çıkınca yine herkes adamdan nefret ediyor.
  
  iki film de 80 darbesinden sonra özallı yıllarda, yani "benim memurum işini bilir" yıllarında çekilmiş. iki filmde de toplum saf ve temiz karakteri ezmeye çalışıyor ama adamın suçlu olduğu kanısına varınca el üstünde tutuyor. iki filmde çok benzer yollarla toplum eleştirisi yapılmış.
• filmde nevra serezli 3999 liralık televizyon alarak ucuz alışverişin sırrını çözmüştür. zira kemal sunalın tabiriyle 4000 liraya alsa taksidini nasıl ödeyebilirdi ki. ayrıca kasap ile kemal sunal arasındaki diyalog harikadır
  
  +selamın aleyküm kasap efendi
  -aleykümselam kamil bey..hayırdır borcunu mu ödeyecen..
  +bir dahaki aya söz
  -ohoooo sen borcunu ödeyene kadar papa müslüman olur yahu...
• 1983 yılı yapımı muhteşem bir kemal sunal klasiğidir. kiracı-ev sahibi ilişkisi üzerine odaklanmıştır, ancak bir bölümünde de hapishanelerdeki ağalık düzenini anlatır. (bkz: onyedibela kadir)
  
  aslında kemal sunal bu filmde kılıbık değildir, tam tersine nevra serezli fazla cazgırdır. kemal sunal bu cazgırlığa karşı fazla sabırlıdır ve ayrıca kendi içinde yaşadığı birtakım korkuları vardır (karakola gitmek gibi).
  
  en güzel sahnesi hiç süphesiz ki kemal sunal'ın zurna sesiyle birlikte yatakta ayaklarını oynattığı ve sonrasında yukarı çıkıp ellerini bir o yana bir bu yana sallayarak halay ekibine katıldığı sahnedir. sırf bu sahne için filmi 100 kere izlemişimdir heralde.
• meğerse "kıl ibik"ten geliyormus..megerse horozlar yaslandiginda ibiklerinde kıl çıkarmış..hal böyle olunca da bizim kıl ibik horoz, tavuklar karsisinda otoritesini kaybedermiş..köy yerlerinde (tavuk, horoz gibi canlılarla pek hasir nesir olunan ortamlarda) karisina soz geçiremeyen erkeklere "kıl ibik" deniyormuş. sonra söylene söylene kılıbık olmuş kıl ibik..
• kalbi ılık ın yanlış anlaşılmış hali.
• bu filme vasat diyen insan vasat insandır. türk toplumunun ikiyüzlülüğünü ve güçlüye olan sempatisini seyirciyi tokatlarcasına göstermektedir. bu filmi izleyen türk seyiricisi, filmdeki mahallelinin kamil'in karabela sanılmasından sonra gösterdiği tavır değişikliğini katıla katıla gülerek izlemektedir. seyirci aslında kendisine güldüğünün farkında değildir. çünkü bu film bizi anlatmaktadır. sene 2021, film çekileli 40 sene olmuş hala türk toplumunda bir değişiklik yok. hala güçlüyü seviyoruz, en güçlüye tapıyoruz. malesef böyle.
• kemal sunal'ın dayak attığı tek filmdir.
  
  edit: yüz numaralı adam'ın sonunda da dayak atıyormuş efendim. teşekkürler rocknrolf.
• dün yayınlanan bilmem kaçıncı tekrarında,
  
  kemal sunal'ın "hay kafana benim kadar taş düşsün" dedikten sonra nevra serezli'nin kafasına tavandan kopan bir parça taşın düştüğü bölümüne hala güldüğümü gördüğüm bir türk filmi.
  
  bir de hemen akabinde kemal sunal'ın folklor ekibine katıldığı sahne vardı bak,, ehehe.
• kızmıştır ve telefonda karısına...
  -suyu koy bak bulaşıkları yıkamam ha!
• sıradan sade vatandaş olunca ağzına sıçılan kamil efendi, tecavüzcü kara bela olduğu anlaşılınca itibar sahibi olmuştur.
  ülkenin halı tam da bu işte. itibar sahibi olmak isteyen gençler için kılavuz niteliğinde.
  
  (bkz: ironi nedir nasıl yapılır)