• usb stickle şarkılarınızı dinleyebilmenizi sağlayan alet.*
    hayret ettim, nice araba modelinde çılgın çılgın özellikler var ama hayvan gibi fiyat var, usb yeri yok.
    bi de içi göründüğünden geniş. yıllarca hayvani büyüklükteki arabaları kullanan bana park ederken hayretler ettirtmiştir.
    her yere giriyo ipne.
    şirin mi şirin kendisi. hatta gören otoparkçı* bile 'en guzeli guçük araba abi' diyerekten aracımıza yavşıyor.
    yani hiçbişi yapmasanız mp3 çalar kıvamında yanınızda gezdirebilirsiniz, iyidir iyi...
  • küçücük fıçıcık içi dolu turşucuk..

    boyuna posuna bakmadan daha geçen gün ikea'dan aldığımız 2mlik koskoca yatak kolisini (katlanıp transformers etkisi ile değişen iç mekanı sayesinde) taşıyan aslan yavrusu..

    1 seneden fazla bir süredir kullanıyorum bu aslanı ve tık demedi.. öyle arabasına bakan, bakıma falan sokan bir adam hiç değilim.. leş içinde zavallım.. aldığımda yağını değiştirmiştim hepsi o.. bu kadar zamandır bana hiçbir sorun çıkarmadı.. aydos ormanındaki, 4x4 ciplerin bile zor geçeceği engebeli orman yollarına girdi çıktı, yakacığın roket rampası yokuşlarında gitti.. yahu bir tık de be adam.. bir öksür, bir arıza çıkar.. yok..

    ki aldığımda 3 yaşında ve 80.000 küsur km yol tepmişti az değil..

    2011 model kardeşleri de yakışıklı.. ama onun yeri başka..

    küçük olması sebebiyle park sorunu yaşamaz her yere girer..

    öyle ahım şahım bir yakıt tasarrufu beklemeyin.. ama ortalama bir benzinli aracın altında bir sarfiyatı olduğunu söyleyebilirim..

    küçücük motoruna rağmen çok tuhaf bir gücü var.. çok hızlı ivmeleniyor.. özellikle 3ncü viteste..

    sola dönüşlerde sıkıntı yaratan bir sol-ön sütuna sahip.. sıkıntılı yerlerde dönerken yolu görmek için eğilip bükülmeniz gerekebilir..

    bayan arabası diyenlere de teessüf eder, şu an trafikte dolanan koca koca ciplerin %80 ini kadınların kullandığını görmemelerine de tereddütle bakarım.. bir cherokee'den daha kadınsı değil bu haliyle..

    esasında boşa konuşuyorum bildiğin pikachu..

    (bkz: ismiyle müsemma)
  • moov'a ait olan bir tanesini (şu an güncel olan son kasa) yaklaşık 2 saate yakın bir süre kullanmış birisi olarak hakkında 3 5 kelime eyyorlamak istediğim cihaz.

    öncelikle bu arabanın bile bu kadar pahalı olmasında emeği geçen başta dış minnaklar olmak üzere herkesi kınıyorum. sonralıkla arabaya geçmek gerekirse fitesi yarı otomatik. bu da yarı otomatik fites kullanma inceliğini bilmeyen adam için konforsuzluk demek. böyle cvt gibi veya dsg gibi konforlu veya seri değil yani. ha ama vites beyninin nasıl çalıştığını çözseniz konforlu olabiliyor. ayrıca yokuş kalkış desteği var, yokuşta mesele olmuyo yarı otomatik.

    motoru 1.0 67 beygir. öyle uçmuyo kaçmıyo ama iyi kötü gidiyor fakat performansta beklememek lazım. sesini beğendim ama yüksek devir çevirirken. basası geliyo adamın, çok güzel hırıltılı bi motor sesi var. ama yatması kalkması çok dönüşlerde, hızı da hissettiriyor.

    aynaları kocaman kocaman, her yeri görüyosun arkandaki ama a sütunu belki alışmadığımdan garip geldi. önünü arkan kadar temiz göremiyosun :d malzeme kalitesine gelirsek ise yani sert plastiğe oturmuyoruz sonuçta. adam olana çok bile, babanız şahine biniyodu aq. ama içi ciks görünüyor beni sardı açıkçası. ortadaki tableti falan iyi bence.

    yakıtta şöyle benim kullandığım arabada ortalama 6.7 gösteriyodu. ben sürüşü bitirdiğimde de 6.7ydi. trafik olan bi saatti demek ki az yakıyor.

    özetle tam karıya, metrese, kumaya almalık araba. rabbim hepinizin metresine bundan alabilecek maddi güç nasip etsin amin.
  • göt kadar arabanın bile, ihtiyaçlarını karşıladığı için minyon bir insanın alıp keyifle binebileceği bir araba.
    sıfır araba bulmanın zor olduğu, ikinci el arabaların sıfırdan daha yüksek fiyatlara satıldığı şu günlerde 118.000 tl ye, 0 km. otomatik vites, geri görüş kameralı, multi medyalı araba sahibi oldum.
    çünkü 100 lerce beygire ihtiyacım yok
    bilmem kaç silindire ihtiyacım yok
    devasa bagaj hacmine ihtiyacım yok
    geniş iç hacme ihtiyacım yok.
    bir arabadan beklediğim tüm özelliklere sahip.
  • kullanıcısı olarak söyleyebilirim ki; kullanımı acayip derecede zevkli araba. amortisörleri biraz sert olmakla birlikte yol tutuşu oldukça iyi. yan aynaları genişçe bir alanı görebilmenizi sağlarken ortadaki ayna, arabanın arka camının küçüklüğü nedeni ile ince ayar istiyor.

    bir depo benzin ile 450 km yolu rahatlıkla yapıyor ama bu sizi aldatmasın deposu 85 liraya doluyor. yüksek hızlara (160-170) biraz yavaş çıkıyor. 1.1 motor ve 950 kilo olması nedeni ile kalkışları çok iyi değil. frenleri başarılı. bagajı oldukça küçük. stepne lastik doğuştan yok. yeri de yok. onun yerine köpük taşıyorsunuz.

    arka koltuğa üç kişi rahatlıkla sığabiliyor. (dört adet ince hatun da sığabilir.) küçüklüğü sayesinde her yere rahatlıkla parkedilebiliyor.motoru çok sessiz. kabin işçiliği iyi. 7 aylık kullanımda herhangi bir problem çıkarmadı (2005 model olmasına rağmen).

    sonuç olarak fiyatına göre alınabilecek en iyi şehir arabalarından biri. (uzun yolda pedallarının ayarından mıdır bilmem biraz yoruyor.)
  • farlar veya parklar yanarken anahtarını cıkarıp kapıları açınca önce "dililü dililü" öterek adamı azarlayan sonra da farlarını kapatan tomofil. lan madem farları kendin kapatabiliyorsun ne sikime ötüyorsun oğlum?

    -abi uğraştırma beni.
  • yokuşa verev parkedince deposundaki tüm benzinler rakımca aşşağıda bulunan yerlere biriktiğinden, deposundan benzin çekemeyen dolayısıyla çalışmayan otomobil.

    hayır oyle de fena bir yere parkettim ki çıkamıyorum. sik gibi kaldım anasını satayım allahın siktirettiği yerlerde.

    bu ne ciddiyetsiz arabadır yarabbi.
  • isim benzerliğinin ötesinde, eğer ki taksi sarısına boyansa ve ön tampon köşelerine kırmızı yuvarlaklar kondurulsa pikaçu olacak otomobildir. (makyajsız, ilk nesli için konuşuyorum)

    picanto gereğinden fazla şirin bir arabadır. ulan hiç sevmiyorum arabamı yarabbi.
  • araç kiralama uygulamasında çevremdeki tek mevcut seçenek olması sebebiyle biraz gönülsüzce bindim.
    aşık olarak indim *.

    * başta aracın kapısını açarken sığma kaygım vardı, "boynum tutulmasa bari." diye düşünürken koltuğu en alçak ayara ve direksiyonla uygun mesafeye getirince inanılmaz bir yol görüşüm oldu. normalde ön camdan bakınca ya kaputla ya da karoseriyle bakışırken alabildiğine dışarıyı görme imkanı buldum. bunun bir eksisi olarak sürücü arkasında koltuk alanı ciddi küçüldü.

    * bir itirafla devam edeyim. ne arabalar hakkında öyle ahım şahım bir tecrübem ne de arabaları model bilgisiyle kıyaslayacak kadar ilgim var. normalde girmekten kaçındığım gültepe-mecidiyeköy-fulya'da ne kadar anlamsız yokuş varsa o gün hepsinden geçmek durumunda kaldım trafik nedeniyle. araç kiralama uygulamalarından 9 10 farklı model araç kullandım bugüne dek ve içlerinde sürerken en çok eğlendiğim araç picanto oldu. yukarıda bahsettiğim semtlerin "bir sonraki çukurun sizi nerede yakalayacağını bilemediğiniz" meşhur bozuk yollarından geçerken ucu ucuna görebildiğim çukurlardan kaçınmanızı sağlayacak kadar kolay manevralara imkan sağlıyor. hız limitlerine ve diğer kurallara uyan normal bir sürücüyüm, ilave bir sürüş becerim yok ancak bu bahsettiğim bozuk yollarda bana sunduğu rahatlık için diyebileceğim şey: eğlendirdi.

    * park etmesi çok rahat bir araç. aracı alırken de bırakırken de hiç zorluk yaşatmadı.

    * aracı beğenince her normal türk insanı gibi fiyatını merak ettim, bi' ihtimal diyerek. an itibariyle 2022 modellerin paket fiyatları 311.900 - 322.900
    doğal olarak yaşadığım üzüntü yetmemiş olacak ki, bir de gidip yurtdışı fiyatlarına baktım.
    türkiye'deki fiyatlarla arasında olan farkı da siz üzülmeyin diye buraya yazmıyorum. haricen üzülmek isteyen kia picanto price 2022 anahtar kelimeleriyle ilgili cevaba ulaşabilir.

    sonsöz: eğer bu yazıyı sonuna kadar okuma fırsatınız olduysa; bu ülkenin gençleri olarak en ufak hayal kurma çabamızda dahi önce fiyatlara bakmak zorunda olmamıza neden olan akp ve laciverdi tüm siyasilere bir bela okumadan geçmeyin ve en yakın seçimlerde oyunuzu bilinçli şekilde kullanın lütfen.
  • bin dereden su getirdim kendisini yoldaş etmeden önce ama çok kısa sürede dost olduk. çünkü konuşarak anlaşabildiğiniz garip bir binek.. araba diyeceğim de diyemiyorum, bildiğin laftan anlıyor. adeta bir kitt. ne zaman konuştuysam anında işimi kolaylaştırdı.. benim gibi şu yüzyılda hala neden atlarla işimize gücümüze gitmediğimize şaşırıp elinden gelse araba yerine at alıp ona binmeyi tercih edecek biri için bu arkadaşla tanışmak garip oldu.. dostum bu bildiğin canlı!

    ona en çok kaportasındaki çamurlu pati izleri yakışıyor. dost canlısı olduğunun kanıtı olduğu için görünce silmiyorum. bazen tavanına kadar da çıkabiliyor bu izler. o zaman daha bir sevimli oluyor.*
hesabın var mı? giriş yap