• 95 kuruş'a trenle 80 km gidebilmenizi sağlayan toplu taşıma kullanma şeysi. melih gökçek fanboy'lar için hayaldir.
  • yıllardır severek kullandığımız teknoloji. zaman zaman cüzdandan çıkarmaya üşendiğinizde, cüzdan dışından da okunabilen bir karttır aynı zamanda. ama şöyle bir önerim var: madem pek çok ilde benzer uygulamalar, benzer adlar ile uygulanmış, kocaeli kentkart gibi, o halde neden benim kentkartım kocaeli gibi diğer illerde uygulanmıyor? keşke olsa diyorum ama kocaeli büyükşehir belediyesi (örneği oradan verdiğim için devam ediyorum) kart ücreti üzerinden kendine kar sağlamak istiyor olabilir, ama ne olursa olsun, oraya iki-üç gün için gitmiş birisi için çok da yararlı olabilirdi. ayrıca bunun benzeri de istanbul'da uygulanmaya başlanmıştır, hem de istanbul kart adı altında. boş kartı 10 tl karşılığında alıyorsunuz. bu ne şimdi kadir topbaş. neyse konu saptı, gözünü sevdiğimin kentkartı, izmir'i, gevreği, boyozu, priştinası.
  • arada bi otobüse binip de bunu almayı yanına unutunca otobüslere binmek çok dert. 3'lük 5'lik kart muhabbeti çıkınca binmen için bunlardan birini alman lazım. de olum niye 3? niye tek sayı? bi yere gidersin ve gelirsin. gidip gelip tekrar gitmessin. mal mısın? bi daha niye gidiyim. napcam orda amına koyim. illa geri gelcem. yap ikilik dörtlük. yolumuzu bilelim.
  • maalesef bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olan yazarları ortaya çıkarmıştır. geçiş sürecinde ihaleyi alan firmaya kullanımın kesintisiz devam etmesi için gereken şifreleri veren ancak son gün tüm şifreleri aniden değiştirip tabiri caizse son dakika golü atıp çekip giden firmadır. firma hakkında alenen işlediği suç için suç duyurusunda bulunulmuş, bu süreçte belediyenin ve kamunun uğradığı zararlar kendisinden temin edilecektir.
  • izmir'de senelerdir düzeltilmeyen bir dandiklikle yoluna devam eden kart. bilindiği üzere tam veya öğrenci olarak dolum yaptırılabiliyor.

    şimdiki tarifeye göre öğrenci adam metroya 0.48ytl'ye otobüse 0.58ytl'ye binebiliyor( gereksiz bilgi : aktarma ve besleme tipi otobüsler gene 0.48ytl). peki öğrenci kızsa ne oluyor ?* eğer öğrenci değilseniz metro 1ytl, otobüs 1.20 ytl. ayrıntılı fiyat listesi :

    http://www.eshot.gov.tr/bilet_fiyaty.htm

    gelelim saçmalığa, diyelim tam dolum yaptırdınız ve sonunda kartınızda 0.90ytl kaldı. bunun üstüne 1ytl'lik öğrenci doldurursanız bakiyeniz 1.90ytl görünecektir. bir süre sonra 0.90ytl'lik kısmın tam olduğunu unutacaksınız.

    öğrenci adam yeri geldiğinde cebinde sadece yol parası kalacak şekilde sınırları zorlayan adamdır. iki kere metroya binerseniz 1.90-(2*0.48) = 0.94ytl. oo süper metroya binmeye de yeter otobüse binmeye de yeter. buna güvenerek cebinizdeki parayı son kuruşuna kadar harcayabilirsiniz. ayıp olmasa 3 harften oluşan argo kullanırdım. bu 0.94ytlnin 0.90ytl'si tam 0.04ytl'si ise öğrencidir.

    otobüse binmeye kalkarsınız, makina öğrenci kısmını kontrol eder, 0.58ytl lazım ama sizde 0.04ytl var. tam kısmı kontrol eder 1.20 ytl lazım ama sizde 0.90ytl var. "bakiyeniz yetersiz" kaldınız mı döt gibi. eğer o 0.90ytl'nin tam olduğunu hatırlayıp "abi bi de öğrenci dener misin" demezseniz paşa paşa geri inmek zorunda kalırsınız.

    metroda ise durum daha vahim, 0.90ytl'nin tam olduğunu hatırlasanız bile bir işe yaramaz, makinların başında tarifeyi öğrenciye çevirecek operatör yok ! artık güvenliği ikna kabiliyetiniz devreye giriyor bu durumda.

    bu durumdan nasıl kurtulursunuz ? öğrenci hesabını ve tam hesabını 1 (yazıyla bir) binimlik ücrete tamamlarsınız ve ondan sonra karışık dolum yaptırmazsınız. bizim örnekte öğrenci hesabını 1 kez metroya binecek şekilde düzenlemek için 0.48-0.04 = 0.44ytl gerekli. ama çoğu yer "arkadaşım bilmem kaç ytl'den aşşa dolum yapmıyoruz" diyecektir. işin gücün yoksa üstüne 0.48'in tam katlarını ekle. aynı şekilde tam kısmı da otobüse binecek şekilde tamlarsak 1.20-0.90 = 0.3ytl.

    siz en temizi konak'ta kentkart dolum merkezine gidip zahmetsizce halledin bu işi.

    edit : lan sanırım entryimi okumuşlar, vapur ve metro girişlerinde "öğrenci geçişi" diye bölümler görmeye başladım.

    edit2: artık normal kentkart'lara öğrenci dolumu yapılamıyor, yukarıda yazılanlar tarihe karıştı.
  • düğmesiz akbil
  • bu kart ilk kullanılmaya başlandığında insanlar zorluk çekmesin diye otobüslerdeki okuyucuların okuma mesafesi max ayarlanmış. böylece kartı okutma sorunu yaşanmayacağı düşünülmüş.

    ancak bu seferde durakta bekleyen insanların elindeki kartlar her otobüs geçişinde otomatikman boşalmaya başlamış. şimdi kulağa şehir efsanesi gibi geliyor ama dinlemek bana çok eğlenceli gelmişti. hatta selçuk erdem e malzeme bile olabilir.
  • biletli otobüse binme döneminden yeni yeni çıktığımız evrelerde "akıllı kart" diye pazarlanan bu kartlara alışma süresince çok eğlenmiştik ki lisedeydik o zaman sürekli eğleniyorduk zaten ahh ahh...

    dağın başındaki okulumuzdan* çıkmışız gene, bindik otobüse bir arkadaş* kartı gösterdi makineye ve bir bayan sesi yükseldi:

    "lütfen kartınızı tekrar gösteriniz!"

    arkadaş anonsa uyarak kartı tekrar makineye tuttu, yine aynı bayan:

    "lütfen kartınızı tekrar gösteriniz!"

    bunun üzerine şoför "öğrenci kartını göster evladım" dedi ve "öğreniciyiz abi forma var ya üzerimizde" yanıtıyla karşılaştı.

    adamcağız da "nereden bileyim evladım evden forma giyip çıkmadığını senin kartını göstersene bikbikbik" dedi, bunun üzerine arkadaş çantasının derinliklerinden oflaya puflaya öğrenci kartını buldu çıkardı gösterdi şoföre ama şoför amca bununla da tatmin olmayarak "evladım makinaya gösterttt makinaya!!!" dedi.

    kısa süreli donduk biz o sırada merdivende olanlar ve bahsi geçen arkadaş. "ağbi bak bu öğrenci kartı bunda çip mip yok ki ne alakası var?" dedi. ancak amca ısrarlı çıktı ve "göster göster öğrenci olduğunu anlamadığından tanımıyo akıllı kartını senin o öğrenci kartını da göster" diyince bizimki:

    "haydaaa... akıllı kart... aptal şoför..."

    dediydi. merdivenlerden yuvarlanarak aşağı indik biz de. bu da böyle bir anımdır.
  • ben ufakken, istanbul'da yaşıyorken akbilim vardı benim. hala daha var, akbil kadar sağlam başka bir anahtarlık bulamadım. hala çalışıyor mu merak ediyorum ama, denemek için bir miktar paramı sokağa atma cesaretini gösteremedim. neyse, bu akbillerin "boş akbil tınısı" diye adlandırdığımız iğrenç bi sesi olurdu içinde para yoksa. ben nefret ederdim bu sesten ve akbili icat edene sırf bu ses yüzünden sövmüşlüğüm de çoktur. bütün otobüse rezil ederdi yani istisnasız.

    sonra büyüdük üniversiteli olduk, şehir değiştirdik. dediler ki "bu otobüslere kentkartsız binilmez aganın" iyi alalım bi kentkart da...

    abi bu kentkart'larda yeter miktarda paran olmayınca, boş akbil sesine rahmet okutturacak şekilde, iğrenç ve tiz bir kadın sesi "bakiyeniz yetersiz" diye çığırıyor! hani biraz daha bağırsa bütün izmit duyacak! otobüstekilerin "ııyy pis fakir" diye baktıklarını hissediyor insan. olmamalı böyle bir şey. bak yine aklıma geldi yine dellendim. aga bu sesin bi ayarı yok mu? bütün otobüse duyurmak yerine, sadece benim duyabileceğim bi işaret filan?

    ben sevmedim bu zımbırtıyı. akbil ne güzeldi akbil ne şirindi. ne güzel toplu taşıma şeysimizdin sen akbil abi... hayinsin kentkart, zalımsın ooyy...
  • izmir'de 60 yaşında bir amcaya şunu dedirtebilendir;

    - versem, bana basar mısınız?
hesabın var mı? giriş yap