• öncelikle #18991203 ve #19005406

    nerden baksan 6 yıl geçmiş istediğim şarkıyı dinlememin üstünden; fakat bu yaz yaşadığım deneyim daha farklı oldu.

    hayata bir kere geliyorum, düşüncesi ile hareket ediyorum son birkaç senedir. daha önce 8 kez mfö konserine gitmiş olmama rağmen herhangi bir açıkhava tiyatrosunda mfö'yü dinleyememiştim. tam da bu sırada 21 ağustos 2015 mfö bodrum konserinin ilanını gördüm. o anda aklıma kelimeler kafi'den ziyade "bodrum bodrum" gelmiş "şarkıyı kendi yerinde söyler, hacı da olurum." diye düşündüm.

    iş yerinden iznimi, izmir-bodrum otobüs biletimi, konser biletimi, kısacası her şeyi hazırlamıştım. konsere 1 ay kala konserin nasıl geçeceğini hayal ederken aklıma "yeniden kelimeler kafi'yi istesem mi?" fikri geldi. o zaman fuat güner'in programı vardı. programa 1 ay mail atmam sayesinde şarkıyı dinleyebilmiştim. ondan sonraki hiçbir konserlerinde çalmadılar maalesef.

    zamanında yaptığım birkaç paylaşım nedeniyle özkan uğur ve mazhar alanson şahsımı instagram'da takip etmekte. bu yüzden aklıma ilk olarak direct mesaj gönderme fikri geldi. sevdiceğim, mazhar olmak kitabındaki kelimeler kafi kısmının fotoğrafını çekip bana gönderdi ve ben de o fotoyu mazhar baba'ya göndererek yazmaya başladım:

    " mazhar abiciğim, iyi günler. kendimi bildim bileli sizleri dinlerim. iş,yol, izin, kalacak yer, her şeyi ayarladım bodrum konseri için. hem konserin bodrum'da olması, hem de konserin benim için anlamlı olması için rica etsem kelimeler kafi'yi çalar mısınız? çalarsanız benim için çok güzel bir anı olur. sevgiler ve saygılar."

    mazhar baba bu mesajımı gördü; fakat cevap vermedi. yaklaşık 2 hafta sonra, aynı ifadeleri içeren başka bir mesaj attım. bu kez video olarak kelimeler kafi'nin senfonik versiyonunu ekledim. mazhar baba mesajı gördü; fakat yine cevap vermedi.

    cevap verilmemesi nedeniyle ümidimi kesmiştim. mesaj da atmadım bir daha. konsere saatler kala, hepsinin paylaştığı son instagram fotolarına "kelimeler kafi'yi çalın lütfen bu akşam." gibisinden yorumlar yazdım.

    her neyse efendim, konser zamanı geldi. ele güne karşı, m.v.a.b ile coşkulu bir şekilde başladık konsere. birkaç şarkı sonra ön sıradaki seyirciler "bodrum bodrum" diye bağırdılar. bunun üzerine mazhar baba "merak etmeyin, çalacağız. bodrum ile ilgili birkaç şarkımız var bugün." dedi. bunun üzerinde bende "hadi canım, benim şarkı da var mı yoksa?" diye düşündüm.

    ilk yarıda totalde 10 şarkı çalındıktan ara verildi, sonra mfö tekrar sahneye çıktı. mazhar baba ağır adımlarla mikrofonun başına geçti ve konuşmaya başladı: "tekrar hepiniz hoş geldiniz. sosyal medyadan bizleri takip ediyorsunuz. bir dinleyicimiz buraya izmir'den geldi. bana yazmış ki 'abi kalacak yeri ayarladım, işi ayarladım, ulaşımı ayarladım. sadece senden bir şarkıyı istiyorum. rica etsem onu çalar mısınız?' bizlerden konserlerden pek çalmadığımız bir şarkımızı istemiş. şimdi sizlere onu çalacağız."

    bu kadar konuşmanın başından benim mesajımdan bahsettiğini anladım. ama ağzımı açıp da bağıramadım "mesajı ben gönderdim." diye. şimdi sizlere onu çalacağız, dedikten sonra "kelimeler kafi" diye bağırabildim sadece. mazhar baba da "evet" dedi mikrofondan. bağırmamla da etrafımdaki birçok insan dönüp bana baktı.

    videoya çekerken nasıl bir heyecan yaptıysam görüntüyü sabitleyememişim bir türlü. şarkı bittikten sonra da bu kez fuat güner'in mikrofona gelip "bu şarkımızı dinleyicimiz için özel olarak çaldık." demesi üzerine "teşekkür ederim." diye bağırdım ben de. yine etraftaki tüm bakışlar bana döndü.

    konserin ardından set-list'i de ele geçirdim bağlamacı reha abim sayesinde. hakikaten de şarkı ben istiyorum diye çalınmış. normalde "güllerin içinden" çalınacakmış; fakat üstü çizilerek "kelimeler kafi" yazılmış.

    görsel

    bir hafta sonra da izmir fuarı'na konsere geldiler. havalimanında çalışmam nedeniyle kendilerini karşıladım ve hepsine set-list'i imzalattım. mazhar baba'ya da yüz yüze teşekkür etme şansım oldu yeniden. bana da hayatım boyunca unutamayacağım bu anı ve bu anı yaşamışlığım kaldı.
  • bana da sözlerini yazmak düştü:

    ayrılıktan mıdır nedir kavuşma isteği, bu gayret
    seneler geçti eskimemiş bu sevda hayret
    istanbul gecelerinde, paris sokaklarında, ankara'da evimde böyle bu
    bodrum'a gidemez oldum yıldızlar şahidim
    yıldızlar uzak, anlatmak zor
    sevgilim olmadı senden sonra dostlarım benden apayrı
    kızım büyüdü maşallah senin de bir oğlun olmuş ne güzel
    ortayaşlı olduk artık saçım hafif kel

    seninle kırılmışız bir zaman
    tamiri zor bilirsin
    kırık kalpler derneğinde suskunuz
    son bir denemeye ne dersin?
    ödemeler peşin bu sefer
    ümitler en kolay becerdiğim
    kelimeler kafi...
  • insanın çok sevdiği, zamanında sevgilim dediği kişinin, çok da değer verip kopmuyosa filan da falan..

    geliyo abi aklıma işte öle bi şarkı..

    o gidicek biriyle olucak, ben başka biriyle.. ondan sora evlencez çoluk çocuk filan.. ama üstünden geçmişken belki yirmi yıl, onu düşünmicek miyim?

    kızım büyüdü, maşallah, senin de bir oğlun olmuş, ne güzel!

    demicek miyim.. bundan mutluluk duyarken, bi yandan da o çocuğun babası ben, benim çocuğumun annesi o olsaydı demicek miyim?

    bu karımı sevmediğim anlamına gelmicek asla kat'a!! ama işte.. insan birini zamanında aldımı hayatına, onun kokusunu tenini tadını biliyosa, olmuyo da olmuyo aklından çıkaramıyo..

    o gitti beni unuttu, diyodum ya hani, yok.. unutmadı.
  • biraz farklı bir yaklaşımı hasan hüseyin korkmazgil akarsuya bırakılan mektup şiirinde gösterir;
    "...
    artık çocuk değiliz, susarak da bir şeyler diyebiliriz
    ..."
  • mfo'nun belki en iyi sarkisi. ilk once bir dinlersiniz, seversiniz. muzik iyidir, sozler guzeldir.
    uzgun bir adamin acisi hakkinda oldugunu ilk bakista hissedersiniz.
    fakat sozleri birazcik daha dikkatle dinlediginizde acinin ne kadar derin oldugunu gorursunuz, ne kadar buyuk bir pismanlik icinde oldugunu anlarsiniz. o zaman sarkinin gercek anlamini bulursunuz.
    bir hayatin nasil akip gittiginin sarkisidir, hayata yazilan bir agittir.
    soyle der mazhar bey: "sevgilim olmadi senden sonra.... kizim buyudu masallah, senin de bir oglun olmus.... "
    adamimiz evlidir, bir de kizi vardir masallah. ama karisi sevgilisi olmamistir, olamamistir. kimbilir niye evlenmistir? ve butun bu yillarin ardindan "son bir denemeye ne dersin?" diyebilecek kadar umitsizdir. hayat yenmistir ikisini de. geriye sadece kelimeler kalmistir. "yildizlar uzak anlatmak zor" daha ne olsun.
  • fuat güner'in, "sözleri o kadar güzeldi ki, müziği şıp diye ortaya çıkıverdi" dediği mfö suyu.
  • lise yillarinda mfö sarkilarini dinleyip, güvender'den sorular çözerken hep "dandik sarki" diye siktir edilmiş, siyah sony walkman'in ileri tuşuna basilip geçilmiş bir sarkidir kelimeler kafi. o zamanlar bilmiyorduk tabi, sevdigin insandan ayrilmayi ve yillar sonra tekrar onu gordugunde hissettiklerinin ne oldunu. her ilişkinin bir yara acacagini, ve bu yaralarla büyüyecegini bilmiyorduk..

    şimdi yillar gecince, bir çok insani sevince, ve yaptigin 5 şeyden 2 si, birilerini bir şeyleri bir şekilde hatirlatinca, ve bambaska gozlerde gorunce aski, ve bambaska insanlara seni seviyorum dedigini farkedince, ve hakket bir kere asik oldugunda, üstünden 10 sene gecse bile, tekrar onu gördügünde ellerin titreyince, bu sarki'nin anlattiklarini anlamaya basliyorsunuz dostlarim..

    ve işte gercekten o anlarda, özlediginde, ellerin titrediginde, bambaska bir hayatin varken, belki baskalarini severken, kelimeler kafi geliyor.. gelmeli zaten..
  • mfö'nün benim için en değerli şarkısı..
    malum.. hem ortayaşlı da olduk artık..
  • bu şarkıyı lisedeyken sevdim ve benimsemek için orta yaşlı olmayı bekliyorum, saçımın hafif kelleşip.
    bir de "çok acı bir olaydan bahsettik ama siktir et" tarzı bitişi yok mu..
  • eğer ki fırtına kelimeleri dahi alıp götürmüş ve geride hiç bir şey bırakmamışsa acı verirken gülümseten bir şarkı.
hesabın var mı? giriş yap