• kehanet

    lokman şair senin hayatın
    yedi kırlangıcın hayatı kadar,
    altısını ardı ardına yaşadın,
    bir kırlangıcın daha var.

    cemal süreya
  • bir c. terry cline jr. romanı. orijinal adı death knell olan ve altın kitaplar yayınevi tarafından (bkz: mehmet harmancı) çevirisi ile dilimize kazandırılan bu roman; babasının savaş almanyasında ne yaptığını, içindeki ikinci kişilikle ispat etmeye çalışan genç bir kızın öyküsünü anlatıyor. gizemli.
  • global dünyaya ait kehanetlerin daha ilgi çekici olduğu kesin. işte ben de buradan hareketle şöyle bir kehanette bulunuyorum:

    1 yıl sonra eteğimdeki taşlardan selimiye 2'yi yaratacağım.

    adım mimar volkana çıkınca hemen bir horoz bulup onu afrika'ya yollayacağım.

    hayatında ilk kez horoz gören hunko kabilesi horozu gökten kendilerine gönderilen bir tanrı zannedecekler.

    bu horoz beni yiyecek çünkü ben 3 ay sonra turfanda sebze olacağım.

    horoz beni yiyince içimdeki tanrı horoza geçecek. horoz gerçekten bir tanrı olacak.

    amerika'nın karşısına çıkacak bir süper güç var olacak artık. o da bu horoz işte.

    ben horozum esasen. kendi çöplüğümde öterim. çöplüğüm dünyadır. amerika'yı bitireceğim. neden böyle bir hasletim var bilmiyorum ama bitireceğim dinime imanıma.
  • bu yazıyı okuyanın esneyeceğini önceden tahmin edebilmek.
  • egosunu tatmin etmeye çalışan sahtekâr hep aç bir köpek olarak kalacak.

    ruhunu arayan onu bulacak.
  • "paçasını kurtarmaya çalışan kurtulamayacak." (hz. isa)
  • insan kendi kehanetlerini gerçekleştirmek için yaşar farkında olarak veya olmayarak.
  • bir kahin çok önemli olduğunu söylediği bir yazıyı zarfa koyar ve mühürler. öldükten sonra açılıp okunmasını vasiyet eder. kahin öldüğünde zarf açılır ve içinden şöyle bir yazı çıkar:

    bir gün öleceğim
  • kehanet adlı kısacık bir şiir bulma umuduyla baktığım başlık, gel gör ki aradığımı bulamadım..

    "kehanet" adlı kısacık bir şiir buldum
    keşke yalnız bunun için sevseydim seni.*
  • (bkz: knowing)
hesabın var mı? giriş yap