kedilerin gariplikleri

• benim manyak, vestiyerden ayakkabımı çıkarmış altını yalıyor. benim pamuklara sardığım, gözümden sakındığım biricik kızım, sokakların insafsız mikroplarına yuva olacak diye aklım çıktı. zor gücün aldım patisinden ayakkabıyı.
  
  diğer deli de ocakta bıyıklarını üttürdü geçen gün. "dur oğlum, hoşt yavrum!" demeye kalmadı, benim bıyığının teline kurban olduğum oğlumun bıyıklarının kaşlarının uçları burulup kıvrışık oldu.
  
  bu çılgınlarla birlikte her gün yeni bir manyaklığa, yeni bir deliliğe gözlerimizi açıyoruz, evet.
• bizimkisi ben duşa girer girmez benle banyoya giriyor. bazen fark etmiyor yarısında veya çıkmama yakın telaşla kapıyı miyavlayarak açıp “yav duşa girmişsin hiç söylemiyosun” der gibi içeri dalıyor ve benim duşum bitene kadar, sakince sırtı mutlaka bana dönük olarak, hiç başını çevirip bakmadan bekliyor. ^*
  
  ben çıkınca havlu dışında kalan çıplak ve özellikle acıyacak, kol omuz aşağısı gibi yerlere küçük love bites lar atıyor ^*
  normalde bütün hıncıyla ısırdığı için buradakiler kesin love bites onu biliyorum.
  sonra 5 dakika onu sevme görevini yerine getiriyorum, böylece saçlarımdaki sular da süzülmüş ve kurutmaya hazır olmuş oluyor. bu rutin haline gelmiş duş faslımızı, kendisinin artık sevilmeyi durdurmak istediği bir zamanda bir centilmen gibi pırlaya pırlaya vedalaşıp banyodan çıkmasıyla kapatıyoruz.
• hergün aynı saatte yüzümü ısırması, artık alarm gibi saat gibi oldum. saat iki olunca bir anda uyanıyorum ve defans moduna geçiyorum. sadece bana karşı yapılan bu hain saldırıdan ötürü canım kedimi kınıyorum.
• (bkz: the godfather theme)’in giriş kısmını kedi miyavlaması sanıyor.