kavgam

• monokl'un - zannedersin - ilk bastığı kitap. zannedersin kitabı ilk monokl yayınladı. sanırsın ilk çevirdikleri kitap.
  
  bütün monokl'da izinler iptal oldu, herkes her çeşit ortamda bu kitaptan bahsetmekle vazifelendirildi.
  müsterih olsunlar. ben de alıyorum kitabı.
  biraz sakin de olunabilir kitap satarken. bu kadar coşmaya gerek var mı?
  yok.
• malum kişinin çıkaracağı hayatını anlatan 10 sayfalık el kitabını aklıma getirir.
  
  (bkz: şahsım)
• kitabın sitesindeki ön okuma nedeniyle sanmıştım ki geniş tasvirler kocaman düşüncelerle dolu bi kitap. oysa ki okuyunca gördüm ki kendi olağan hayatını anlatan, çok ufak ayrıntıları kendi bakış açısıyla tasvir eden bi yazarla karşı karşıyayım. akışına bırakarak tadına varılacak bir kitap olduğunu düşünüyorum. bağımlı olduğun için içtiğin sigara değil de kahvenin yanında keyifle içtiğin sigara gibi. bir yerden sonra gün içinde yaptığım ufak şeyler hakkında knausgaard olsa bunu nasıl görür, bununla ilgili ne düşünür diye sorgular oldum. kitabı okumuyorsunuz da sanki karl ove sizinle bi yerlerde yaşıyor. yani demem o ki hadi ama ikinci cilt.
• bazı kimseler vardır ki, bunlar hiç ara vermeden kitap okurlar. okuduklarından bir netice çıkarmaksızın devamlı okuyup dururlar. bu kimselerde bir yığın bilgi vardır. fakat beyinleri bu bilgileri bir esasa göre tasnif edip değerlendiremez. bir kitabın bütün içeriğini adeta ezberlerler. kabiliyetleri, okudukları kitabın içinden ayrıntıyı atıp, esası zihinlerinde tutmaya ve bu bilgi özünü ileride kullanmaya yetmez.
  
  adolf hitler, “kavgam”
• bir yerden sonra hakkaten aşırı sıkan adolf hitler kaleminden çıkma kitap.
  
  kitabın başından itibaren akıcı bir dil hakim olsa da 36, 42 kuzey paralelleri ve 26,45 doğu meridyenleri arasında kalan 2018 türkiye'sinde bu kitabı okumak okuyucuya bir değer katmıyor.
  
  ikinci dünya savaşı filmlerinin ve oyunlarının gazına gelip zamanınızı harcamayınız. nutuk okuyunuz.
  
  (bkz: nutuk)
• popüler kültürün ortaya çıkardığı, ecnebilerin bilmem ne bestseller olarak nitelendirdiği, benimse fast food olarak değerlendirdiğim türde bir kitap. anlık olarak doyuyorsun; ama besleyici değil, acıkıveriyorsun hemen.
  
  yapılan o kadar reklam sonunda, hele hele işin içine şu kadar cilt olacakmış söylemleri girince, insan ister istemez kayıp zamanın izinde tarzı bir şeyler bekliyor. biraz abarttığımın farkındayım; hatta proust mezarında ters dönmüş bile olabilir; lakin bu tür kitapların reklamları da bu algıyı yaratmak için aynı derecede abartılıyor.
  
  sonuç itibariyle okunmasın demiyorum, hobi olarak yine okunsun. tabii bunlar okunurken de rafine edebiyattan uzak kalınmasın.
  
  edit: kavgam karmaşası yaşamamak için (bkz: karl ove knausgaard)
• şu resimdekidir.
• knausgaard yapımı olanına bir bakayım dedim ve son yarım saattir hakkında o kadar ipe sapa gelmez övgüler okuyorum ki bu kadar olmaz hakikaten. bu çağın edebiyat olayı ilan etmeler, adının bile yan yana gelemeyeceği yazarlara referans göstermeler, neler neler. bu bende ister istemez kolpa bir kitap izlenimi bıraktı ne yalan söyleyeyim.
  
  akıcı olabilir. edebiyat? sanmıyorum.
  
  "kalp için hayat basittir: atabildiği kadar atar. sonra durur."
  
  sonra instagram kızı da demiş ki "ayyy ne kadar da derin bir yazar"
• her türk insanının, özellikle de gençlerin mutlaka okuması gereken bir kitaptır.
  --
  bildiğiniz her şeyi bir kenara bırakıp okuyun. ülkemizde son zamanlarda yaşanan olaylara ve daha yaşanacak birçok şeye karşı nasıl bir tavır almanız gerektiğini anlayacaksınız:
  
  neden barış bir türlü sağlanamıyor?
  neden ülkemde suriyeliler var?
  neden ekonomi berbat?
  neden türkiye'deki bir kısım insanın hali vakti yerindeyken, büyük çoğunluk işsiz ve fakir?
  neden tuzu kuru aileler akp'yi destekliyor?
  --
  tüm bu soruların cevabını, adolf hitler gayet mantıklı bir şekilde açıklamış. merak etmeyin, "yahudiler gebersin" gibi şeyler yazmıyor kitapta.
• hitler’i zengin eden kitap. bu kitap vasıtasıyla hitler’in, eher yayınevinden (aynı zamanda ortağı) 1944’te birikmiş alacağı olarak 5.525.811 mark’ı bulunuyor.
  
  kitap sadece parti üyeleri için okunması zorunluydu ancak nikahlarda da evlenen yeni çiftlere ilk verilen hediyelerin başında geliyordu.