kavak
-
orta anadolu nun resmi agaci.
-
kanımca rüzgarın dalları arasından en keyifle geçtiği ve yapraklarının hışırtısı en güzel olan ağaç.
kavak ağacı hışırtısının eşliğinde uyumak gibisi yoktur.
denize uzak yerlerde yaşamak zorunda olan bir deniz çocuğunun gözlerini kapatıp dalgaların hışırtısına en yakın sesi duyabilmesine olanak verir. -
kavak ayni zamanda sınır karakolu , denetim noktasi da demektir.
-
boyları 25-30 m arasında değişen üç tanesi şu an elektrikli testere sesi eşliğinde aramızdan ayrılmaktadır. ilk baharda süzülen pamukçuklara tahammül edemedi bu yeşil muhitin sakinleri. uzun uzun laflar döşeyip burada kendi kendime deşarj olmak isterdim. ama cidden çok kötü hissediyorum şu an kendimi. yapmayın ya kıymayın şu ağaçlara. resmen ağlamamak için zor tutuyorum kendimi.
-
-
kavaklıdere firması tarafından anadolu'nun çeşitli üzümlerinden(sabit bir çeşitten değil, karışık) üretilen şaraptır. 6-8 derece ideal servis sıcaklığıdır. her türlü hafif yemekle iyi gider.
-
bir nazim hikmet ran siiri;
" ağaç gece seyredilir
suda gümüşten servidir
istanbullu nedim için
ak bedenli gelinleri
melül mahzun kayınları
sever razanlı yasemin
bende bir kavak ürperir
nemde olsam sesi gelir
muhacirliğimden beri
her ağaç gibi kavak da
ömrünce durur ayakta
gözler durur bir şeyleri
gözler şose boylarını
sari sıcak yaz gününde
anadolu köylerini
beni de gözledi kavak
geceleri haykırarak
hadisenin önünde
şahit ayıplarımıza
şahit kayıplarımıza
umudumuzun şahidi
şahit bitlenişimize
topraktaki isimize
hey gidi kavak hey gidi
kavaklarını övmekten
kuru kuruya sevmekten
ne çıkar ki memleketim
kara toprağa eğilip
yüzümün terini silip
bir tek kavak dikemedim." -
-
neden sevilmediğini anlamadığım ağaç türüdür. şöyle uzaktan baktığında mavi gökyüzü altında hışır hışır sesi duyulur. insana huzur mutluluk verir. bi de anadoluda bir bebek doğduğunda bir kavak dikilir, cocuk evlenme cagina gelince satilip masraflari karsilanir (imiş)..
-
samsun ankara karayolu uzerinde samsun'a 50 km mesafede bulunan samsun'a bagli ilcedir.
1934 yilinda ilce olmustur.
tarihi cok gecmislere dayanan bir yerlesim yeridir.
tarihi kaledorugu hoyugunde 1941 yılında yapılan arastırmalarda i.ö. 3500-2000 yillari arasina ait eserlere rastlanmistir. buna gore ilce, ilk tunc cagindan bu yana yerlesim yeridir. kaledoruğu höyüğünde ki kazılarda, geç helenistik, roma, bizans, selçuklu ve osmanlı dönemlerine ait eserlere rastlanması, bu yerin yerleşim özelliğinin sürekliliğini gösterir.
ilçenin mehmet paşa mahallesinde bulunan, kelek suyunun çıktığı yerde bir çeşme bulunduğu, bu çeşmenin suyunun aktığı yerde büyük kavak ağaçları olduğu, geçmiş zamanlar da yolculuk ve ticaret işleri, kervanlarla yapıldığından, ilçenin merkezinin amasya - samsun arasında kalması dolayısıyla burası da kervanların konaklama yeri olarak kullanıldığı, geceyi burada geçirenler ve sabah yollarına devam eden kervan sahipleri, yolda ertesi akşam nerede buluşalım dedikleri zaman: "kavaklarda" diye birbirlerine cevap verdikleri rivayetle, kavaklar yolcular arasında bilinen bir yer haline gelmiştir. zamanla kelimenin sonundaki "lar" takısı kaldırılarak böylece ilçenin adı kavak olarak kalmıştır.
kaynak: http://www.samsunkavak.gov.tr/
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap