karşı

• istanbullular için oturma birimi.
  
  yer kadıköy;
  
  + karşıda mı oturuyosun sen?
  - yoo bu tarafta...
  + nerde peki??
  - levent dolayları işte.
  + ee salak mısın karşı lan işte??
  - aa doğru sen karşıda oturuyodun.
  + neyse kapatalım..
• eski türkçe'de ön anlamına gelen "kaş" kelimesine eski türkçe yönelme eki olan -ra/-re 'nin gelmesi sonucunda gerçekleşen kalıplaşma sonucu oluşmuş kelime.
  kaş-ru > (zaman içinde) karşu > karşı :)
• "kendilerine havası, suyu, toprağı iyi bir memleket arayan megaralılar, delh kâhinine müracaat ederek:
  
  -mukaddes peder... biz artık buralarda yaşayamıyoruz. bize gidip yaşayacak bir memleket göster, demişlerdi.
  
  kâhin düşünmüş, gözlerini kamaştırmış, açtığı vakit şu cevabı vermişti:
  
  -siz, körlerin memleketi karşısındaki yere gidiniz. orası, yeryüzünün en rahat, en güzel yeridir. orada oğullarınız gürbüz, siz sıhhatli olacaksınız.
  
  atina'nın korent berzahında oturan megaralılar, kâhinlerinin bu sözünden sonra toplandılar, körlerin memleketini aramaya çıktılar.
  
  megaralılar, uzun ve yorucu bir yolculuktan sonra, sarayburnu'na geldiler. geceyi burada geçirdiler. sabah ağarınca megaralıların reisi vizas, etrafın şirinliğine bakar bakmaz haykırdı:
  
  -yaşasın...
  
  sordular:
  
  -ne var?
  
  -kâhinin sözü çıktı.
  
  -körler memleketi nerede?
  
  vigas, eliyle kadıköy'ünü işaret ederek:
  
  -işte... dedi, orası!..
  
  sonra, sarayburnu'nu çevreleyen yeşillikleri göstererek:
  
  -yeryüzünün bu kadar güzel yerini görmeyerek karşısını beğenenler, elbette ki körlerdir. kâhin de bize körlerin memleketi^* karşısında yer bulacaksınız, dememiş mi idi?"
  
  ^**
  
  bu hikaye gösteriyor ki, istanbul'u ilk defa hakiki olarak kuran megaralılardır. bu kuruluş ve "karşı" tabirinin ilk kullanıldığı yıl milattan evvel 658. yıldır. ister inanın ister inanmayın.
  
  bu kuruluş hikayesi aynı zamanda benim en sevdiğim istanbul hikayesidir. çok güzel. sade, temiz.
• -karsida mi oturuyorsun?
  -aynen halkalida, sen de karsida oturuyorsun dimi?
  -aynen maltepede...
• babam (öleli çeyrek yüzyıl oluyor) şöyle dedi düşümde:
  - sen hiç adam olmayacak mısın? sen beni hiç dinlemeyecek misin?
  - hayır, dedim. seni hiç dinlemedim ve dinlemeyeceğim. senin de babanı dinlemediğin gibi. adam olmaya gelince... ne demek bu? sen adam olmuş muydun?
  - bu sözlerin beni öldürecek, dedi babam.
  sonra düşümden çıkıp gitti.
  
  ferit edgü / binbir hece
• "akıntıya karşı" altbaşlığı ile çıkan/çıkmış dergi.
• istanbul anadolu yakasi için kullanılması gereken kelimedir.
• gerin, bedenim, gerin;
  dogan gune karsi.
  duyur duyurabilirsen,
  elinin kolunun gucunu,
  ele gune karsi.
  
  bak! dunya renkler icinde!
  bu guzel dunya icinde
  sevin sevinebilirsen
  insanligin haline karsi.
  
  durmadan isliyen saatlerde
  disli disliye karsi;
  dislilerin arasinda,
  gucsuz gucluye karsi.
  herkes bir seye karsi.
  kucuk hanim, yataginda, uykuda,
  ruyalarina karsi.
  
  gerin, bedenim, gerin,
  dogan gune karsi.
  
  orhan veli
• istanbul için anadolu yakasıdır.
  anadolu yakasında çalışan taksi bile kendini (bkz: karşının taksisi) olarak tanımlar.
  hatta ve hatta köprüyle karşıya geçince "karşı'ya hoşgeldiniz" tabelası konulması gerekir.
• galatasaray tribünündeki karşı adı tamamiyle suyun öte tarafında oturan insanları işaret eder.yaşları 35 in uzerınde tribüncu dinozorların bir araya gelerek kurdugu, zaman içersinde benzer hayat görüş ve yaşantısında olan insanları da arasına alan bir oluşumdur.özenti\taklit tanımı, sahibinin tribün bilmezliğine ve tatlı su taraftarlığına işarettir.keza çarşı a'sı(!) hiçbir pankartta kullanılmamıştır.galatasaray tribününün en uzun soluklu fanzin yayıncısı, koreografilerin demirbaşı, deplasmanların 18+1 kişilik muhalif ekibi, kapalının meyhane kıvamlı oluşumudur.. http://www.ultraslankarsi.com/ adresine yazar cizer ceker kafa dagitirlar..