istihsal
-
osmanlica uretim.
-
-
söze cümle katkısı tanpınar'dan gelsin.
“bütün sıkıntılarımız, ümitsizliklerimiz istihsal azlığından meydana gelmektedir. bu buhran maddî hayattan manevî hayata doğru dev adımlarıyla yürümektedir. binaenaleyh tam bir iktisadî kalkınma, yani millet olarak mevcudiyetimiz, hattâ kendimiz tarafından tabiî görülmesi, ancak mevzuunu iyi kavrıyan bir bilgi ile yapılan çok geniş bir istihsal hareketi ile kabildir. aksi takdirde şehir hayatımız, tefekkürümüz sun'î bir kabuk vaziyetinde kalır.” -
[ne mümkin başka türlü bizce istihsal-i hürriyyet,
çalış, hünkarı kaldır ortadan, hal' et* hilafetten.] şair eşref - hasbihal yahut eşref ve kemal'den şair eşref/@ibisile
(bkz: isti kalıbı), hasıl/@ibisile, husul -
(bkz: müstahsil)
-
-
"semaver, ne güzel kaynardı! ali semaveri, içinde ne ıstırap, ne grev, ne de kaza olan bir fabrikaya benzetirdi. ondan yanlız koku, buhar ve sabahın saadeti istihsal edilirdi."
semaver - sait faik -
elde etmek.
-
-
arapça "hsl" kökünden (hasıl) türemiş, "istif'al" babında, "elde etmek, toparlamak, üretmek, üretim" anlamlarına gelen kelime.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap