• ben tarihçi değilim lâkin şöyle bir eleştirim olacak;
    bazı konular çok üstünkörü işlenmiyor mu? tamam müfredata uysun tarih öğretmenlerimiz ama öğrencilere dipnotlar verilmeli diye düşünüyorum sözlü bile olsa.

    ipek yolu ve baharat yolu isimlerini hepimiz duymuşuzdur ama haklarında bildiğimiz şeyler iki üç cümleyi geçmez. oysa buralar mistisizm kokan kadim tarihin en önemli ticaret yollarındandır. yani bu yolları öyle bir anlatabiliriz ki öğrencilere, çocuklar tarih - ekonomi - politika meraklısı canavarlar hâline gelebilirler.

    öncelikle ipek yolu nedir?

    ilk çağ ve orta çağ'da çin'den avrupa'ya uzanan ticaret yollarından en önemlisi, en işlek olanıdır. ipek yolu ismini, alman coğrafyacı ferdinand von richthofen vermiştir. sebebi de pek tabii bu yolda en çok taşınan yükün ipek olmasıdır.

    sadece ticarî amaçlı kullanılmamıştır bu yol elbette. seyyahlardan simyacılara, askerlerden din adamlarına dek herkesin kullandığı bir yol.

    şu anda böyle bir kültür çeşitliliği görebileceğimiz herhangi bir bölge var mıdır acaba? belki istanbul.

    ipek yolu dediğimizde aklınıza tek bir güzergah gelmesin! elbette yer yer yollar birleşse de birçok farklı kolları vardır. meselâ en eski kolu kürk yolu denilen ve sibirya'nın güneyinden geçen yoldur. bakın şimdi ilginç olana; bu yolun diğer ucu da persler'in ülkesine gider. nâm-ı diğer zerdüştî diyarı. peki bu devasa pers imparatorluğu'nu kim kurmuştur?
    bu ipek yolu'nu kullanarak güneye inen sibiryalı iki kabile, gas ve pin kabilelerinin büyümesiyle kurulur. tek kavim hâline gelince kaspia adını alırlar.
    buradan batı dilinde hazar gölü'ne neden " caspian " denildiğini de anlamış oluyoruz.
    gas - pin : kaspia : caspian

    bu, ipek yolu'nun medeniyet tarihi üzerindeki etkilerine sadece bir örnekti.

    bu yolun tüm kolları da dahil olmak üzere her yerinde birçok arkeolojik çalışma yapılmış ve her devirden, farklı milletlerden birçok tarihi eser ortaya çıkarılmıştır. meselâ, yeşim çin yüzükleri, romalı askerlere ait eşyalar, yunan - göktürk sikkeleri, hint gümüş külçeleri vs.

    gelelim çin'e. ne tuhaf ülke be kardeşim!
    m. ö. 220 senesinde " ekonomik büyüme " kararı alıyor devlet. ipek yolu'nun çeşitli yerlerine " gümrük görevlileri " koyuyor ve bu görevliler kalitesiz malların çin'e girmesine izin vermiyorlar!
    ancak çin, ülkesinden en kalitesiz ipekleri çıkarıp özellikle mezopotamya olmak üzere dünya pazarına sunuyor.
    " ucuz çin malı " tabirinin tarihçesini de öğrendiniz.

    daha sonra ise tarih sahnesine türkler çıkar ve ipek yolu'nun çok büyük bir kısmı hunlar'ın kontrolüne geçer. çinliler rahat durur mu peki? ipek yolu üzerinde, hun konaklarında ve hun şehirlerinde tabiri caizse çinli ajanlar, seyyah ve tüccar kılığında cirit atarlar. bunların en meşhuru çin imparatoru vu di'nin has adamı kumandan qian'dır. adam, hunlar'ın inciğini boncuğunu rapor eder imparatora ve bu istihbaratlara göre hareket eden imparator nihayetinde hunlar'ı çekilmek zorunda bırakır çoğu bölgeden.

    şöyle güzel bir bilgi daha vereyim;

    çinliler ile müslümanlar arasında yapılan talas savaşı'nın tarihi 751 iken, ipek yolu'nun çin'deki başlangıç noktasında bulunan qing zi ( ulu cami )'nin yapılış tarihi 742'dir.
    bu bilgiden yola çıkarak birçok çıkarıma varabilirsiniz.

    meselâ islâmiyet, ipek yolu üzerinden hızlıca yayılmıştır ki bu yol üzerinde bulunan lanzhou şehrine " küçük mekke " adı verilir!

    yine de bu yolun ekmeğini en çok yiyen müslüman devlet osmanlı devleti olmuştur çünkü istanbul gibi bir şehri ele geçirmiştir. ve tabii güneyde de iskenderiye gibi önemli bir şehir yine osmanlı hâkimiyetine girer.

    baktığımızda, bir müslüman - türk imparatorluğunun zamane dünyasının en önemli ticarî merkezlerine ve yollarına sahip olması avrupalıları coğrafî keşiflere çıkmaya mecbur bırakmıştır.

    ipek yolu aynı zamanda mitolojilerin, dinlerin, gelenek ve göreneklerin, giyim kuşam şekillerinin vs. de yayılmasını sağlamıştır. öyle ki üç yüz yıl boyunca iran'da, çinliler gibi giyinir insanlar mesela.
    budizm, japonya ve hindistan'a yayılır.
    yunan mitolojisi ile iran - türk mitolojileri arasında bir sürü benzerlik belirir.
    islâmiyet, türk topluluklarına ulaşır.

    ve avrupa nüfusunun üçte birini yok eden veba salgını...

    ilk olarak çin'in bir eyaletinde ortaya çıkar bu veba ve pireler yoluyla insanlara bulaşmaktadır. peki çin ne yapar? bölgedeki insanları karantinaya alıp oradaki ipek kumaşları, kürkleri vs. ipek yolu üzerinden avrupa'ya gönderir. ayrıca yine moğollar da üzerlerinde taşıdıkları bu pirelerle batıya getirir vebayı.
    avrupa'nın haricinde asya'da da 75 milyon kişi ölür.

    çin'de yaygın olup da dünyada bilinmeyen barut, top, kağıt vs. gibi icatlar da ipek yolu sayesinde öğrenilir ve en çok türklerin yararına olur mâlum. avrupa'da da derebeylikler yıkılır bu bilgi ile.

    kısacası bu ipek yolu günümüzdeki dünya düzenini var eden yoldur. tabii yeni dünyanın kuruluşunu sağlayan bu yol yeni dünyada kendine yer bulamaz.

    bir de baharat yolu var tabii. mısır çarşısı'ndaki güzelim kokunun hindistan'dan avrupa'ya dek var olduğunu düşünün. tabii keşke öyle olsa. lâkin yine de kekik kokulu kervanlar yürüyordur illaki bu yolda.
    ne hoş!
    keşke baharat yolu'nda gezen bir seyyah olaydım da acıkınca mantı pişirip baharat yakaydım üzerine...
  • ipekyolu üzerinde sadece malların seyahat ettiği bir yol değildir, mistik inanç haritasında bir kültürel aktarım güzergahıdır ayrıca. budist hacılar asya içlerine bu yolun kervanlarıyla varırlar. suriye kökenli nasturiler, papa’nın görevlendirdiği katalokliler hep bu yol üzerinde karşılaşırlar. dervişler, hacılar, yol kesenler, maceracılar, inançlar, dinler ve efsaneler de bu yolun yolcularıdır..
  • ilkokulda ilk duydugumda bastan sona ipekle donatildigini sandigim, baharat yolunu duyduktan sonra bir yerde mantik hatasi oldugunu kesfettigim meshur güzergah
  • 'ipek yolu' terimi yeni bir laftır. 1877 de ferdinand von richtofen tarafından ortaya atılmıştır. romalılar olsun, venedikli tacirler olsun; türkler, çinliler veya araplar olsun bu ismi kullanmamıştır. marco polo bile kullanmamıştır.
  • çin ve hindistandan gelen güzelliklerin avrupa'ya satılırkene geçtiği yol.... orta asyadan gelir, hazar denizinin kuzeyinden geçip iki kola ayrılır, biri karadenizin kuzeyinden kırım'dan geçerken öbürü kuzey anadoludan geçer... ortaçağın sonu, yeniçağın başındaki coğrafi keşiflerle önemini kaybetmiştir...
  • türk televizyonculuk tarihinde en popüler olmuş belgesel program. tek kanal yayının gücünden midir, çarpıcı anlatımından mıdır bilinmez ama çok başarılı olmuştu. ayrıca kitaro'nun parçalarını da unutmamak lazım. program, müzik eşliğinde insanda inanılmaz bir etki bırakıyordu. hatta pazar günü ipek yolu'nu izlemek için piknikten erken kalkılır, millet maç seyreder gibi birlikte bu belgesele bakmak için evlere toplanırdı.
  • ipek yolu

    tarihi ipek yolu, eski çin medeniyetini batı’ya ulaştıran önemli bir kanal olmakla birlikte, aynı zamanda çin ve batı arasındaki ekonomik ve kültürül temaslardaki önemli bir köprüydü.

    genel anlamdaki ipek yolu, batı han hanedanı döneminde zhang qian tarafından başlatılan, doğuda chang’an şehrinden başlayan, batıda roma imparatorluğunda son bulan bir kara ulaşım hattıdır. iki güzergaha bölünen ipek yolu’nun güney güzergahı, dunhuang ve yangguan geçidinden geçtikten sonra batıya doğru ilerleyerek kunlun dağları ve conglin dağları’nı aşar, oradan da da rouzi (bugünkü xinjiang özerk bölgesi ve afganistan’ın kuzeydoğusu), anxi (bugünkü iran) ve tiaoshi (bugünkü arap yarımadası) üzerinden roma imparatorluğu’na ulaşırdı. ipek yolu’nun kuzey güzergahı, dunhuang ve yumen geçidinden geçtikten sonra batıya doğru ilerleyerek tianshan dağları’nın (tanrı dağları) güney eteklerinden conglin dağları’nı aşar, oradan da dawan ve kangju devletleri (bugünkü orta asya) üzerinden güney güzergahıyla birleşirdi. bu iki güzergah, “kara ipek yolu” olarak da adlandırılıyor.

    bilinen “ipek yolu”nun yanı sıra, pek bilinmeyen iki ipek yolu daha var. bulardan biri, “güneybatı ipek yolu” olarak adlandırılıyor. sichuan eyaletinden başlayan bu yol, yunnan eyaletinden sonra iravadi nehri’nden geçerek burma’nın kuzeyindeki mogoko’ya ulaşır, sonra çindvin nehri’ni geçerek hindistan’ın kuzeydoğusundaki mopal’a, oradan da ganj irmağı’nı izleyerek hindistan’ın kuzeybatısından iran platosu’na ulaşırdı. bu ipek yolu, bilinen “kara ipek yolu”ndan çok daha eskiydi. çinli arkeologlar, 1986 yılında sichuan eyaletine bağlı guanghan şehri yakınlarında gizemli “sanxing dui” kalıntılarını tespit ettiler. bundan 3 bin yıl öncesine ait olduğu anlaşılan “san xingdui” kalıntılarından 142 santim uzunluğundaki altın sopa, dört metre yüksekliğindeki “kutsal ağaç”, farklı boyutlardaki bronz insan heykelleri, büstler ve maskeler gibi batı asya ve antik yunan medeniyetlerinin özelliklerini taşıyan çok sayıda tarihi eser çıkarıldı. uzmanlar, bu tür tarihi eserlerin büyük olasılıkla o dönemde doğu ile batı arasında yapılan kültürel değişimler kapsamında çin’e getirildiğini düşünüyorlar. bu varsayımın doğru olduğunun tespit edilmesi durumunda, buradan geçen ipek yolu’nun bundan 3 bin yıl önce kurulduğunu söylemek mümkün olacak.

    karadaki ipek yolları’nın yanı sıra bir de “deniz ipek yolu” vardı. guangzhou limanından malaka boğazı’nı geçerek sri lanka, hindistan ve doğu afrika’ya ulaşan “deniz ipek yolu”’nun song hanedanı döneminde oluştuğu, doğu afrika’daki somali’de yapılan kazılarda çıkarılan tarihi eserlerle kanıtlandı.

    çin ve dünya uygarlığının başlıca beşiği olan ülkeleri bir araya getiren deniz ipek yolu, geçtiği ülkeler arasındaki ekonomik ve ticari temasları yoğunlaştırdığı için “doğu ve batı arasındaki diyalog yolu” olarak da adlandırılıyor. tarih kayıtlara göre marco polo, çin’e deniz ipek yolu üzerinden gelmiş, dönüşte yine çin’in fujian eyaletine bağlı quanzhou limanından gemiye binerek bu yolu izleyip memleketi venedik’e dönmüştü.
  • belgesel, pazar aksamlari oynardi. ertesi gun, okul oldugu icin seyreder seyretmez yatardik. pazar aksami sendromunu biraz olsun hafifleten enfes bir belgeseldi. seslendiricinin sesi de hala kulaklarimdadir. son derecede dingin ve musfik bir sesle masal anlatir gibi konusurdu. sanirim belgeselin bu kadar sevilmesinde onun da bir miktar rolu vardi.
  • bize hep ipek yolu'nun son duragi istanbul'dur denir (ya da turkiye'deki baska liman sehirleri). ama baskalari misir/kahire diye bellemis meger. bunu ogrenince eurovision'a cetin alp'le katildigimiz yilki ruhiyata burundum.
  • türk hava yolları'nın 75. yıl sebebiyle özel hazırlamış olduğu 75. yıl müzesinde yer alan ince saz albümündeki şarkıdır. ancak şarkıyı bir çoğumuz biliyoruz aslında. dinler dinlemez beni çok eskilere götürmüştür. özellikle şarkının 1.21 . dk da başlayan ezgi... çocukken süper baba nın müziklerini flütle çalıyorduk ve ben bu ezgiyi çıkarmıştım,akranlarımın aksine. tuhaf bir şekilde etkiler beni.
hesabın var mı? giriş yap