• lat. bağırsak amcıklaması.
  • kimi zaman genişleme anlamında kullanılan tibbi terim. ancuk gibi olma durumu.
  • halk arasında barsak düğümlenmesi diye de bilinen çocuk cerrahisi acillerinden
  • invagination, bir kısmın, kendini izleyen diğer bir kısım içine kese veya eldiven parmağı şeklinde girişi. özellikle bir barsak kısmının, altındaki barsak kısmı içine girişi.

    oluşumun dış duvarında bir bölgenin kese şeklinde içeriye doğru girinti yapması.

    kılıfla sarılma; kılıf içine alınma.

    fıtık onarımında uygulanan bir ameliyat şekli.
  • günümüzde çoğu kez cerrahiye gerek kalmadan tedavi edilebilen durum. rektal yoldan hava* ya da sıvı* verilerek içiçe geçmiş bağırsak segmentlerinin düzelmesi sağlanır.
  • 5 yaşından küçük çocuklarda ağrı, kitle, çilek jölesi renk kıvamında dışkılama ile prezente olur.
    çocuklarda 5 yaş altı akut batın tablosunun en sık sebebidir. rotavirus enfeksiyonlarından sonra görülebilir.
  • nam-ı diğer bağırsak düğümlenmesi. puştun önde gideni hastalıklardandır. hipnedir, beladır.
    bağırsaklar ayakkabı bağcığı gibi düğümlenmez, balonun içine parmağını sokmak gibi bi izahı var.
    durduk yerde olmaz, çoğunlukla ishal sonrası olur. bağırsak iltihabı hem bağırsak peristaltizmini (ritmini) bozar hem de yer yer kalınlaşmalar ayağa çelme takan çıkıntılara dönüşür. bunlar teori...
    gelelim pratik hayata; bir gün önce ishal-kusma ile görüp, ilaç dahi vermeden eve yolladığın çocuk ertesi gün yoğun safralı kusma ve sarhoş-pelte hal ile getirilir; tanı invajinasyon. sorun; iftiralara gelmek... dün anlamadı doktor suçlaması. gel de anlat; dün yoktu, sonradan başladı...
    pratik hayatta gereksiz tonla ultrason ve karın filmi demektir, bu iftiradan kendini korumaya kararlı doktor elinde normal yazan bir belge olması için dayar ultrasonu...
  • bülent arınç'ın yüzünü kızartacak bir durumdur.

    (bkz: arınç'ın vajina kelimesinden rahatsız olması)
  • 6 ay ve 5 yaş arasındaki çocuklarda akut batın (acil cerrahi müdahale gerektiren karın içi hadise) tablosunun en sık sebebidir. proksimal barsak segmentinin bir led point nedeni ile distal segmentin içine girmesi ile oluşur.görsel en sık ileoçekal düzeyde ( ince barsak ve kalın barsağın birleştiği nokta ) görülür.

    bir cerrahi hastalık olarak görülse de etyolojisinde genellikle enfeksiyöz etkenler söz konusudur.

    patogenezinden bahsetmek gerekirse; hastanın barsak sistemine yerleşen ve sıklıkla rotavirüs ve adenovirüs olan enfeksiyöz etken terminal ileumda (ince barsağın son kısmı) bol miktarda bulunan peyer plaklarına (barsak duvarı içindeki savunma merkezi) yerleşip plağın hipertrofiye (büyümesine) olmasına neden olur. hipertrofiye olan peyer plağı artık barsak içerisinde kitle etkisi yaratmaktadır. barsak bu kitleyi adeta besin gibi kendi içerisine çekerek adeta kendi kendini yer ve invajinasyon hadisesi gerçekleşir. bazen bu invajine olan segment o kadar uzun olur ki; ince barsak prolabe olur (makattan dışarı çıkar). invajine olan segmentin öncelikle venöz dönüşü ( basınç nedeni ile toplar damar dönüşü ) bozulur, barsak ödem toplar, basınç gittiikçe artar ve en sonunda arteryel akım da durur( barsağa kan gelmesi kesilir). sonrasında sırasıyla iskemi, nekroz ve perforasyon gelişir ( barsak çürüyüp patlar.)

    bu hastalığın klinik tablosu tipiktir. ilk bulgular beslenmeyi reddetme, yediğini içerir tarzda kusma ve doğum sancısına benzer kolik ağrıdır. sonrasında sırası ile safralı kusma, çilek kölesi kıvamında dışkılama, ateş, tahta karın, dehidratasyon, şok ve ölüm gerçekleşir. bu klinik anlaşılabilir olması amacı ile şu deyişle özetlenebilir '' ağlar, susar, safralı kusar, altını aç bak çilek jölesi var''.

    tedavisinde hastanın kliniği, invajine olan segmentin lokalizasyonu ve hastanenin teknik ve acil şart imkanlarına göre; hidrostatik, pnömatik veya manuel redüksiyon uygulanabilir. tedavinin başarısını etkileyen en önemli etken müdahale zamanlamasıdır. ne kadar erken müdahale edilirse başarı şansı o kadar yüksektir. perforasyon öncesi müdahalelerde ölüm oranı %1'e yakındır. hidrostatik ve pnömatik redüksiyon sonrası nüks %15 gibi sık oranda görülür. 7 yaşından büyük çocuklar ve yetişkinlerde invajinasyon tablosu görülmesi, malignite (kanser) ihtimalini akla getirmeli ve lenf nodu biyopsisi yapılmalıdır.
  • erişkinlerdeki önemli bir sebebi lenfoma olup çocukların aksine çoğunlukla rezeksiyon anastomoz yapılmasına ihtiyaç duyulur.
hesabın var mı? giriş yap