• şarkının efsanevi "aaaaaaaaaaa aaaaaaaa" kısmı tarzana yapılan bir göndermedir. ya da ben öyle sallıyorum. ne zaman tarzan taklidi yapsam bu şarkıyı söylerken buluyorum kendimi (evet, devamlı tarzan taklidi yaparım evde)
  • 2.23 dakikalık led zeppelin şarkısı.
    sözleri de;

    ah *, ah,
    we come from the land of the ice and snow,
    from the midnight sun where the hot springs blow.
    the hammer of the gods
    will drive their ships to new lands,
    to fight the horde, singing and crying:
    valhalla, i am coming!
    on we sweep with threshing oar,
    our only goal will be the western shore.

    ah, ah,
    we come from the land of the ice and snow,
    from the midnight sun where the hot springs blow.
    how soft your fields so green,
    can whisper tales of gore,
    of how we calmed the tides of war.
    we are your overlords.
    on we sweep with threshing oar,
    our only goal will be the western shore.

    so now you'd better stop and rebuild your ruins,
    for peace and trust can win the day
    despite all your losing.
  • bugün sabahın köründe eşimin "yaa kalksana kalorifer çalışmıyor sıcak su yok duş alamadım napıcaz" demesiyle gözlerimi yeni güne soğuktan kaskatı olmuş bir biçimde açtım. bu ne biçim bir soğuktur lan, sanki buzlar ve karlar diyarındayız.

    normal şartlar altında bana günlük 5-6 saat uyku yeter ama hepi topu 3 saat falan uyumuşum. bizim hanım erkenden hazırlanır çıkar, dolayısıyla daha hava da karanlık. vücudumu uyandırdım fakat beynim hala "olm uyusana daha güneş doğmamış?" der gibi kaş göz ediyor.

    + allalla doğalgazı mı kestiler ki? (evet, çünkü hepinizin bildiği gibi doğalgazı hep sabahın 5'inde gelip kesiyorlar)

    - ee fatura zaten otomatik ödemede, kesmiş olamazlar.

    + kombi! kombi bozuldu o zaman!

    işte tam bu noktada beynim kontağı çevirdi, birden fonda bir müzik çalmaya başladı fakat hangi şarkı olduğunun henüz farkında değilim.

    - eyvah, napıcaz? allah kahretsin duş almadan hayatta işe gidemem hebele hübele hebele...

    + [*dütdüdü didüddü, dütdüdü didüddü*] yav, onu geçtim ev de buz gibi olmuş zaten böyle durulmaz.

    - e hadi kalk da bak o zaman kombiye bi.

    artık yavaş yavaş 30'uma yaklaştığım şu görece kısa hayatımda pek çok evrensel gerçekle tanıştım. bazılarını kabullenmem zaman aldı, bazılarını görür görmez benimsedim, bağrıma bastım. demem o ki azizim, güne kombi tamir ederek başlamak gibisi yokmuş doğrusu. kimi çıkar 5 km koşar, kimi şınav-mekik çeker, kimi de çay-poğaça kombinasyonuyla kendine gelir, ben kombi tamir ediyorum.

    güya evin erkeğiyim de ne tamirattan anlarım ne tesisattan. beni küçüklüğümden beri bi sik öğretmeden, katıksız bir mal gibi yetiştirmişler. neyin borusu nereden geçer, hangi elektrik hattı nereyi çalıştırır, duvar nasıl delinir falan bunları hep sonradan kendi kendime öğrendim.

    servis çağırsan en az 50 tl fişeklemenin gerekeceği bir problemi de 3 saatlik uykuyla, zihnimin bir köşesinde acayip gaz bi şarkı çalarken [*dütdüdü didüddü, dütdüdü didüddü*] çözmeye çalışıyorum. neyse gittim baktım ki cidden de kombi çalışmıyor, alarm verir gibi yanıp sönüyor falan.

    + e burda f37 yazıyor, f37 ne ola ki?

    sorduğun her sorunun cevabını gugılda bulabilirsin delikanlı. f37 dediğin şey hayatın anlamı gibi bir şey değil en nihayetinde. işin teknik kısmını aşağıda açıklıyorum, maksat bu başlığa kombi tamiri hakkında bilgi almak için gelen arkadaşlarımızı aydınlatalım.

    ***(kombi arızası, hata kodu: f37)***
    belki bu çok genel geçer bir bilgidir, bunu bilmiyor olmak ve bugüne dek öğrenmemiş olmak da benim öküzlüğümdür, fakat bu f37 birçok markada aynı şekilde kullanılan bir hata koduymuş ve kombinizin basıncının az olduğu anlamına geliyor. kombinin altındaki musluğu çevirip basıncı yükseltiyorsunuz, olay basıncı 1.0-1.5 bar seviyesine çekmek. bu seviyenin altındaysa çalışmıyor fakat 2 barı geçerse de büyük sıkıntı. sistem kapalı bir sistem olduğu için suyu bir kez açtınız mı yine aynı yerden tahliye etmeniz mümkün değil, su direkt kalorifer peteklerine gidiyor, çıkışı da yine ancak oradan oluyor. o musluk da meymenetsiz bir aparat olduğu için azar azar açmanız gerekiyor yoksa 1.3 bara getirip kapattığınızda dahi basınç artmaya devam ediyor. elinizin ayarı kaçtı ve şimdi nur topu gibi, 2.3 bara dayanmış, patlamak üzere olan bir kombiniz oldu. [*dütdüdü didüddü, dütdüdü didüddü, dütdüdü didüddü, dütdüdü aaağğeeeeaaaaaaaaaeeeeğğ, aaağğeeeeaaaaaaaaaeeeeğğ*] şimdi yapmanız gereken herhangi bir kalorifer peteğinin yanındaki vidayı gevşeterek fazladan doldurduğunuz suyu tahliye etmek. dikkat edin, altına bir kap neyin koyun da içinden fışkıracak kurumlu su sağa sola sıçramasın, duvarda modern sanat eseri falan oluşturmasın. 1.0-1.5 bar aralığını görene kadar azar azar, gerekirse birkaç seferde boşaltın. afiyet olsun.
    ***(kombi arızası, hata kodu: f37)***

    neyse sabah sabah aksiyonumuzu yaşadık, işimize gücümüze gittik. aradan saatler geçti, ulan kendimi süper zinde hissediyorum, zıpkın gibiyim fişek gibiyim. kafamda da tam bugünkü halet-i ruhiyeme uyan, durmadan dönen gaz bir şarkı [*dütdüdü didüddü, dütdüdü didüddü*]. aa dur lan, bildiğin immigrant song bu? aylardır da dinlememiştim ne alakaysa.

    işte o an fark ettim ki sabah gözümü açtığımdan beri aralıksız çalıyormuş bu. muhtemelen kalktığımda beynim durumu bir analiz etti, "bu hıyarın uyanacağı yok daya babacım sen immigrant song'u" diye düşündü. ne de güzel düşünmüş. benim çayım poğaçam, kurşunsuz benzinim immigrant song imiş meğer.

    tişikkirlir lid ziplin.

    (bkz: bu da böyle bir anımdır)
  • led zeppelin'in yürürken dinlemesi çok zevkli bir şarkısı. böyle göç eder gibin, dın dıgı dı dındı..
  • müthiş ve çok eğlenceli şarkı. led zeppelin'in burada kuzey avrupa mitolojisine gönderme yaptıkları doğrudur; lâkin simon reynolds ve joy press hazretleri, "the sex revolts: gender, rebellion ve rock'n roll" adlı kitaplarında ne demişler bir bakalım:

    "led zeppelin'i proto-faşist eğilimler sergilemekte suçlayan eleştirmenler desteksiz atmıyordu: 'immigrant song'da grup, viking işgalciler gibi olmayı hayal ediyordu. naziler gibi led zeppelin de güney avrupa'nın tarım toplumlarına çullanarak tecavüz eden, yağmalayan, içki alemleri yapan ve genel olarak da rock'n roll hayvanları gibi davranan üstün cermen ırkıyla özdeşleşti. zeppelin'in kronolojisini yazan stephen davis, hammer of gods'da grubun şarkılarını, alkol ve uyuştrucularla birleşerek, korku bilmeyen, kana susamış bir çılgınlığa iten askeri müziğin modern müdailleri olarak tarif eder."

    öncelikle bir "yuh" çekiyorum; arkasından da "faşizm ve anarşizmi bir tutan zihniyetten ne beklenirdi ki zaten?" diyorum.

    kaynak: simon reynolds & joy press, "seks isyanları: toplumsal cinsiyet, başkaldırı ve rock'n'roll", ayrıntı yayınları (istanbul: 2003)
  • dinlerken buz denizini ve soğuğu hissedebildiğim şarkı. valhalla i am coming.
  • bu şarkıyı sevenler çok değildir sanırım, ama girişinden çıkışına gayet tadında 1 gaz ölçüsüyle çok başarılıdır bence. gerçekten de dinlemesi keyiflidir çabucacık biter. robert plantin ses oktavlarını zorladığı vokali de tabii ki unutulmamalı.
  • thor ragnarok'un iyi bir film olmasını sağlayan en önemli etmen.

    inanın bu şarkıyı filmden çıkardığınız anda kalite %20-25 düşer, öyle etkili yerlerde kullanılmış ki seyrederken hop oturup hop kalkıyorsunuz.
  • simon reynolds / joy press ortak yürüttüğü bir çalışma olan "seks isyanları toplumsal cinsiyet, başkaldırı ve rock'n'roll" kitabında şöyle der bu parça ile ilgili:

    "led zeppelin'i proto-faşist eğilimler sergilemekle suçlayan eleştirmenler desteksiz atmıyordu: 'immigrant song'da (1970'te çıkan led zeppelin iii'ten) grup, viking işgalciler gibi olmayı hayal ediyordu. naziler gibi led zeppelin de güney avrupa'nın tarım toplumlarına çullanarak tecavüz eden, yağmalayan, içki âlemleri yapan ve genel olarak da rock'n'roll hayvanları gibi davranan cermen ırkıyla özdeşleşti. zeppelin'in kronolojisini yazan stephen davis, hammer of the gods'da grubun şarkılarını, alkol ve uyuşturucularla birleşerek viking savaşçılarını kamçılayan, onları gözü dönmüş, korku bilmeyen, kana susamış bir çılgınlığa iten askeri müziğin modern muadilleri olarak tarif eder."

    aynı kitap, whota lotta love için, zeppelin'i faşist ilan ediyor.

    yazar 70'lerde büyük değişim içine giren rock'n roll, pink floyd ya da türevleri için "sex-savaş-ego" üçlüsü ile içli dışlı olan gruplar olarak bahsediyor. aynı durumun led zeppelin ile daha oturaklı hale geldiğini, whota lotta love'da bu cinsiyet savaşının çizdiği sınırlardan bahsediyor. kitapta bu konuda geçen bir başka bölüm:

    "cinsiyetler arasında cereyan eden savaşta 'whole lotta love' eli kulağında bekleyen işgali duyuruyordu. stephan davis'e göre, 'whole lotta' aynı yıl vietnam'da hakikaten bir savaş narası olmuştu. amerikan piyadeleri ve denizcileri '8 kanallı pikaplarını tanklara ve zırhlı personel taşıyıcılarına monte edip savaşa bu şarkıyı en yüksek volümde çalarak gidiyorlardı.' çılgınca bir şiddetle çalınan riff vahşilik derecesinde basit ve balistiktir, çatışma olarak cinsel birleşmedir. parçanın orta bölümü -başdöndürücü gürültüler ve şarapnel gibi dağılan gitar sesleriyle- safi esrikliktir (sarhoş olma durumu). orgazm, led zeppelin için, şiddetli acıdır. yine de riff sihirli bir şekilde yeniden sertleşir ve gücünden hiçbir şey yitirmemiş bir halde çılgınca sağa sola saldırır! "
  • ilk andan the girl with the dragon tattooya bağlıyor insanı bu şarkı. güzel bir film geliyor gazını veriyor.
hesabın var mı? giriş yap