971 entry daha
  • uzun zaman önce okuduğum sabahattin ali romanı. olay örgüsü tüm detaylarıyla halen aklımda, çünkü arkasından aynı roman üzerine h. nihal atsız'ın yazdığı içimizdeki şeytanlar adlı tenkidi de okumuştum. sola konumlandırabileceğimiz sabahattin ali ve sağın en temel taşlarından atsız karşılaşması, dönemin edebiyat çevresinde ses getirmiştir. iki büyük edibin de dünya görüşlerine taraf/mensup değilim fakat nihal atsız bana daha haklı geldi. çünkü sabahattin ali'nin ömer karakteri ile kendisini anlattığı gayet açık, dönemin edebiyat tayfasına ve türk ocakları eşrafına sonradan okuyarak da olsa hakim olan herkes bilir, ömer birçok yönüyle sabahattin ali'ye benzer bir kişiliktir. ömer'in etrafındaki münevverlerin birçoğu da bilinen adamlar zaten. s. ali, kendi dünyasının günahkarları olarak etrafındaki -ona göre- milliyetçi geçinen yazarları ve şairleri işaret etmiştir, güya kendisi de bunların etkisinden çıkamayan, kendi varoluş sancıları içinde kıvranan bir adam.

    yukarıdaki tüm olgulara rağmen olaylar oldukça güzel kurgulanmış, dönemine göre roman etkili tiratlar ile bezenmiş; etkilenebilecek kitleye göre gayet tercih edilebilir bir üslubu var. kitaplığımda öylece durup durması dahi beni mutlu eder. bahsi geçen herkes nur içinde yatsın. edebiyatımıza katkılarından dolayı ruhlarına saygılarımı iletiyorum. baş baş
hesabın var mı? giriş yap