• --- spoiler ---

    anne baba boşanmış.
    bir “kazada” (ne kazası olduğu söylenmiyor) ikizlerden biri sizlere ömür.
    ikizlerden yaşayanı kazadan sonra ölen ile sürekli konuşuyor, ölmemiş gibi davranıyor.
    anne de buna önlem olarak lukas yokmuş gibi davranıyor. artık lukas varmış oyununu oynamıyor.
    elias’ın kafa zaten lukas’ın ölümünden sonra iyi değil. yok ateş yakmalar, çakmak bulundurmalar, böcek beslemeler.
    elias zaten kardeşini, bir anlamda kendini kaybetmiş. hem bunun psikolojisinden ötürü, hem de annesinin ameliyatı sonrası gelen, yüzünü bandajdan dolayı göremediği, artık oyunu oynamayan kadının annesi olmadığına kanaat getiriyor ve tam anlamıyla kafayı yiyor. lukas'ın kaybı, annenin sargılı yüzle gelmesi ve depresyonda olması derken elias sen annem değilsin diyor. sonra gelsin anneye işkenceler.
    anne de evladını kaybetmiş. o da depresyonda nihayetinde. kocadan da boşanmış kimseyle görüşmüyor, yatağında uyuyormuş gibi yapıyor ve gizli gizli bir şeyler atıştırıyor. oğlu gelince hemen sargısını takıyor vs. belki lukas’ın ölümünden elias’ı sorumlu tutuyor. belki de lukas’ın ölümü sonrası ölmüş kardeşiyle konuşan elias’ın hallerinden gıcık kaptı, artık dayanamıyor ve anne bir şekilde elias’a da soğuk davranıyor.
    bence annenin ormanda çıplak koşması ve suratını göstermeden hızlı hızlı salladığı sahne elias'ın rüyasıdır. annesinin karnını deştiği ve böcek yediğini rüyasında gördüğü gibi.
    merak ettim: anne ameliyattayken elias'a kim göz kulak oldu? babam izin veriyor dediğine göre babası olabilir mi?
    dondurulmuş pizzayı kim sipariş etti?
    anne ameliyattan sonra eve ilk geldiğinde iyiydi, sonra neden birden kafayı yedi de kapıyı pencereyi açmıycaz, gelenlere yok diycez vs. dedi
    yine albümden çıkartılan ve anneye ikizi kadar benzeyen kadın kimdir?
    filmin sonunda ikizler ve anneleri çıkan yangını izliyorlar. herkes mutlu. o sahneden benim anladığım elias’ın daha önce lukas ile ölümünden sonra görüştüğü gibi annesi ile de görüşmeye devam edeceği ve üçünün mutlu mesut bir şekilde elias’ın kafasının içinde yaşamaya devam edeceği.
    okumalara doyamayanlar için okumalara çok açık bir film.
    --- spoiler ---
  • bu filmin sonunun kolay tahmin edilebilir olduğunu söylemek, keloğlanın kel olduğunun erken anlaşılmasından şikayet etmekle eşdeğer olur. yukarıdaki hıyar ağalarının hemencecik anladıklarını söyledikleri şeyi gizlemek için en ufak çaba sarf edilmiyor zaten, bu o filmlerden değil.

    ben filme bayıldım. son yıllarda izlediklerim arasında en iyilerden biri. sözlükte kimsenin filmin ne kadar rahatsız edici olduğundan bahsetmemesine de anlam verebilmiş değilim. acaba kesilmiş versiyonlarını falan mı izlediler? olabilir.
  • --- spoiler ---

    geçen gün kızının elindeki lipsticke, prit o diyerek şaka yapan arkadaşıma, hiç komik değil tamam mı diye atarlanmama neden olan film.
    --- spoiler ---

    kafayı yedirtti bu film bana.
    çocuk yapma hevesini sıfırlamada we need to talk about kevin'la yarışacak kadar insanı geren bir başka film.
  • üç sarışın insanın minimalizmle lüksü aynı çatı altında buluşturan bir evde almanca konuşmalarından yola çıkarak izlerken ben de yer yer haneke filmi sanmadım değil.
  • severin fiala ve veronika franz tarafından yönetilmiş 2014 yapımı avusturya korku filmi. konusu da şöyledir: avusturya kırsalında yaşayan dokuz yaşındaki ikiz çocuklar annelerinin eve gelmelerini beklerler. anneleri yüzüne yapılan estetik ameliyattan sonra bandajlarla kaplı bir halde eve döner. çocuklar eve dönen kişinin anneleri olmadığını düşünmeye başlarlar.

    filmin fragmanı da burada.

    filmin başı sonu hakkında bir şey yazmak istemiyorum çünkü izlemeden ben bir yerde okumuş bulundum ve keşke bilmeden izleseydim dedim. ama sonuç olarak çok güzel çekilmiş, oldukça gergin, rahatsız edici ve enteresan bir film. 2014 yılının en iyi korku filmlerinden bence.
  • güzel sinematografili dingin gerilim seven izleyicilere ilaç, korku ve şiddet meraklılarına keçiboynuzu gibi gelecek vasat üstü bir film.

    --- spoiler ---
    en çok konuşulan konu olan malum twist iyi gizlenememiş mi yoksa kasten böyle bir amaç güdülmemiş mi anlaması benim için hayli zor oldu. halen de bir karar verebilmiş değilim ama filmi gözümde küçültmemek için kasten gizlenmemiş olduğuna inanmak istiyorum. zira ilk sahneden itibaren bu kadar göze sokulan twist olmaz. hiçbir senarist/yönetmen bu kadar beceriksiz değildir herhalde. isteseler bize gerçekten de bir sürpriz yaşatabilirlerdi. neredeyse filmin tamamını lukas'a odaklanarak izledim ve sahneleri/diyalogları plota uygun şekilde (yani onu hem elias dışında kimseyle iletişim kurdurtmadan, hem de bunu her defasında sahnelere yedirip çok belli etmeden) nasıl kotaracaklarına dikkat ettim. benim için daha önceki çoğu filmde tatmadığım farklı bir eğlence oldu açıkçası. o yüzden filmde bir dakika bile sıkılmadığımı söylemeliyim.

    ayrıca değinmek istediğim birkaç husus şöyle:

    - lukas muhtemelen filmin en başında girdikleri karanlık yerde ölüyor. yanında elias olduğundan kimse sesli dile getirmese de kardeşinin ölümünden onu sorumlu tutuyor. babaları da muhtemelen bu travmadan sonra onları terk etmiş.
    - annenin ne ameliyatı geçirdiği bilinmiyor. estetik desek estetik değil, yüzü fotoğraftakilerle aynı görünüyor, ortada bir güzelleşme de yok. şayet estetikse saçma olmuş. daha mantıklı bir sebep aradım ister istemez.
    - benini aldırdığı halde yüzüne ben çizmesi oğlu yadırgamasın diyeydi sanırım. gayet masum ve iyi niyetli bir hareket. kafa karıştırma amacıyla hikayeye eklenmiş bir detay.
    - tıpatıp benzeyen arkadaş da aynı şekilde kafa karıştırmaktan başka bir amaca hizmet etmiyor. tuhaf ama doğru olsa gerek.
    - türkçe altyazıdaki bir sorun mu yoksa almancası da mı böyle bilmiyorum ama "sen" ve "siz" zamiri filmde kilit rol oynuyor ve film boyunca çocuklara hitap edilirken bu zamirler değişiyor. üçünün birlikte olduğu ilk sahnede annenin "sen" diye hitap etmesi twisti en çok anlaşılır kılan şeydi. ama sonradaki birkaç sahnede "siz" olarak hitap etmesine de şahit oluyoruz. kızıl haç görevlilerinin elias'a "siz" demesi ise saçmaydı. bu karışıklık filmin orijinalinde ne durumda, insan merak ediyor. çünkü almancada da türkçedeki gibi sen ve siz için farklı zamirler ve çekimler kullanılıyor diye biliyorum.
    - göl kenarındaki modern ev ortamı ve o minimalist gerginlik akla ister istemez "funny games"i getiriyor. esinlenme olduğu aşikar.
    - twist ise kore filmi "a tale of two sisters"a (holywood "uninvited" adıyla remake'ini yaptı) sanki biraz fazla benziyor. bu filmler olmasa filmin o malum esprisi "the 6th sense" ve "the others" gibi herkesin bildiği örneklere rağmen daha taze gelebilirdi.
    - filmin sonunda üçünün kameraya baktığı o kare filmin havasını bir anda bozuyor. resmen birileri filmi trolleyip sonradan eklemiş gibi. ne gereği vardı?
    --- spoiler ---
  • --- spoiler ---

    anne başarılı bir sunucudur. önce çeşitli nedenlerle eşiyle boşanır. artık çocuklar, ormanda kendi başlarına otorite olmadan oynamaya başlarlar. bu durum tehlikelere karşı savunmasız kalmalarına neden olur bir gün nehirde oyun oynarlarken lucas boğulur. filmin başındaki o sahnenin gerçek olduğunu gölde kabarcıkların oluşmasından anlayabiliriz. elias bu travmayı sanki hiç olmamış gibi farzederek atlatır. kafasında lucas rolünde yeni bir kişilik yaratır. anne bu durumu farkeder. kendisi de gerçeklerle yüzleşmekten kaçınmak için oğlunun bu oyununa katılır. yalnız anne için oyun olan bu durum elias için gerçektir. sonrasında elias'ın farklı davranışlarından korkmaya başlayan anne oyunu daha fazla oynamamaya karar verir. hayatını düzene sokmak için date sitelerinde takılmaya başlar. estetik ameliyat olarak daha çekici bir yüze sahip olur. işte filmin ikinci yarısında gösterilen bu durumlar esas olayların başlangıcı.
    annelerindeki bu değişim çocukları tedirgin eder. özellikle lucas karakteri annenin oyunu bırakmasıyla yok olmak istemediğinden biraz daha agresif kararlar alarak, elias'ı daha çok yönlendirmeye başlar. artık çocuğuna ilgisini yitiren, önündeki hayata odaklanan annedeki davranış değişiklikleri elias'ın kuşkularının artmasına neden olur. filmde elias'ın annesine telefonla izlettigi videoda abimi dinlemeyeceğim diye yüksek sesle tekrar ettiriyor. onu cezalandırmak için banyoya götürdüğü sahnede ise ben senin annenim dedirtiyordu. yani ikisi farklı sahneler. videodaki olaydan sonra artık varlığı tehlikeye giren lucas elias'ın annesini öldürmesine kadar gidecek olayları başlatan fitili yakar. anneleri kurtulmayı başarır. her tarafında oluşan yanıklarla hastaneye kaldırılır. sayısız ameliyat geçirir. çocuk babaya bırakılır. annenin döneceği gün baba tekrar elias'ı bağ evine bırakır. orayı özleyen elias ormanda özgürce gezinir. her yeri yeniden keşfeder.
    anne döner. ancak olanlardan kimseye bahsetmemiştir. normalde uzak bir yerden eve dönen anne önce çocuklarına bakınır. yaşananlardan sonra filmdeki anne çocuğuna nasıl yaklaşacağını bilmemektedir. üst kata çıkar. çocuğu yanına gelir. ona yaklaşıp sarılmaya cesaret edemez. çocuğun olayları hatırlamadığını görür. mesafeyi koruyarak biraz daha normal davranmaya başlar. alna yapıştırılan kelimeyi bulma oyununda çocuğunun kendisini anlattığını anlayamaz. çünkü son hatırladığında çocuğunun gözünde annesinin yerine geçmiş bir sahtekardır. onu eskisi gibi görmelerine şaşırır. yine de benzer durumların ortaya çıkmaması için daha kuralcı bir yol izler. çocuğunu bu konuda uyarır. sonrasında yatağında çakmak bulunca kendisini geçmişte yaktığı için bu kadar sinirlenir. olanları unutan elias annesinin farklı hareketleri nedeniyle yeniden gerçek annesi olmadığına dair şüphe duymaya başlar. yeniden sen benim annem değilsin der. bu sözü duyan anne ona tokat atar. banyoya götürür. yaşananların etkisiyle 10 kez ben senin annenim dedirtir. yine de her şeyin başa dönmesiyle ne yapacağına bilemez. boşanma, çocuğunun ölümü, diğer çocuğun kendisini yakması ve yine sahte olduğunu düşünmeye başlamasını artık kaldıramaz. ormana gider. tamamen soyunur. çığlıklar atar. ve anne tamamen delirmiştir. film aslında orada biter.

    filmde bu olay örgüsüyle uyuşmayan şeyleri elias'ın hayal gücüne yorabiliriz. çünkü filmi onun bakış açısıyla izledik. sanrıları olduğunu, her gördüğüne güvenemeyeceğimizi biliyoruz. kedi konusunda ise ; annenin hayvan severliğine vurgu yapılmıştı. daha önce başka sebeplerle ölmüş evin kedisi olabilir. elias'ın onu mezarından çıkartıp akvaryuma koyması, kardeşinin de boğulduğunu bilen anne için bu kadar sinirlenmesine sebep olan şey olabilir.

    --- spoiler ---
  • -spoiler-

    ya çocuk haklıysa. kadının kim olduğu tam olarak belli değil. fotoğraftaki asıl annenin yanında duran arkadaşı olabilir filmde gördüğümüz kadın. neden olmasın? belli ki aile çok zengin. kadın kocasından boşanmış. yani başlarında kimse yok. bir kaza yaşanmış. gerçi kaza olduğu bize söylenen. bunu da tam anlamıyla bilmiyoruz. annenin öldürülmediği ne malum. öldürülüp yerine ona tıpa tıp benzeyen kadının geçmediği. evin satışa konduğunu gördük. evin satılması halinde çok yüksek bir meblağ edeceği ortada. gerçek annenin tüm kimlik bilgileri gördüğümüz kadının elinde. parayı alıp telefonda konuştuğu kişiyle kaçabilir. zaten telefonda oyun oynamaktan sıkıldığını söylüyordu. belli ki çocuklardan birinin öldüğünü biliyormuş. annenin sanki çocuk hayattaymış gibi davrandığını da bildiği ortada. belli ki bunu sürdürmekten sıkılıyor bir süre sonra.
    bunların dışında çocukları doğru düzgün tanımıyor bile. ölen çocuğun hangi şarkıyı sevdiğini bilmiyor. gerçek anne olduğunu bir türlü kanıtlayamadı. hiç mi üçünüzün yer aldığı ortak bir anınız olmadı? işkence altında neden inatla susmayı sürdürüyorsun. kadının tek söyleyebildiği "ben senin annenim" demek. sonra neden yüzüne ben lekesi çizmiş. en başta ameliyatla alındığını ifade edebilirdi. çocuğu kandırmaya çalışması niye? hem gözleri de uymuyor. annenin göz rengi kahverengi, kendisininki ise mavi. çocuk, göz rengin neden farklı diye sorduğunda lens taktığını söyledi. hiçbir kadın mavi gibi çok güzel bir göz rengine sahipken kahverengi lens takar mı? hem banyoda lens kutusu da yoktu. çocuk bulamadı kutuyu.
    gelen pizzalar mesela. çocuk, kimin onca pepperonili pizza söylediğine bir cevap veremedi. çünkü kendisi söylemedi, belli ki gerçek annesi de o tarz pizza sevmediğinden söylemiş olamazdı. yani pizzaları söyleyen başka bir damak tadına sahip biriydi. yani evdeki sahte anne.

    -spoiler-

    okumaya açık tam bir avrupa sineması örneği. yavaş, yavaş olduğu kadar da gergin bir film. sonlara doğru ritmi ve şiddet dozajı artıyor. şans verilmeyi fazlasıyla hak ediyor.
  • aka: ich seh, ich seh

    yönetmenliğini severin fiala ve veronika franz'ın yaptığı, avusturya yapımı bir film...

    trailer

    film hakkında...

    imdb

    edit: imdb +trailer
  • tahmin edildigi uzre; "az diyalog + fotograf karesi niteliginde sahneler + tahmin yurutmece/seyirciyi yonlendirmece + dunyanin en rahatsiz edici birkac sahnesi + surpriz son" ( ve en en sonunda bitmek bilmeyen o 736382 saniye boyunca az biraz eblehce perdeye bakmak~o neydi giz)

    film ozetle, cok cok rahatsiz edici aslinda. haneke'nin hemserisinden de baska bisey beklenemezdi zaten <3 tahmin etmiyordum. buyuk basarmislar. oyle ay ben bakamam, iyk miyk ogh dicekseniz gitmeyin. (~ugruna 742 saat yol teptigime degdi)

    seyretmelisiniz.
hesabın var mı? giriş yap