i don't know
-
bunun amerika'da tineycir ve kadinlar tarafindan cok ragbet goren melodik bir versiyonu var. whatever manasina gelen bu kalip 3 notadan olusuyor: orta-ince-kalin seklinde. ve toplu tasima araclarinda, kamuya acik alanlarda calan bilindik cep telefonu melodileri, zil sesleri gibi hep ayni sample ile tekrar ediyor: dulili dulili dulili.
o sesi duydugum anda anliyorum ki civarda kuul ve siklemez tavirlar icinde gorunme derdinde olan bir zavalli var. kendisiyle konusmak, bir yandan gozlerimi gozlerinden ayirmadan yaptiginin cok yanlis oldugunu anlatirken bir yandan dogal bir sekilde corabimi cikartmak, sonra ani ve seri bir hareketle agzina topugumu sokup sert sert olmus olu derileri zorla yedirmek istiyorum. o derece nefretliyim, o derece hincliyim. (evet, bir seylere kizginim) bari melodiyi degistir serefsiz! dulili dulili!? ne oluyor o melodiyle soyleyince? daha mi siklemez oluyorsun? evrensel siklemez insan melodisi bu mu? -
dredg'in yeni şarkısıdır.
sözleri söyledir;
i'm absorbed in mediocrity
been hallowed by uncertainty
glazed with profanity
and conform like fraternity
i yearn for serenity
with endless possibilities
overwhelming capabilities
singing, i don't know if i've been reborn,
lived a past life, suffered in another time,
i don't know
singing, i don't know if i've been reborn,
lived a past life, suffered in another time,
i don't know
give it up, give it up
well i don't know what to believe anymore
but every now and then i feel a moment of awakening
but then it's gone, then it's gone, then it's gone
blanketed by the warmth of ignorance
singing, i don't know if i've been reborn,
lived a past life, suffered in another time,
i don't know
singing, i don't know if i've been reborn,
lived a past life, suffered in another time,
i don't know
if i'll go somewhere special when i die
if i'll go somewhere special when i die
so i'll just go on living my way
there's a strength in duality
penetrate mentality
give it up, give it up
i've learned from casualty
don't have faith in anything
give it up, give it up
singing, i don't know know, no, i'll never know
i'll give it up
singing, i don't know if i've been reborn,
lived a past life, suffered in another time,
i don't know
singing, i don't know if i've been reborn,
lived a past life, suffered in another time,
i don't know
singing, i don't know if i've been reborn,
lived a past life, suffered in another time,
i don't know
if i'll go somewhere special when i die
if i'll go somewhere special when i die
so i'll just go on living my way
edit: vimeodan da izleyip dinleyebilirsiniz; http://www.vimeo.com/3773482 -
lisa hannigan ile birlikte şuraya trompet, kontrbas, gitar ve kağıt(?) çalan 4 adam sığmış. üstüne bu şarkıyı söylemişler efenm. mekan irlanda'da.
-
bilmiyorum. ingilizcesi bu olabilir. ama "i don't know" asla ve kat’a yalnızca "i don't know" değildir.
"şüphesiz ki yaratılanların en hayırlısı, fitresini ve zekatını periyodik olarak ödeyendir." hikayemiz tokat’ın reşadiye ilçesinden;
orta bir. önlükten, takım elbise ve kravata geçişin insan üzerinde oluşturduğu hunharca baskıyı çözmeye çalışıyorum. daha pek bi numaram yok. ama ilerde olacak, garantisini taahhüt edebilirim.
bu, "kravatın sırrı" işi beni pek sarmadı. oysa ki, aristokratlığa açılan pencerenin hangi nesne üzerinden geçtiğini belirlememe ramak kalmıştı. olmadı, rafa kaldırdım. derken çok çılgın bi spin attım ve hayatımı ingilizceye adadım. and the oscar goes to ingilizce.
5. sınıftan az buçuk biliyorum bu naneyi. "i can, you can, what can you do" zamazingosuna, hakkı bulut tebessümüyle, "i can fly" diyerek büyüyen bi neslin üyesiyim ne de olsa. ve atv en sevdiğim kanal.
numan var sonra, bill gates tipini siktiğim piç numan. beş basamaklı sayıları zihninden iki saniyede çarpan dâhi çocuk görüntüne aldandım senin. bilkent’i burslu okuyabileceğine... o yaşta taktığın 4 numara gözlüklerine... ve sarı, öne yatık, amerikan kesim saçlarına...
rica ettim. "hacı, ben bi kantin yapıp gelecem şu ingilizce sorularına el atıver". senin, "tamam, olur" diyen iyi niyetini sikeyim. elalemin hamallığını yapacağına git de kız arkadaş yap.
zil çaldı, içerdeyiz. öğretmen suna dördüncü soruyu okudu. suna gerçek adı. bir öğretmen için fazla ütopik olabilir, ama o "suna".
sınıf ise tam mal. onların da gerçek adı bu, "mal". lan aranızdan bir tane mi bilen çıkmaz. bana yaptırmayın şu soruyu, lütfen. elimi kaldırıyorum ısrarla, "örtmenim, örtmenim". o nasıl bir çırpınış, nasıl bir beni seç parmak sallayışı. ama bana yaptırmayın, n’olur.
-söyle yavrum,
-"i don't know" örtmenim.
bana yaptırmayın dedim, dedim ama, demedim mi?
piç numan. mal numan. aslanım, bizim raconda bilmediğin soru boş bırakılır, "i don't know" yazılmaz. gülme lan piç, gülme. allah’tan sınıf odun, bi senin ağzın götüne vardı. o değil de hocaya ayıp oldu. bir "old mc donald had a farm" söylesem affeder mi acaba? -
süper bir başlangıca sahip dredg parçası.
-
egypt station albümünden harika bir paul mccartney şarkısı.
lyrics:
ı got crows at my window, dogs at my door
ı don't think ı can take any more
what am ı doing wrong? ı don't know
my brother told me, "life's not a pain"
that was right when it started to rain
where am ı going wrong? ı don't know
but it's alright, sleep tight
ı will take the strain
you're fine, love of mine
you will feel no pain
well, ı see trouble at every turn
ı've got so many lessons to learn
what am ı doing wrong? ı don't know
now what's the matter with me?
am ı right? am ı wrong?
now ı started to see
ı must try to be strong
ı try to love you best as ı can
but you know that ı'm only a man
why am ı going wrong? ı don't know
mmm, yeah, mmm
oh, woah, woah, woah, mhmm
but it's alright, sleep tight
ı will take the strain
yeah, you're fine, little love of mine
you will feel no pain
ı got crows at my window and dogs at my door
but ı don't think ı can take anymore
what am ı doing wrong? ı don't know
now what's the matter with me? ı don't know, ı don't know
what's the matter with me? ı don't know, ı don't know
what's the matter with me? ı don't know, ı don't know -
ozzy osbourne'un blizzard of ozz albümünden bir şarkı.randy rhoads imzalıdır.sözleri vereyim tam olsun;
people look to me and say
ıs the end near, when is the final day?
what's the future of mankind?
how do ı know, ı got left behind
everyone goes through changes
looking to find the truth
don't look at me for answers
don't ask me
ı don't know
how am ı supposed to know
hidden meanings that will never show
fools and prophets from the past
life's a stage and we're all in the cast
you gotta believe in someone
asking me who is right
asking me who to follow
don't ask me
ı don't know
ı don't know
ı don't know
ı don't know
nobody ever told me
ı found out for myself
you gotta believe in foolish miracles
ıt's not how you play the game
ıt's if you win or lose
you can choose, don't confuse, win or lose
ıt's up to you
ıt's up to you
ıt's up to you
ıt's up to you
go, go, go
people look to me and say
ıs the end near, when is the final day?
what's the future of mankind?
how do ı know, ı got left behind, now ı'm lost
everyone goes through changes
looking to find the truth
don't look at me for answers
don't ask me
ı don't know
(bkz: ozzy osbourne)
(bkz: randy rhoads) -
hello nasty de bulunan, arkadan miho hatori nin sesinin de geldiği fevkalade güzel bir beastie boys şarkısı... sözleri de şöyle;
what's pleasing to the eye
in the delusion of my sight
is not what i find when i reach into the light
i have lost my mind
i'm walking through time
deluded as the next guy
pretending and hoping to find
that distant peace of mind
i don't know
who does know
there is no
where to go
it's not so simple as i try to wish
but then again what is?
there is no other worthy quest
so on i go -
mucizesinin esası synthesizer denen alete dayanır.
-
starsailor için vasat sayılabilecek bir şarkı.
woke up reeling
lost all feeling
heart on the floor
my eyes to the ceiling
tried to stop me
but ı was not listening
one more drink and ı won't miss them
ı don't know what love is
ı don't know what love is
ı don't know what love is
but ı think ı had it
see that poor girl
with the glint in her eye
she could turn you that way
ıf you're willing to try
don't you worry about your friends
and the time they're having
they are on the outside and they're looking in
ı don't know what love is
ı don't know what love is
ı don't know what love is
but ı think ı had it
see them wasting it all away
for the sake of a thrill and a game away
oh they found him
put him in prison
could have been worse
they could have killed him
he's not the one
he was only dealing
but there's a killer on the loose
and he meets the description
ı don't know what love is
ı don't know what love is
ı don't know what love is
but ı think ı had it
ı don't know what love is
ı don't know what love is
ı don't know what love is
but ı think ı had it.
(bkz: alınteri değil copy paste)
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap