• badim ramone sayesinde farkettim. hyundai'nin ülkemizdeki tesisi olup, an itibariyle hyundai i20 ve hyundai i10 üreten söz konusu tesis toplam 1 milyon barajını aşmış ve bunun için çalışanlarıyla "gurbet" temalı, country kokulu şarkı arka fonlu bir video paylaşmışlar. neşeli neşeli kaynak yapan, pres basan, tampon ve lastik takan bıyıklı veya sinekkaydı arkadaşlar, oval pistte poşetli koltukta test yapan ablamız, çalışanlarıyla eğlenen koreli dayı için;

    https://www.youtube.com/watch?v=lbzimnjm4o4

    ------------------

    ayrıca video 2 kasım 2016 tarihli olsa da, söz konusu tesisin 15 temmuz 2014 tarihli hyundai kaynaklı haberde "1 milyon barajını" çoktan aştığını okuyoruz. hyundai assan çıkışlı 1 milyonuncu otomobil hyundai i10 olup, almanya'ya gurbetçi gitmiş.

    http://www.hyundaimotorgroup.com/…es/25087.hub#none

    -----------------

    edit: alesta alabora açıklık getirmemi istedi. hyundai assan 1 milyonuncu aracını temmuz 2014'te üretirken, "the 1 millionth vehicle out of the line has become an i10 model" şeklindeki basın duyurusu bunu gösteriyor. ha evet ilginç reklamını 2 sene sonra yapmaları.

    edit 2: video'daki 1 milyonuncu "ihraç", üretilen değil, alestra komple açığa dönüştürttü şimdi.
  • şimdiye kadar gördüğüm dökümhanelerin üzerine bal dök yala gibi gelen fabrika. tek çatı altında sıfırdan araç üretiliyor. saatte 20 araç üreten fabrikada 2000 civarı insan çalışıyor.
  • ceo mong hyun yoon tarafından, çalışanlarına ramazan temalı şöyle bir mektup yollanan şirket.

    edit : youtube hesabından da şöyle bir ramazan videosu paylaşmışlar.
  • korelilerin türklere köpek muamelesi yaptığı bir firma denmektedir..

    hani öyle "bakın heyo ne güsel eğleniyoz hopa" kliplerine pek aldanmayın deyu..
  • 2013 kasim ayinda tüm avrupada satisa sunulacak yeni nesil i10'u ızmit'te üreten kurulus.
  • yeni genel müdürü önder göker olan şirket.
  • şimdi size ilginç bir hikaye anlatacağım, bir varmış bir yokmuş...

    bir vatandaş 2011 yılında bir hyundai getz araç satın almaya karar vermiş, aracı satın almış, ruhsat işlemlerini yapmış, 5 yıl kullanmış ve aracını bir başkasına satmış, üzerinden 3 yıl geçtikten sonra bu başkası da aracı bir sonraki sahibine satmış, son sahibi aracı bakımları için 12 yıllıkta olsa itinayla yetkili servise götüren, hyundai markasının çalışma prensibini beğendiği için de memnuniyet konusunda hayli mutlu birisiymiş.

    aracı aldığı yıl muayeneye sokmuş ve muayeneden tek seferde geçmiş, öyle ya aracını yetkili serviste periyodik bakıma götürüp, her detayıyla ilgilenmeye gayret ediyormuş. aradan 2 yıl geçmiş ve araç kendisindeyken 2. muayeneye, araç içinse 6. muayenede araç muayeneden kalmış ve kabus başlamış...

    aracı satın alan ilk sahibi, aracın tescil işlemleri için hyundai bayisini yetkilendirerek, ruhsat sürecinden bihaber aracı teslim almış. bu esnada aracın ağırlığı yanlış yazdırıldığından mütevellit motor hacmi ile ağırlığının birebir aynı olduğu bilgisi bayinin umrunda bile olmamış, nasıl olsa 3 yıl muayene olmayacağı için parasına bakması yeterliymiş, o zamana kadar kim öle kim kala olacağından, müşteri memnuniyeti de neymiş?

    elinde patlayan bu bomba ve ağır muayene kusuruyla aracın sahibi tüvtürk tarafından notere yönlendirilmiş, noter aracın bilgilerini emniyetten sorgulayamadığını, bu nedenle aracın türkiye distribütörü ile iletişime geçerek, aracın orjinal ağırlık bilgisini kolayca temin edebileceğini belirtmiş. aracın son sahibi, nam-ı diğer kurban derin bir oh çekerek "ne var ki bunda, arar rica ederim gönderirler" diyerek hyundai'nin türkiye distribütörünü google'da aratmış ve hyundai assan'a denk gelmiş...

    önce site üzerinden telefonlarına ulaşmayı denemiş, ama o da ne, operatörü her geçişinde birisi itinayla telefon açıp kapatarak kendisini sabote ediyormuş. "insanlık halidir" diyerek birkaç saat sonra tekrar denemiş, ama o da ne, telefonlar itinayla açılıp kapatılarak sabotaj devam etmiş...

    kurban çaresiz, araç muayeneden geçmezse bağlanacak, bir başka numara bulmak için interneti altüst etmiş ve birkaç saat daha kaybederek sonunda birisine ulaşmış. görüşmede "talebiniz ile alakalı ticket oluşturduk, aciliyetini belirttik, size en kısa sürede aracınızın teknik bilgileri gönderilecektir." denmiş. kurban işte, yine heyecanlanmış, "sağolsunlar acil diye etkiletlediler, heralde birkaç saate gelir" diyerek, işyerinden izin alan, akşama kadar tüvtürk, noter derken perişan olsa da, mutlu mesut evine dönmüş. ancak aradan bir saat geçmiş, iki saat geçmiş ne gelen bir mail olmuş ne bir haber...

    yine çaresiz kurban, tekrar aynı numarayı aramış ve "acil" olarak etiketlendiği bilgisiyle telefonlar kapatılmış, aradan 1 gün geçmiş, mesai bitimi olmuş, 3. kere de aramada "acil x3" yaptık denilerek bu acillik döngüsünde 2 gün geçirmiş.

    3. günün şafağında acil etiketli bir iş için 1 tane yetkiliye dahi ulaşamayan kurban şunu düşünmüş, "sahiden, bir sonraki aracım tekrar hyundai olabilir mi?" cevabı 2 gündür bakmaya devam ettiği mail kutusuna bakarken kendi kendine mırıldanmış "tövbe, milyon kere tövbe..."

    edit: bugün itibariyle aciliyet durumunu x4 olarak güncelledi operatör arkadaş. kendilerinden haber beklemeye devam ediyorum...

    edit2: bugün itibariyle elime belge ulaştı. şimdi size çok daha efsane bir yılan hikayesi anlatacağım, "müşteri nasıl mağdur edilir?"in kitabını okumaya hazır mısınız...

    assan firması getz araçları getirirken, 2010 yılında gümrükte bir hata yapılıyor. aracın 2009 ve 2011 modellerinde boş ağırlık ölçümü yapılırken 1100 kg ken 2010 modelinde 1188 kg olarak kayda geçiyor ve o yıl gelen tüm getz araçların tescil belgeri ve buna mukabil ruhsatları yanlış çıkartılıyor. çünkü azami ağırlığı olan 1510 kg kapı dibinde yazarken, boş ağırlık bilgisi gümrükte tartılarak işleniyor. tüvtürk muayenesinde ağırlık hesabı şöyle yapılıyor;

    aracın net ağırlığı + yolcu kapasitesi(şoför hariç) * 75 (ortalama insan ağırlığı) + (varsa) lpg ağırlığı = azami ağırlığın altında kalması gereken değer.

    bu hesabı getz için yaptığımızda;

    1188 (1100 yerine yanlış yazılan net ağırlık) + 300 kg (4 yolcu) + 10 (lpg) (+ lpg tesisat ağırlığı) = 1523 / 1533 ya da kaç kg lpg ise...

    bu sorundan kaynaklı o yıl türkiye'ye giriş yapmış yüzlerce getz sahibi kurban aynı dertten muzdarip çare arıyor ancak firma "olan olmuş" diyerek müşterilerine sırt çevirip kulağının üstüne yatıyor.

    muayene istasyonlarında bu hata hemen ortaya çıkmıyor, zira ilk 3 yıl zaten muayeneye bu araçlar girmediği için farkedilmiyor. sonrasındaysa tuvturk te yapılan kontrollerde her zaman ruhsatlardaki ağırlık bilgisi kontrol edilmediği için, kimi araç geçiyor, kimi araç kalıyor. araç sahiplerinden kontrol edilip muayaneden kalanlar bu durumun bedeli olarak ilk muayeneden kalma + lpg tankı ile tekrar araçlarına lpg sistemi taktırmaları gerekiyor. üstelik kullanabildikleri tek depo 10 litrelik minik depo ve ortalama getz bu depo ile 100 km ye yakın yol gidiyor.

    gelelim biraz da şahsi fikrime,
    gökteki yaratıcıya yemin olsun ki bir daha hyundai marka araç almayacağım, size ve sizin gibi işgüzarlık yapıp müşterisini süründüren firmalara da topyekün yazıklar olsun...
  • hangi bayiye ne zaman ne araç göndereceği an itibariyle belli olmayan şirket.

    aynı zamanda bayisi olan ya da orada yönetici olarak çalışan birini aradığım firmadır.
  • yutup_linki

    umarım hyundai bu duruma bir yazılı açıklama yapıp aydınlatabilir bizi. ortada bir "mağduriyet var ise" daha fazla mağduriyet yaşanılmadan sorunun çözülmesi dileğiyle.

    bu da sorunu yaşayan arkadaşımızın durumu anlattığı videoların olduğu kanalı. yutup_linki
  • i10 ve i20 modellerinin üretiminin yapıldığı , izmit/alikahya'da bulunan fabrika.
hesabın var mı? giriş yap