• gazeteci yazar erdal şafak'ın köşe yazısında anlattığı kanada quebec menşeli bir anekdot aktaracağım sizlere. ben beğendim. beni gülümsetti de. yine de şimdi buna fıkra denir mi, ve her ülkeye (mesela japonya'ya) uyarlanabilir mi emin değilim ama bizim ülkemizin politikacılarına uyarlanabileceğini sanırım rahatlıkla söyleyebilirim.

    anekdot şöyle efendim; quebec'in kuzeyindeki geniş meralardan birinde, bir çiftlik sahibi sürüsünü otlatıyormuş. birden önünde bir toz bulutu yükselmiş. daha sonra toz bulutunun ardından muhteşem bir bmw belirmiş. arabanın direksiyonunda üstünde takım elbisesi armani, ayakkabıları gucci, kravatı yves st-laurent, gözlüğü ray-ban olan bir genç oturuyormuş. başını pencereden uzatıp adama seslenmiş:

    "süründe kaç inek ve kaç dana olduğunu söylersem, bana danalardan birini verir misin?"
    sürü sahibi bir delikanlıya, bir hayvanlarına bakmış, sakin bir tonda cevap vermiş: "neden olmasın? kabul!"
    delikanlı kontak kapatmış. dell mini bilgisayarını çıkarmış. cep telefonuna bağlamış, internette biraz sörf yapıp bir nasa sitesine erişmiş. daha sonra gps uydusuna bağlanıp bulundukları bölgenin tam konumunu belirlemiş. ardından koordinatları tespit edilen bölgenin yüksek çözünürlüklü fotoğrafını çekmiş ve bir başka nasa sitesine göndermiş. delikanlı tüm işlemlerden sonra bölgenin adobe dijital fotoğrafına ulaşmış, fotoğrafı hamburg'daki bir görüntü analiz sitesine yollamış. birkaç saniye sonra palm pilot'una bir mesaj düşmüş: "gönderdiğiniz görüntü analiz edildi ve verileri koruma altına alındı." delikanlı daha sonra blackberry'sine bağlı excel hesap sayfası ile obdc üstünden ms-sql veri bankasına bağlanmış. birkaç dakika sonra beklediği cevap gelmiş. delikanlı son olarak hp laser jet mini yazıcıdan 150 sayfalık renkli rapor çıktısı almış, hızla göz atmış ve sürü sahibine dönmüş ve: "süründe tamı tamına 1586 inek ve dana var." demiş. sürü sahibi başını sallamış: "doğru. bravo. danalarımdan birini alabilirsin." demiş. delikanlı hayvanların arasında dolaşıp birini seçmiş, arabasının bagajına yerleştirmek için kucaklamış. tam bu esnada, bu kez sürü sahibi delikanlıya seslenmiş: "delikanlı, senin hangi sektörde çalıştığını söylersem, danamı geri verir misin?" armani-gucci'li genç adam biraz düşündükten sonra kafasını sallamış: "neden olmasın? kabul." demiş. "sen hükümette çalışıyorsun" demiş sürü sahibi,..
    delikanlı şaşırmış: "vav! tam isabet. peki ama nereden bildin?" sürü sahibi gülümsemiş: "bunu bilmek için falcı olmama gerek yok. hiç kimse tarafından davet edilmeden buraya geldin. sormadığım ve cevabını zaten ezbere bildiğim bir soru için bana bedel ödetmeye kalktın. çiftçilerin ne iş yaptıkları, hayatlarını nasıl kazandıkları konusunda zır cahil olduğuna bakmadan, sırf benden daha akıllı olduğunu kanıtlamak için milyonlarca dolarlık teknolojik oyuncak kullandın. en vahimi sen inek nasıl bir hayvan onu bile bilmiyorsun. şu önünde otlayan hayvanlar, inek değil koyun bir kere."

    ve en son sözün özünü söylemiş: "haydi, indir bakalım bagajından köpeğimi!"

    edit:imla
  • bir hükümet içki ve yakıta zam yapıp vergi gelirini arttırmayı düşünüyorsa, elinde bir tek bu kalmışsa, az zaman sonra sıra anasını pazarlamaya gelmelidir. çünkü bir tek o kalmış olur gibi durur. yazık bayaa
  • hukmedenlere verilen ad..
  • bazı online imla kılavuzları da kelimeyi hükumet diye düzeltiyor. kelimenin en azından kısa hü ve kü heceleri ile hü-kü-met şeklinde okunmadığını biliyoruz.

    hükûmet doğrusudur. atamızın izinde şapka kullanmayı öğrenelim öğrenmeyenleri öğrendirelim*.

    (bkz: şapka devrimi)
  • kuzu postuna burunmu$ cakallara verilen genel ad.
  • bir cemal sureyya siiri;

    bu hükümet
    pir sultan'a pasaport vermiyor,
    onu anladık.

    yunus emre'ye de
    basın kartı vermiyor,
    onu da anladık.

    ama bu hükümet
    ferman çıkarmış
    karacaoğlan'ı
    otobüse bindirtmiyor
  • bazen halkın dini duygularını, bazen milli duygularını, bazende her ikisini de sömürerek elde edilen güç.
  • ülkenizi ona karşı, korumanız gereken organizasyon.
  • "toplu iş iliskileri" adli yasayla sendiklarin elinden grev! hakkini sessiz sedasiz almistir.
    evet,tatli rüyalar dilerim.
hesabın var mı? giriş yap