• clint abimizin kendisine ayar vermeye kalkan ablaya ben ayar vermem sikerim felsefesini aynen uyguladığı filmdir
  • bana göre bir tür hayalet filmidir. nedenini şöyle açıklayayım:

    --- spoiler ---

    kasabanın etrafında şekillendiği maden kamu arazisindedir ve şerifimiz bunu devlete bildirecektir. bunun üzerine kasabalı üç psikopat kiralar ve kırbaçla işkence yöntemi le şerif infaz edilir. bu üç hergele de kasabalıya illallah ettirdiklerinden bir punduna getirilerek hapse tıkılır ve bir yıl orada kalırlar. sonrasında kasabaya gelen clint eastwood -ki bana göre öldürülen şerifin hayaletidir- şehirde birkaç ufak belaya karıştıktan sonra ne kadar dişli olduğunu kanıtlar(şehirde yaşanan ilk olaydan sonra clint eastwood otelde uykuya dalar ve rüyasında şerifin kırbaçlanma sahnesini görürüz aslında eski şerifin clint eastwood olduğuna dair küçük bir ayrıntı) ve kasaba halkı bu yabancıyı, o üç hergelenin icabına bakması için kiralar. burada clint eastwood'un kasabalıya karşı zalımca davranışlar sergilediğini görmekteyiz. her ne kadar yardım isteklerini kabul etse de kasabaya bir o kadar zarar vermektedir. tek güler yüz gösterdiği kişi eski şerif kırbaçlanırken -en azından- gözyaşı dökmüş bir cücedir. kasabalıyı gelecek olan üç hergele için hazır etmeye çalışır ama bir taraftan da kasabayı geri dönüşü olmayacak şekilde mahveder ki filmin sonunda tabelada kasabanın adını "hell" olarak değiştirir ve tüm binaların kırmızıya boyanmasını emreder. üç hergele kasabaya geldiğinde kasabadan ayrılır ve kasabalının ve özellikle şerifin öldürülmesine vesile olanların katledilişinden sorumlu olanların ölümünden sonra kasabaya döner ve tıpkı "öldürüldüğü" gibi öldürür. kendinden emin bir şekilde ve korku filmi havasında tek tek o üç hergelenin icabına bakar ve kasabayı o cehennem halinde lanetlenmiş bir biçimde bırakıp ufukta hayalet gibi kaybolup gider.
    şimdi aklıma geldi bir de eski şerif öldürülürken herkese lanet oluyordu. ayrıca filmin ortalarında bir yerde eski şerifin mezarında adının yazmadığını ve bu tip adsız mezardaki kişilerin ruhlarının ıstırap çektikleri söyleniyordu. filmin sonunda clint eastwood o mezarı bulup şerifin adını kazar.
    --- spoiler ---
  • western türünün ve clint eastwood'un en acayip filmlerinden biri. noir-western tadında, oldukça karanlık, standart western gibi gözüken ama tamamen başka bir yöne sapan oldukça enteresan bir senaryosu var. bir unforgiven olmasa da, anti-western denebilecek güzel bir film.

    --- spoiler ---
    filmde açıklanmayan clint'in karakterinin kim olduğuna clint eastwood da filmi çekerken karar verememiş esasında. ilk başta ilk öldürülen şerifin kardeşi olarak düşünülmüş ancak sonrasında ölen şerifin ölümden geri geldiği fikrine gönderme yapılmasına karar vermişler falan filan.
    --- spoiler ---
  • soyle bir soylenti vardir ne derece dogru bilinmez; clint eastwood, unforgiven'i cekecegi sirada, english bob rolunde richard harris'i oynatmak ister. gorusme ayarlamak icin harris'i aradiginda haris televizyonda bu filmi izlemektedir...
  • clint abinin her zaman olduğu gibi karizmasıyla sikerttiği, attığını vurduğu, tuttuğunu siktiği filmdir.

    --- spoiler ---

    bu filmde karizmanın üstüne bir de psikopatlığını eklemiştir. filmin sonunu bilmediğiniz için daha ilk sahneden üç kişiyi vurup bi kadına tecavüz edince noluyor amk? diyorsunuz. olaylar açıldıkça her clint eastwood filmi gibi vay be! diyorsunuz. çok ahım şahım olmasa da izlenecek film.

    --- spoiler ---
  • bir efsaneye göre kirk adıyaman'dan çıkmış yola ve anadolu'yu karış karış gezerek bu şarkıyı yazmış. soloyu yozgat'ta yazmış olabilir.
  • buradan dinlenebilir. 10 numara bir kirk hammett eseri olmuş, adını aldığı film kadar beğendim. döndürüp döndürüp dinliyorum. tek eksiği kirk hammett'ın attığı şahane solo çok kısa sürüyor, biraz daha duyabilsek iyiymiş.
  • kirk hammett'ın leziz enstrümantali. sanki 1983 tarihli iron maiden albümü piece of mind'ın sonundaki to tame a land parçasının girişinden esinlenip onu bir kompozisyona dönüştürmüş gibi bir havası da vardır.
  • bu filme geçen yıl başladım ve az önce bitirme fırsatım oldu. filmle ilgili garip bulduğum bir şey var ki neden kasabayı kırmızıya boyadığı ve neden kasabalıyı kurtarmak için akşama kadar beklediği. bu sorulara dair fikirlerimi spoiler bölümünde dile getireceğim.

    --- spoiler ---

    1-kasabayı neden kırmızıya boyuyor?;
    -kasabanın tabelasına "hell" yani cehennem yazıyor, ki burdan şunu çıkarıyoruz kasabayı bir cehenneme yani günahların hesabının görüldüğü yere çeviriyor.

    2-`kasabalıyı kurtarmak için neden akşama kadar bekliyor? `;
    -cücenin flashback sahnesinde görüyoruz ki şerif haydutlar tarafından kırbaçlanarak öldürülüyor ve kasaba sakinleri şerifin "yardım edin" çağrısına kayıtısız kalıyor. aslında bir üçüncü soruyu sorarak buraya başlayabiliriz.

    3-the stranger kimdir ve şerifle ne ilgisi var?;
    -filmin sonunda client abimiz atıyla uzaklaşırken görüyoruz ki serapla birlikte kayboluyor. ve cüce "senin adını bilmiyorum" dediğinde eski şerifin adını mezar taşına kazırken " hayır biliyorsun" diyor. yani the stranger aslında haydutların öldürdüğü eski şerifin ruhu, hayaleti ne derseniz deyin. geri geliyor ve hem kasabadan hem de haydutlardan intikamını alıyor. aslında cücenin flashbackinde gördüğümüz kırbaçlanan şerif, the stranger'ın sakalsız hali.

    --- spoiler ---

    hiçbir şey yokmuş gibi olmasına rağmen gayet ilginç bir hikayesi var filmin.
  • bu nick'te bir yazar var. hakaret yok, kötü bir şey yok ama duyması zoruna giden şeyler söylediğinizde size hemen engeli basar.
hesabın var mı? giriş yap